Geniş alan konseptli mekânları olanlar şimdi çok avantajlı bir durumda. Bugün İstanbul’daki bahçeli mekânlarından 3’ünü yazdım. İlki İstanbul Küçükçekmece ve Florya Kavşağı’nda onlarca dönüm arazi üzerine kurulu Revan Garden, bir diğeri Dedecan Restoran’ın İstanbul Ataşehir’deki şubesi, 3’üncüsü ise 110 yıllık bir lezzet hikâyesi olan Develi Florya Şubesi.
Revan Garden
Gastronomi sektöründe uzun yıllar yöneticilik yapan Kemal Demirci, 2019 yılında onlarca dönüm arazi üzerine, şehrin gürültüsünden uzak, deniz ile yan yana harika bir lokasyona sahip Revan Garden’ı kuruyor.
Komilikten restoran patronluğuna
1994 yılında Florya’daki Emmim Restoranda komi olarak sektörde işe başlayan Ordulu Kemal Demirci, 1997 yılında ise Florya’da bulunan Kaşıbeyaz’da o dönem restoranın müdürü Recep Güler vasıtasıyla garson oluyor. 2017 yılının Mayıs ayına kadar bilfiil tam 20 yıl burada çalışıyor. Kısa zamanda Ahmet Kaşıbeyaz ve oğlu Murat Bey’in çok sevdiği bir çalışan haline gelen Garson Kemal, yeni görevler alarak garson olarak başladığı restoranın müdürlüğüne kadar yükseliyor. Uzun yıllar Kaşıbeyaz ’da idarecilik yaptıktan sonra kendi mekânını açma düşüncesiyle harekete geçiyor. Yıllarca edindiği bu tecrübeyle Küçükçekmece gölü ve Marmara denizi Florya iç kumsalının arasındaki Revan Garden’ı açıyor. Etik anlayışı gereği hem eski çalıştığı yer olan Kaşıbeyaz’ın bölgesi Florya’ya mekan açmayan hem de restoranın konseptini mangal olarak belirleyen Kemal Bey, bunun nedenini ise aynı müşterilere hitap etmemek olduğunu belirtiyor.
Mangalbaşı locaları
Revan Garden’da 30 adet bungalov tarzında 4 kişiden 20 kişinin oturabileceği loca alanları var. Bu locaların ortasında fındıkkabuğu ateşiyle yanan bir mangal, klima, televizyon vs. tam donanımlı müşterilerin rahat edeceği bir konfor mevcut. Şehrin gürültüsünden uzak harika bir lokasyona konumlanmış olan Revan Garden’daki mangalbaşı localarında zengin zeytinyağlı ve et çeşitleri ve kendin pişir kendin ye konseptiyle farklı bir hizmet sunuluyor. Özellikle pandemi döneminde böyle ayrılmış loca mantığı çok değerli bence. Birbirinden nefis etleri kilo ile satın aldıktan sonra fındık ateşinde ızgara keyfi ile pişirebileceğiniz özel alanlarda, dumansız ve kimseyle temas etmeden yemek zevkini yaşayabiliyorsunuz. Bu localarda hafta içi ve hafta sonu zengin serpme kahvaltı ile güne harika bir başlangıç yapabilmek de mümkün. Hem merkezde olup hem de yorucu şehir atmosferinden uzakta, açık hava ve denizin keyfinin doyasıya yaşanabildiği Revan Garden’da çocukların güvenle teslim edilebildiği ve oyun oynayıp eğlenebilecekleri bir çocuk kulübü de mevcut.
Dedecan Restoran
Dedecan Restoran, İstanbul Ataşehir’de çok merkezi bir konumda ama etrafı yeşilliklerle dış dünyadan ayrılmış müstakil bir konumda bulunuyor. Tüm malzemelerin Güneydoğu yöresinden ve özellikle Urfa’dan geldiği, acı biberi ile şenlenen sofralarda; çeşitli kebapların yanında ciğer, dalak ve yürek kebapları, terbiyeli ve terbiyesiz alternatifleri ile kebap severlerin gönlünü fethediyor. Ayrıca kebaplara eşlik eden malzemelerin en tazesini ve en lezzetlisini de sofralarına ekliyor.
