Ekonomi

Almanya'da yeni işten çıkarmalar kapıda

Avrupa’nın en büyük otomobil üreticisi VW'nin iki fabrikasını kapatmayı planladığı haberinin ardından, uzmanlar işten çıkarmaların yalnızca otomotiv sektörüyle sınırlı kalmayacağını belirtiliyor.

Abone Ol

Alman Ekonomik Araştırma Enstitüsü'ne (DIW) göre, şirketlerin dönüşüme ayak uydurması gerekiyor. AB otomobil üreticileri, 2035 yılına kadar içten yanmalı motorların aşamalı olarak kaldırılması ve elektrikli araçlara geçiş sürecinde zorluklar yaşıyor. Uzmanlar, önümüzdeki birkaç yıl içinde farklı sektörlerde binlerce iş kaybı daha yaşanabileceğini öngörüyor. DIW Başkanı Marcel Fratzscher, Almanya'nın ihracat ve sanayiye dayalı ekonomisinin enerji dönüşümüne ayak uydurmakta zorlandığını vurguluyor.

Otomotiv sektörü kadar kimya, makine ve ilaç sektörlerinde de dönüşüm sürecinin kaçırıldığını söyleyen Fratzscher, dünyanın en büyük kimya üreticisi ve Almanya merkezli BASF'nin de yükselen enerji fiyatları ve Ukrayna'daki savaş nedeniyle bazı çalışanlarını Asya’ya taşıyacağını belirtti.

Almanya Rekabet Gücünü mü Kaybetti?

Fratzscher, Asya'nın ekonomik yükselişinin küresel etkilere yol açtığını ve Almanya’daki yüksek enerji ve iş gücü maliyetlerinin rekabeti zorlaştırdığını ifade etti. Çin’in rekabeti azaltmaya başlaması ve kendi şirketlerini sübvanse etmesi de Alman şirketleri için rekabeti daha da zorlaştırıyor.

DIW, Alman ekonomisinde bu yıl bir durgunluk yaşanacağını, ancak önümüzdeki yıllarda kademeli bir toparlanma olacağını öngörüyor. 2024'ün ikinci çeyreğinde yeniden küçülen Almanya, teknik olarak resesyonda ve sanayi üretimi düşüş göstermeye devam ediyor.

Elektrikli araçlara olan düşük talep ve altyapıya yapılan yavaş yatırımlar da otomotiv sektörünü olumsuz etkiliyor.

Hükümet Destek Vermeli mi?

Fratzscher, hükümetin işçileri tutma yönünde müdahalede bulunmaması gerektiğini belirtiyor. Şirketlerin küçülerek yeni teknolojilere yatırım yapmasının ve yeniden yapılanmasının gerekli olduğunu vurgulayan Fratzscher, dönüşüm sürecinin direnç ve uzun vadeli yatırımlar gerektirdiğini ifade etti. 

Bu büyük işten çıkarmalar, Alman toplumunda hayal kırıklığını artırabilir ve bu durum, önümüzdeki yılki federal seçimlerde aşırı sağın güçlenmesine yol açabilir.