Dünyanın ikinci büyük ekonomisi Çin, ekim ayında açıklanan ekonomik verilerle toparlanma ivmesi kazandığını ortaya koydu. Ulusal İstatistik Bürosu (NBS) verilerine göre, perakende satışlar %4,8 artarak son sekiz ayın en güçlü yükselişini kaydetti. Sanayi üretimi ise %5,3 oranında artış gösterdi ancak %5,5'lik beklentiyi karşılayamadı.
Konut fiyatlarındaki düşüş hızının yavaşlaması, konut piyasasına yönelik destek politikalarının etkili olmaya başladığını işaret ediyor. NBS, "Ekim ayında uygulanan mevcut politikaların hızlandırılması ve yeni teşviklerin devreye alınmasıyla ekonomi istikrarlı bir büyüme trendi yakaladı," açıklamasını yaptı.
Lüks Tüketim ve Madencilik Sektörlerine Etkisi
Çin’in tüketici harcamalarındaki toparlanma, Avrupa’nın lüks tüketim markaları ve madencilik şirketleri için olumlu bir gelişme olabilir. LVMH gibi markalar, Çin kaynaklı talepteki artışın etkisiyle toparlanmayı bekliyor. Ancak son dönemde ABD ile ticaret gerilimleri ve zayıf metal fiyatları nedeniyle bu sektörlerde düşüşler yaşandı.
Öte yandan, Çin’in tüketici talebinin güçlenmesi, Avrupa’da maden ihracatı yapan firmalar için de bir destek sağlayabilir. Çin’in konut piyasasındaki istikrar, çelik ve diğer metaller için olan talebi artırarak bu sektördeki düşüş trendini tersine çevirebilir.
Trump’ın Tarife Tehditleri ve Dış Baskılar
Ekonomik toparlanmaya rağmen Çin’in dış baskılarla karşı karşıya olduğu belirtiliyor. Eski ABD Başkanı Donald Trump, Çin’den ithal edilen ürünlere %60-%100 arasında yeni tarifeler getirme planını duyurdu. Bu durumun Çin ihracatını daha da zorlayabileceği ve üretim kesintilerini tetikleyebileceği ifade ediliyor.
Pepperstone araştırma stratejisti Dilin Wu, "Trump yönetiminin politikalarına karşı Çin’in vereceği tepkiler, yuanın geleceğini piyasa duyarlılığından daha fazla etkileyecek," dedi.
Teşviklerin Etkisi Devam Ediyor
Çin ekonomisindeki toparlanma sinyalleri ve teşvik önlemleri, lüks tüketim ve madencilik sektörlerinde bir miktar iyimserlik yaratıyor. Ancak, içeride zayıf talep ve dış ticaret baskıları nedeniyle toparlanmanın sürdürülebilirliği konusunda dikkatli olunması gerektiği vurgulanıyor. Avrupa’daki sektörler, Çin’in tüketici talebindeki toparlanmanın devam etmesine bağlı olarak kazançlarını artırmayı hedefliyor.