Dedecan’ın geleneksel lezzetleri
Urfalı Mustafa Dedecan tarafından 32 yıl önce kurulan Dedecan Restoran’ın Ataşehir şubesine FocusPointo ajansından Ebru Esmen hanımın daveti üzerine gittim. Geleneksel bir sunumla servis edilen kebapların tadı, damağımda kaldı diyebilirim. Özellikle Patlıcan kebabı ile dalak nefisti. Bana verilen bilgiler doğrultusunda burada tadına baktığım ve Güneydoğu mutfağında başı çeken, ciğer, dalak ve yürek kebapları; 32 senedir Şanlıurfa’da hizmet veren Dedecan’ın tüm şubelerinde aynı standart lezzetle sunuluyor. Kebap yanında ikram edilen atıştırmalıkların iştah açan nefasetleri ise adeta muhteşemdi. Dedecan ziyafet sofrasına konuk olan müdavimler, kebap öncesi çorba, lahmacun veya içli köfte ile de başlangıç yaparak, yemeğin sonunu ise kebapla tamamlamayı seviyorlar. Urfa Merkez, İstanbul Ataşehir, Ankara Çukurambar ve Kayseri Talas’ta hizmet veren Dedecan şubelerinde kebap alternatiflerinin dışında odun fırını lezzetleri ile de dikkat çekiyor.
Şanlıurfa yemek kültürü
Bir kere deneyenlerin vazgeçemediği Dedecan kebapları, 32 senedir kalitesinden ödün vermeden, aynı lezzetle misafirlerine güler yüzlü ve özenli hizmetini sürdürüyor. Güneydoğu mutfağının geleneksel lezzetlerini korumak ve devam ettirmek için büyük bir disiplin ve heyecan ile yola çıkan Dedecan; Şanlıurfa yemek kültürünü ve sofra zenginliğini en iyi şekliyle yansıtmaya devam ediyor. 32 sene önce Şanlıurfa’da tarihi bir binada başlayan Güneydoğu yemek kültürü serüveni; Ankara, Kayseri ve İstanbul’da aynı özen ve heyecanla devam ediyor. Tüm mutfak ekibinin Urfalı şeflerden oluştuğu, kullanılan ürünlerin yörenin en iyi yetiştiricilerinden özel olarak seçildiği Dedecan; aslını korumaya devam eden nadir işletmelerden.
Develi 1912
Kuruluşunun üzerinden tam bir asır geçmiş olmasına rağmen günümüze kadar lezzetini koruyabilmiş ve kebapseverlerin vazgeçemediği tarihi marka mekânlardan biridir Develi. Gaziantep’te Arif Develi ile başlayan lezzet yolculuğu, oğulları ile devam etmiş, bayrağı teslim alan torun Arif Develi ise İstanbul’a taşıdığı Gaziantep lezzetlerini dünyanın tanıdığı bir kebap markası haline getirmiştir. Günümüzde ise 4. kuşak Nuri Develi ve diğer aile bireyleri ile yeni bir ivme yakalayan Develi markası, 13 şube ve 1000’e yakın çalışan ile her yıl 1 milyondan fazla misafir ağırlayan büyük bir restoran zincirine dönüşmüş durumda.
Gaziantep lezzetleri
Nuri Develi’nin daveti üzerine Florya şubesine büyük oğlum ile birlikte gittim. Elbette yediğim her şey oldukça lezzetliydi ama ben en çok restoranın ferah dizaynına bayıldım. İnanılmaz geniş bir bahçe, yeşilliklerle dolu ve oldukça yüksek bir iç salon, Florya Develi’yi farklı kılan özelliklerden. Gaziantep’ten İstanbul’a gelerek Türk kebabını dünyaya tanıtan Develi Ailesinin 3. kuşak ustası ‘Arif Develi’ 2,5 yaşında babasını kaybetmiş ve 6 yaşında iken hissedarı olduğu lokantada hem çalışıyor hem eğitimine devam ediyor. Yıllar sonra çok başarılı olan Arif Develi’nin “Bana o ustalar öyle bir iş disiplini öğrettiler ki ondan dolayı 22 yaşında İstanbul’a kendime güvenerek geldim ve dükkânımı açtım. İstanbul’a gelirken valizime dürüstlüğümü, esnaflığımı ve mesleğimi koydum ve ben bugün başarılı olduysam ustalarımdan öğrendiğimle birlikte annemi hiç üzmediğimden ve onun hayır duasını aldığımdandır” dediğini anlatan Nuri Develi ise “Ben de bu markada babamı temsil ediyorsam şimdiye kadar onu üzecek hiçbir durumun içinde yer almadım” demektedir.
Yeni trend kebap restoranları
Eski dönemlerde kebap kültürü yadırganır ve iyi restoranlarda yemek de pek mümkün olmazdı. Ancak Develi ile başlayan ve diğer iyi kebap restoranlarının da destek verdiği bu yeni akımda özellikle özel gün ve kutlamalarda Kebap Restoranları ilk tercih edilen mekânlar arasına girmiştir. Bunu sağlayan Develi Restoranlarının başarı hikâyesi ise İstanbul Samatya ’da 1966 yılında Arif Develi’nin ilk mekânı açmasıyla başlıyor. Usta burada Gaziantep yöresine ait kebap ve yemeklerle birlikte eklemeler yaparak tüm maharetini sergiliyor ve Develi bugünkü haline geliyor.