Sayın Cumhurbaşkanım,
15 Temmuz hain darbe girişiminden iki gün sonra cenaze namazını kılarak, elinizi tabutunun üzerine koyup konuşma yaptığınız şehit Halil Kantarcı ile aynı davadan yargılanan 28 Şubat mağduriyetinin en önemli isimlerinden olan Cihat Özpolat’ın halen cezaevinde olduğunu biliyor musunuz?
Evet, 28 Şubat’ın genç mahkûmlarından biri Cihat Özpolat.
Cihat Özpolat’la aynı yaşlarda ve aynı suçlarla yargılanan Yakup Köse ve şehit Halil Kantarcı bu dosyalardan tahliye olmalarına rağmen O, dokuz arkadaşıyla birlikte tam 20 yıldır cezaevinde.
Dile kolay 20 yıl…
Her fırsatta “28 Şubat’ın asıl mağduru biziz” diye ağlayan FETÖ’cü hakim ve savcıların, brifingli yargı mensuplarının bu gençlerimizin hayatlarını zindana çevirdikleri artık ortaya çıkmış durumdadır.
Bu gençler Sayın Cumhurbaşkanım, “76 milyon hep birlikte Büyük Doğu’yu inşa edeceğiz” dediğiniz Büyük Doğu mensuplarıdır.
‘Cihat Özpolat neden 20 yıldır cezaevinde’ diye soracak olursanız; idamlık suçları; 28 Şubat döneminde başörtüsü eylemlerine katılmak, pankart asmak ve o dönem her İslamcı gencin yaptığı gibi birahane taşlamak.
Cihat Özpolat bu suçlardan dolayı çıkarıldığı ilk mahkemede 33 yıl 33 ay ceza aldı.
Yargıtay eksik soruşturma nedeni ile kararı bozdu.
Tekrar yapılan yargılamada hakim polis zoru ve işkenceyle imzalattırılan bombalama eylemleri iddiasını, eylemlerin gerçekleştiği belirtilen Bakırköy ve Beşiktaş karakollarına sordu.
Her iki karakol da ‘Bu bölgede böyle bir eylem gerçekleşmedi’ şeklinde resmi bir cevap yazısı gönderdi.
Gelen cevaplar nedendir bilinmez mahkeme tarafından umursanmadı bile.
Daha da ilginç olanı ise, FETÖ/PDY örgüt lideri Fetullah Gülen hakkında takipsizlik kararı veren hakim ile Cihat Özpolat’a idam veren hakim aynı hakim.
Sayın Cumhurbaşkanım,
Şehit Halil Kantarcı ve Yakup Köse ile aynı suçtan yargılanan ve 20 yıldır tutsak olan Cihat Özpolat, bütün 15 Temmuz şehit yakınları ve gazilerine gösterdiğiniz vefa örneklerinin bir tanesiyle artık hürriyetine kavuşmalıdır.
Çünkü, 15 Temmuz darbe girişimini başarısız kılan başta Cihat Özpolat’ın dava arkadaşı ve gönüldaşı şehit Halil Kantarcı’yla birlikte İstanbul’da, Ankara’da, Konya’da ve Malatya’da darbecilerin, tankların karşısına ilk dikilen Büyük Doğu Gençliğidir.
Bu gençler, bulundukları şehirlerde ‘kendinden zuhur hikmeti’ ile bir araya gelerek sokaklara dökülen halka öncülük ve liderlik yapmışlardır.
Fikirde olduğu kadar mücadelede de yeterli tecrübeye sahip olan bu gençler, ezeli düşmanları FETÖ’ye karşı kahramanca ve destanlık bir mücadele vererek şehitlik ve gazilik makamına yükselmişlerdir.
Bu gençler sizlerin de yakinen bildiğiniz gibi FETÖ’cü polisler tarafından işkencelere maruz kalmış, darbe başarılı olsaydı yurdun dört bir yanından toplanacak ve sabahı göremeyecek olan vatan evlatlarıdır.
Velhasıl, 15 Temmuz’da vatan savunmasının fevkalade örneğini göstermiş olan bu gençlerin dava arkadaşlarından halen cezaevinde olan, çok ciddi haksızlıklara uğrayarak mağdur olmuş Cihat Özpolat ve arkadaşlarının hürriyete kavuşmaları sizlerin kıymetli takdirlerinize kalmış durumdadır…