Sabri İşbilen / Diriliş Postası
Her çıktığı televizyon kanalında “FETÖ’cü olmadığını” ispat etmeye çalışan; hatta karşıtlık gösterisinde bulunan Meral Akşener’i kendi konuşmaları ele verdi. Akşener’in FETÖ’ye verdiği desteğin boyutları 17-25 Aralık darbe girişimi sonrasında yaptığı açıklamalarla kendi ağzından deşifre oldu. 10 Mart 2014’te FETÖ’cülere Haşhaşi denmesinden muzdarip olan Akşener, “Haşhaşi gibi çok ağır kelimelerle itham ediliyor bir grup. Bu manada hedef gösterici konuşmalar, Allah muhafaza pek çok gerilime neden olur” sözleriyle teröristleri masumlaştırmıştı. Akşener’in FETÖ için yaptığı çalışmalar bu kadarla da sınırlı değil. Akşener, FETÖ’nün tüm kirli yüzü deşifre olmasına rağmen devletin örgütle mücadelesini baltalamak için 4 Şubat 2015 tarihinde sosyal medya hesabından “Önce dershaneler, sonra dışarıdaki okullar ve Bank Asya olayı. Sonra Samanyolu, Bugün TV, Zaman ve Bugün gazeteleri gelecek. Manası seçime tek ses gitmek” paylaşımıyla FETÖ temizliğini “Muhalif temizliği” şeklinde lanse etmeye çalıştı.
Fetullahçı Terör Örgütü’nü arkasına alarak MHP’yi ele geçirmeye çalışan, ancak Devlet Bahçeli’nin mücadelesi ve milli hakimlerin kararları ile başarılı olamayan Akşener, bugünlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı başkan seçtirmemek için parti kurma hazırlığında. FETÖ’nün işgalci Yurtta Sulh Konseyi’ni, siyasete “Merkez Demokrat Parti” şeklinde angaje etmeye çalışan Meral Akşener’in alçak örgüt ile olan bağı çarşaf çarşaf ortaya döküldü. 17-25 Aralık darbe girişiminden sonra 10 Mart 2014’te FETÖ’cülere Haşhaşi denmesinden muzdarip olan Akşener, “Haşhaşi gibi çok ağır kelimelerle itham ediliyor bir grup. Bu manada hedef gösterici konuşmaları Allah muhafaza pek çok gerilime neden olur” sözleriyle teröristleri masumlaştırmıştı.
Teröristleri kolladı
FETÖ savunuculuğu bununla da sınırlı kalmayan Akşener, 27 Mart 2014 tarihinde ise devlete yuvalanmış, darbeye kalkışmış teröristlerin tasfiyesine şiddetle karşı çıkarak, “Bir başbakanının söylememesi gereken sözlerle Haşhaşiydi, teröristti vs. suçlamalarıyla 8 bine yakın polisin yeri değişti. Pek çok yargı mensubu hallaç pamuğu gibi oradan oraya atıldı” ifadeleriyle alenen örgütün savunuculuğunu üstlendi.
Aman himmete dokunmayın
Akşener, örgütün milyarlarca dolarlık himmet, dolandırıcılık parasının toplandığı KHK ile kapatılan Kimse Yok Mu Derneği’ni de kollamış. Himmet meşrulaştırıcılığı yapan Akşener, 9 Mayıs 2015’te ise, örgütün finans kaynağının kesilmesini engellemek için şu yalanlara başvurdu: “Kimse Yok Mu Derneği’ni terör, silahlı örgüt safına sokmaya kalkışırsanız bu adalet duygusuna, hukuk kavramına olan bütün güveni sarsar.”
İmamlara sahip çıktı
Yine Akşener, FETÖ’nün medya ayağına da kol kanat gerdi. 11 Mayıs 2015’te FETÖ’nün yayın organına katılan Akşener, “Kaçma ve delil karartma şüphesi yoksa, o sanıkların mutlaka tutuksuz yargılanması gerekir. Sonuçta Hidayet Karaca da suçsuz olduğu anlaşıldığı takdirde, onun o yattığı süreyi de nasıl ödeyecek” demişti.
Akıl karıştırma çabası
Akşener’in FETÖ için yaptığı çalışmalar bu kadarla da sınırlı değil. Akşener, FETÖ’nün tüm kirli yüzü deşifre olmasına rağmen devletin örgüt ile mücadelesini baltalamak için 4 Şubat 2015 tarihinde sosyal medya hesabından “Önce dershaneler, sonra dışıradıki okullar ve Bank Asya olayı. Sonra Samanyolu, Bugün TV, Zaman ve Bugün gazeteleri gelecek. Manası seçime tek ses gitmek” paylaşımıyla FETÖ temizliğini “Muhalif temizliği” şeklinde lanse etmeye çalıştı. Diğer yandan firari vatan haini Emre Uslu da defalarca FETÖ’nün adayının Meral Akşener olduğunu itiraf etmişti.
15 Temmuz’un başbakanı
Akşener’in 15 Temmuz işgal girişimi öncesi sarf ettiği sözlerde hâlâ hafızalarda. Akşener’in 15 Temmuz işgal girişiminden önce de defalarca “Yurtta sulh cihanda sulh” kelimelerini kullanmış, daha sonra ise “Ben başkan olacağım” demişti. Akşener’in bu yaptığı propaganda FETÖ’cülerin kendilerine verdiği “Yurtta Sulh Konseyi” ismiyle benzerliği, aynı zamanda Akşener’in başbakanlık çıkışı hâlâ en aydınlatılması gereken bir nokta olarak göze çarpıyor. Akşener 15 Temmuz öncesi “25 bin kişiyle Saray’a yürürüm” tehdidini savurmuş, 15 Temmuz’da evinde saklamış, günler sonra da sözde kınama mesajı atmıştı.
FETÖ savunuculuğunda ortaklar
Ayrıca, 16 Nisan referandumundan bugüne ittifakını sürdüren Meral Akşener ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun FETÖ’ye yapılan operasyonu sulandırma çabası, örgütü koruma girişimi, örgüt ile birlikte Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve AK Parti’ye karşı yürüttükleri karalama kampanyasının benzerliği de dikkat çekici.