Siyasi partiler; farklı fikirler, ideolojiler, söylemler ve iddialarla ortaya çıkarlar. Ama hepsinde ortak bir nokta vardır: ülkeye daha iyi hizmet edebilmek iddiası… Ülkeye daha iyi hizmet etmekten kasıt da genelde vatandaşların hayat standartlarını yükseltmek ve daha rahat yaşamalarına olanak sağlamaktır.

Önümüzdeki pazar (7 Haziran) ülkemiz ve bulunduğumuz coğrafya için hele de İslam Âlemi için çok büyük önem arzeden bir seçim var. Bu seçimde de yine çeşitli beklentiler, istekler, yaşanmışlıklar, alışkanlıklar doğrultusunda gidip oy vereceksiniz.

Tam benim söyleyeceklerim de bu noktada başlıyor. Bu seçimde takım tutar gibi parti tutmayın. Ezber söylemlerle, basın yayın organlarının size dayatmaya çalıştığı fikirlerle hareket etmeyin. Şahsi kırgınlıklarınızı bir kenara bırakın, kendi menfaatinizin önüne ülkenin menfaatini koyarak oy verin.

Ülkede laiklik yiyip laiklik içmek, Kemalizm dogmalarıyla avunmak, dindar insanların ümüklerinin sıkıldığını izlemek; ilaç, gıda, yakacak kuyruklarında ömür çürütmek istiyorsanız oyunuzu CHP’ye verin.

Belli bir refaha erişmiş ülke ekonomisinin tekrar tam takır kuru bakır olmasını, bir gecede yirmi iki bankanın batmasını, ülkede ırklar üzerinden gerginlik çıkmasını; partinizin sizin fikirlerinizin tam zıttı ideolojiyi savunan hatta size bulduğu her ortamda küfürler eden partilerle ittifak yapmasını istiyorsanız oyunuzu MHP’ye verin.

Kürt vatandaşlarımızın üzerinden gerginliğin sürmesini, Kürtlerin sömürülmesini; dindar Kürt halkının Marksist, Leninist, ateist ideolojiye ram olup PKK’nin arka bahçesi olmasını; kazanılmış tüm hakların heba olmasını istiyorsanız oyunuzu HDP’ye verin.

Zamanında Erbakan Hoca’ya, sonrasında ise ülkeye ihanet etmiş olan Fethullah Gülen ve paralelcilerin maşası Mustafa Destici’yle ittifak kurup onların oyuncağı olan, tüm şer güçlerle aynı ittifak içinde yer alıp ülkenin ve Müslümanların elde ettiği kazanımları hiçe sayan, tüm mesaisini paralelcileri aklamaya ve Fethullah Gülen’i şirin göstermeye harcayan Mustafa Kamalak gibi düşünüyorsanız oyunuzu Saadet Partisi’ne verin Millî Görüşçü kardeşlerim.

Eğer ki bütün bu saydıklarım sizin için katlanılması mümkün olmayan şeylerse iflas etmiş bir ülkeyi alıp saygın bir ülke konumuna yükselten, vatandaşa eziyet değil de hizmet eden, vatandaşa sırtını değil de yüzünü dönen lidere ve kadrolarına vereceksiniz oyunuzu.

Millî ve dini değerlere küfreden değil de saygı gösterip o değerleri topluma yerleştirmeye çalışan, devletin düşman sınıfında gördüğü dindar vatandaşını birinci sınıf vatandaş konumuna yükselten, devletin tüm kurumlarını açan lidere ve kadrolara vereceksiniz oyunuzu.

Bölen değil de bütünleyen, fildişi kulelerde değil de halkla iç içe yaşayan, sermaye sahiplerine değil de Allah’a kul olan yöneticilerin ülkeyi yönetmeye devam etmesini istiyorsanız geçmişi unutmayıp Ak Parti’ye vereceksiniz oylarınızı… Benden söylemesi…