Televizyonu açtık...
Vuran, kıran, bağıran, çağıran, aç, tok haberler...
***
Gazeteyi açtık...
Cinayet, dedikodu, köşe reklamları, kırmızı kartlar, transferler...
***
Sosyal medyaya girdik...
Onun, şunun, bunun kavgası... Alkış tutan eller...
***
Yukarıda saydıklarım aslında toplumun en hassas noktaları... Ortak paydaları... Ortak acıları...
***
Bir acıyı ilk başta hissedersin, ikincide alışırsın, üçüncü hissizleşirsin. Bu dipnot olarak kalsın devam edelim.
Esra Erol, müge anlı gibi duygu kenelerinin yıllardır televizyonlarda birer kahraman edasıyla görünüp, toplumun taşlarına nasıl dinamitler koyduğuna şahit olduk...
***
Evlilik programlarını bitirdik çok şükür... O iğrençlikleri, alayları, sömürüleri görmüyoruz çok şükür...
Şimdi görüyoruz ki evlilik programlarından kurtulduk derken, acıların propagandası yapılmaya başlanmış...
***
Bu programlar emniyet güçlerine yardımcı oluyoruz dese de emniyet güçlerine karşı topluma nasıl bir algı yarattığı malumunuz...
***
Devleti acziyet içinde gibi gösterip kendilerini polisin, savcının, hakimin üstünde görmeye başladıkları da bir gerçek...
***
Dahası...
Dün evladını kaybetmiş bir anne, baba; öbür gün bu kanallarda...
Buna hissizleştirme propagandası diyorum...
***
En büyük tepkiyi verebilecek insanlar, yemeklerini yerken, pijamalarıyla otururken, yani tamamen negatif bir olayın dışındayken görüyor bu olayları...
***
Ve en kötüsü... Zihinler alışıyor...
Dipnotumu tekrar hatırlatayım...
Bir acıyı ilk başta hissedersin, ikincide alışırsın, üçüncü hissizleşirsin.
***
Toplumumuzun asla tasvip etmeyeceği şeyleri zihinlere ekiyorlar... Kahraman edasıyla yapıyorlar üstelik... Süslene püslene, cinayeti çözmeye çalışıyorlar... alıştırıyorlar dostlar, hissizleştiriyorlar....
***
Reyting kokusunu alan duygu keneleri de olayları haliyle magazinleştiriyor...
Yazık çok yazık...
***
RTÜK veya ilgili kurumlar ne zaman harekete geçer bilmem ama bir an evvel vicdanların harekete geçmesi aşikâr...
Yoksa hissizleştirme propagandasıyla toplum yapı taşlarına dinamit koymaya devam edecekler.
***
Bunu TikTok gibi uygulamalarda kültür dezenformasyonu ile yapıyorlar...
Televizyonda da hissizleştirme propagandası ile...
***
Oyun aynı... Simalar aynı... “Kahramanlar’’ aynı...
Kahramanların cellat olduğu dönemlerden geçiyoruz...
***
Allah sonumuzu hayretsin.