Yerelde muhalefet nasıl pozisyon alacak? Bu sorunun cevabı netleşmeye başladı.

CHP, İYİ Parti ve HDP yine aynı masaya oturacak gibi görünüyor.

İYİ Parti bu defa HDP’siz bir denklem kurgulamazsa bir sonraki seçimlere kadar kitlesini kaybedebilir. İYİ Parti’nin milliyetçi tabanı artık daha özgün ve bağımsız bir pozisyon istiyor. İYİ Partili bir kesim, AK Parti ve MHP ile ittifak kurulması yönünde beklenti ortaya koymuştu. Bu durum genel merkez tarafından görmezden gelindi.

Ve yine İYİ Parti’deki daha geniş bir kesim, HDP’den uzak durulmasına dair bir yaklaşım ortaya koyuyor.

Bu hassasiyet ve ilkesel bakış da göz ardı edilirse bu durum parti yönetimi için hiç iyi sonuçlar doğurmaz kanaatindeyim.

Merceği HDP’ye doğrultursak bu defa daha iddialı geliyor.

Genel seçim öncesi Ümit Özdağ’a birkaç Bakanlık ve MİT sorumluluğunu veren Kılıçdaroğlu, HDP’nin daha temkinli olmasına neden olacak.

HDP yerelde bir ittifak olacaksa artık sözleşmeyle netleştirilecek bir yaklaşım ortaya koyacak.

İstanbul özelinde iki ilçenin sorumluluğunu almak istedikleri dilden dile dolaşıyor.

Esenyurt ve Sultangazi’ye gözünü dikmiş bir yapı söz konusu.

Öyle ki bazı kurumları da sahiplenmek istiyorlar. Mesela itfaiye gibi.

İstanbul’da bu kadar stratejik ve kritik öneme haiz bir kurum nasıl HDP’ye ihale edilir?

Yaparlar mı yaparlar!

Çünkü hiçbir zaman İstanbul umurlarında olmadı.

Önemsedikleri tek husus; makam ve mevkinin getirileri…

HDP ise çok daha akıllıca bir yol haritası belirliyor.

“Ateşin Çocukları” adı altında ormanlarımıza, ormanlarımızın içindeki canlılarımıza kastetmiş bebek katilleri ve onların destekçileri, işte böyle stratejik kurumları işgal peşindeler.

İtfaiyenin kurumsal çerçevedeki kayıt ve bilgilerini elde etmek için kendilerince gün sayıyorlar.

Bu girişimi bir milli güvenlik sorunu olarak ele alabiliriz. Mesela yangın haberi kuruma ulaştığında, HDP’lilerin kontrolündeki bir itfaiye, araçların çıkış hızını ideolojik düşmanlık besledikleri adreslere göre ayarlar mı acaba?

Ateşin çocuklarının çıkardıkları yangınları söndürmek için pek acele etmeyecekleri kesin. Geçtiğimiz hafta ajanslara düşmüştü… Bir PKK’lı AVM’de yangın çıkarmak üzere iken yakalandı.

Bakınız, bu konu öyle sıradan bir mevzu değil.

CHP ve İYİ Partililerin siyasi ikballeri için HDP’lilerle dirsek teması kurmasını ve stratejik kurumların HDP’lilere verilmesini kabul edemeyiz.

Şimdiden söyleyelim, haberiniz olsun.

ERDOĞAN KARŞISINDA YENİLEN KILIÇDAROĞLU PARTİ İÇİNDE HEP MUKTEDİR

CHP, evlere şenlik bir siyasi partidir.

Komplolar, ayak oyunları, kayırmacılık, adam seçme hiç bitmez.

Genel başkanlık koltuğuna kim oturacak derken bazı şeyler netleşmeye başladı.

İmamoğlu şimdilik pes etti.

Hedefi yeniden İstanbul imiş.

Hani şu hiç umursamadığı, seçildiği günden beri hiç uğramadığı İstanbul!

Çabasını sürekli Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday olmak için harcadığını, bu olmadığında Cumhurbaşkanlığı Yardımcılığı için il il gezdiğini unutacak mı şimdi İstanbul ve İstanbullular?

Hiç sanmıyorum.

CHP’li kısa, sarı saçlı teyzeler bile kameralara karşı şikâyet etmeye başladıysa İmamoğlu için çanlar çalmaya başlamış demektir.

Yalnız bir şeyin hakkını vermek lazım.

Kılıçdaroğlu’na helal olsun.

Parti içinde pek başarılı.

Tüm rakiplerini bir bir ekarte etmeyi başarıyor.

Her şeye rağmen, genel başkanlığı yeniden alacak.

Benden söylemesi.