Gündem

Mersin’deki darbe girişimi davası başladı

Abone Ol

Mersin‘de Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz’daki darbe girişimine ilişkin, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in bir numaralı sanık olduğu, aralarında tutuklu eski Tuğamiral Nejat Atilla Demirhan ve eski 3. sınıf emniyet müdürü Hasan Basri Dağdelen’in de bulunduğu, çoğunluğu rütbeli askerlerden oluşan 2’si firari 25’i tutuklu 29 şüphelinin 4’er kez ağırlaştırılmış müebbet ve 78’er yıl hapis cezası istemiyle yargılanmasına başlandı.

Mersin Cumhuriyet Başsavcı Vekili Ömer Faruk Güngör tarafından hazırlanan, Mersin 7. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen 462 sayfalık iddianame kapsamında yargılanacak tutuklu sanıklar, ilk kez hakim karşısına çıkmak üzere Mersin Adliyesine getirildi.

Sanıklar, geniş güvenlik önlemleri altında adliyenin arka girişinden içeri alındı. Dava kimlik tespiti yapılmasıyla başladı.

Bu arada Mersin Adliyesi girişi ve çevresinde polis ve askerlerin güvenlik önlemleri aldığı gözlendi.

İddianameden

İddianamede, “Devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozmak, cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs etmek, cebir ve şiddet kullanarak TBMM’yi ortadan kaldırmaya veya TBMM’nin görevlerini kısmen veya tamamen yapmasını engellemeye teşebbüs etmek, cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etmek, Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı isyan, silahlı terör örgütüne üye olmak ve bu suçlar için anlaşmak” suçlarını işledikleri öne sürülen sanıklar, haklarında 4’er kez ağırlaştırılmış müebbet ve 78’er yıl hapis cezası istemiyle yargılanacak.

İddianamede, darbe girişimi gecesine ilişkin kamera kayıtları, telefon mesajları ve telsiz konuşmaları başta olmak üzere çok sayıda delile yer verilmiş, darbe girişiminin Mersin’deki başı ve yöneticisi olarak gösterilen Demirhan’ın makamındaki aramada bulunan bir evrakta, 16-21 Temmuz tarihlerindeki tüm randevu ve planlamalarının üzerini çizerek iptal ettiği belirtilmişti.

Demirhan’ın, kendisine bağlı birlik komutanlarına olay akşamında “Durum değişti, toplanma planı uygulanacak, personelin toplanması gerektiği” şeklinde sözler söyleyerek tüm personeli görevi başına çektiği, lojmanından çıkarken nöbetçi askerlere “Askerler, kapıya polis geldiği zaman almayacaksınız, gerekirse vuracaksınız.” diyerek emir verdiği bilgileri de iddianamede yer almış, Demirhan’ın darbe gecesinde makamına gelen Dağdelen ile işbirliği yaparak polis telsizinden sıkıyönetim ilanı yapmaya çalıştığı aktarılmıştı.

Hem polisin hem askerin vurulmasını istemişti

İddianamede ayrıca, Demirhan’ın, birliğe polislerin geldiğinin kendisine iletilmesi üzerine, “Kim size engel olursa vurma yetkisine sahipsiniz.” dediği, Sahil Güvenlik Akdeniz Bölge Komutanının talimatıyla karargah binasını izleyen sahil güvenlik botunun kendilerine yönelmiş olduğunu görünce de TCG Taşucu Gemisi’nin komutanını arayarak, silahlarını sahil güvenlik botu ve limandaki polislere doğrultmasını, gerekirse ateş etmesini emrettiği vurgulanmıştı.

Kendini “sıkı yönetim komutan yardımcısı” ilan eden Dağdelen’in de darbeci komutanın emriyle denizde hazır bekleyen botla birlikte kaçışının planlandığı iddianamede yer alırken, limandan çıkışın yasaklanması üzerine tanınmamak için işçi kıyafeti giydiği, saklanmak için girdiği bir camide de polislerce yakalandığı iddianamede yer verilen detaylardan olmuştu.