Köklerimiz sağlam bizim…
Ardımızda bin yıllık şanlı mazimiz var bizim…
Büyük dedelerimizin ruhu, sütü helal bizim…
Bilinmez kaç millete değmiş tarih boyunca rahmet vesilesi elimiz, ardımızda milyarlarca dua ordumuz var bizim…
Düşler kurarız uykularımızda, yeni adil bir dünya adına dünyayı değiştiren adamların yolu yolumuzdur bizim…
Nerde bir zülüm varsa her şeyden caymış ecdadımız var bizim…
Bir çınarın gölgeliğinde çektiğimiz besmelenin gücü ile çıktığımız bereketli yollarımız var bizim…
İnsanlığa yön verecek kutlu davamız var bizim…
Cihana hükmetmişliğimiz var bizim…
Yeniden hükmedecek niyetimiz var bizim…
Sömürülen, ezilen insanlığı kurtaracak sözümüz var bizim…
Zalimlerin inançları ile değil zalimlikleri ile kavgamız var bizim…
Koca dünyada herkese yer ve ekmek varken yeri ve ekmeği dar edenlere dünyayı dar etmeye yemin etmişliğimiz var bizim…
Bağlarımıza ve bahçelerimize çocuklar ektiniz, yetimlerin intikamını almaya memur kılsın diye Hz. Allah’a duamız, sizi ve zulmünüzü yok etmeye ahdımız var bizim…
Kan süpüren annelerin gönlünü soğutmak için kötüyü yeneceğimize verdiğimiz vadimiz var bizim…
Karanlık çağı yaşatan çağın Firavunlarına Musa olacağımıza ettiğimiz yeminimiz var bizim…
Bin yıllık medeniyetimiz darbe vuranlar…
Bizi Ortadoğu’dan koparanlar…
Ortadoğu’nun kalbini kan ağlatanlar…
Ortadoğu’nun liderlerini kafirlerin içinden belirleyip ümmete baş yapanlar…
İlk kıblemiz Kudüs’ümüzü postalları ile çiğneyip Efendimiz’in (s.a.v.) hatırasını acıtanlar…
Beldelerimizde kadınlarımıza, çocuklarımıza ilişenler…
Sizinle çok pis kavgamız var bizim…
Esenlik yurdu olacak dünyayı açlığa, yoksulluğa, garipliğe, yetimliğe boğanlar, sizlerle kapanacak büyük hesabımız var bizim…
Katlettiğiniz her bir Müslüman, her bir siyah, her bir çocuk, her bir anne, her bir yiğit, her bir karınca için dahi tek tek hesabını soracağımız size kinimiz var bizim…
Dünyanın adalet eli Devlet-i Aliyye-yi Osmaniye’yi durdurup dünyanın canını acıttığınız için korkunç öfkemiz var bizim…
Ulu hakanımız Abdülhamid’e yaptığınız her bir kötülük için size bedel ödetmeye bilenmiş milyonlarımız var bizim…
Rahat bırakmadığınız her bir mazlumun intikamına kuşanmış Halil Kantarcılarımız var bizim…
Vatanlarını işgal ettiğiniz ümmetin beddualarının kabulü için kıyama kalkan onurumuz var bizim…
Siz kötüleri dünyadan silip iyiliği çoğaltacak Ömerlerimiz var bizim…
Sefil yaptığınız bu ümmetin mülteci kamplarında organlarına göz koyduğunuz her bir çocuk için size biçtiğimiz kara günlerimiz var bizim…
Haçlı ordularınızı yerle bir edecek kahramanlarımız var bizim…
Silah tüccarı BM, teslim edilen on bin Bosnalıyı katleden soysuzlarınızı unutmadık, daha soracağımız yüz binlerce intikamımız var bizim…
Ümmetin diyarlarına girdiğiniz güne lanet ettireceğiz sizi, sizi kalbinizden vuracağımız günlerimiz var bizim…
Balkanlardan Afrika’ya, Ortadoğu’ya ardımızdan gelecek iki milyar kardeşimizle üstünüze yürüyüp dünyayı başınıza yıkacak adaletimiz var bizim…
Sizin dünyayı sevdiğiniz kadar şehadeti seven kalbimiz var bizim…
Sizin korkaklığınız kadar cesaretimiz var bizim…
Cihan devletimize yaptığınız her bir kötülüğü misli ile size sormaya and içmiş izzetimiz var bizim…
Bizden aldıklarınızı sizden almaya…
Karanlık düzeninizi başınıza yıkmaya…
Canını acıttığınız her milletin intikamını almaya…
Halepli çocukların ahını sizden sormaya…
Yeniden dirilip dünyanın cihan devleti olmaya…
Adaletten bir düzen kurmaya Allah’a verdiğimiz sözümüz var bizim…
Gücünüz varsa durdurun…
Mısır tarlası değil Türkiye…
Toprağından Oğuz’ların çocukları fışkırıyor…
Toprağından Yavuz kanunu diriliyor…
Yok Amerika’nın gücü, yok İngiltere’nin planları umurumuzda bile değil…
Canınıza okumaya hele bir kalkalım, Hz. Allah yerle bir edecek beldelerinizi…
Sizi yenecek paramız ve mühimmatımız değil…
Sizi yerle bir edecek imanımız ve dirilişimiz var…
Bundan böyle hiçbir şey eskisi gibi olmayacak…
Ne cihan devletimiz Türkiye için…
Ne de saltanatlarını kan ile sağlayan siz zalim devletler için…
Şimdiden sonra ümmete muştu, size korku düşecek…
Bekleyin, her yerde yenileceksiniz ve cehenneme sürüleceksiniz…