İnsan içinden gelmez olsalardı diye geçiriyor cümlesi bile Fenerbahçe adına maçın nasıl geçtiğini anlatmaya yetiyor bile. Bundan yirmi yıl önce OldTrafford’da kırk yıl boyunca hiç mağlup olmamış Manchester United’ı ruhlarını kalplerini ortaya koyarak yenen Fenerbahçe forması içindeki o dönemin futbolcuları geldi aklıma onlar onbir cesur adamlardı. Ozamanın Manchester United takımı kalecisinden orta sahasına forvetinden yedek kulübesine kadar bugünkü takımından daha ünlü oyuncu grubuna sahipti. Kimler yoktu ki dünyanın sayılı kalecilerinden Schmeichel’dan tutunda Davids’ler, Beckham’lar, Cruyff’lar, Cantona’lar gibi dünya yıldızları üstelik tam kadro çıkmışlardı Fenerbahçe karşısına. Maç 0-0 berabere giderken 82. dakikada kulakları çınlasın ElvirBoliç’in attığı gol yediden yetmişe tüm ülkeyi sevince boğmuştu. Taksim meydanında 75 yaşındaki ninemiz bile elinde bastonuyla gece yarısı olmuş demeden caddelere akmıştı ”Gâvuru ininde bastık” diyede bağıra bağıra nara atıyordu.
Dönelim günümüze
Akıl ve zeka kullanımı insanlar üzerine ise ”cesaret” yürekler üzerinedir. Hani bir söz varya cesurlar bir kere ölür korkaklar hergün. Gerek kendi ligimizde gerekse Avrupa liginde koca Fenerbahçe her maç kalitesiz futbolunun üzerine koyarak devam ediyor. Tüm takıma bir haller olmuş herkes orta alanda takımı organize edecek bir mühendis oyun kurucudan dem vuruyor bende diyorumki Messi gelse bu cesaretsiz kurgu içinde nafile olur. Her zaman üzerinde ısrarla durduğum gibi futbol sadece yeteneğe dayalı bir oyun değil bu oyunda zeka ve cesaret yeteneğin diğer iki dişlileridir. Kimseye kompliman yapmaya gerek yok herşey ifşa olmuş durumda takke düştü kel göründü misali bu takımın ruh hali tahribata uğramış kırılıp dökülmüş durumda. Fenerbahçe-Manchester United maçıyla beraber pasif ve ürkek oyun tarzı ile metruk bir şekilde tüketilmektedir. Kjaer ve Skrtel birbirinin kopyası geçen sezonki Kjaer’den eser yok Roman ne işe yarar hala anlamış değilim. Hep vurguluyorum takım içinde birtek işçiliğe soyunmuş mücadele veren Mehmet Topal var tabii ki onunda çabası bir yere kadar diğerleri ruhlar âleminde hakkın rahmetinde.
3 Temmuz 2011 çöküşün başlıca sebeplerindendir
Fenerbahçe ve başkanına antipati duyan güruhlar TV’lerde ve köşe yazılarında çoktan saldırılarına başladılar bile. Bakın sayın teknik ekip ve futbolcu beyler bu takımı yine ayağa kaldıracak sizlersiniz oturup özeleştirilerinizi yapın eteğinizdeki taşlarınızı biran önce dökün. Rahmetli İslam Çupi ağabeyimizin söylediği o meşhur sözleri ”Fenerbahçe büyüklüğü ne şampiyonluk büyüklüğü ne kupa büyüklüğüdür onun büyüklüğü başka bir büyüklüktür işte o ad konamaz” söylemini unutmayın bu sözleri yabancılarada anlatın bu formanın bu armanın büyüklüğünü ağırlığını bilsin ve öğrensinler. Nedeni başta taraftarlar olmak üzere bu kadar başarısızlığı bu camia kaldıramaz çünkü alışkın değiller. Evet 3 Temmuz 2011’den bu yana bu camia üzerinde oynanan oyunlar herkesin malumu ve bugünkü çöküşün başlıca sebeplerindendir. Bundan sonra tüm camianın kenetlenerek önüne bakması lazım özellikle teknik heyet ve futbolcuların o futbol ruhunu yeniden yakalamaları lazım. Çünkü henüz biten bir şey yok Avrupa Ligi’nde avantaj devam ederken ligde de üç puanlık sistemde sekiz puanlık farkın çokta bir önemi yok. Lakin unutmayın siz futbolcularında artık hata yapma lüksü yok çünkü hedeflerinize sadece bu şekilde ulaşabilirsiniz başkada yolu yok.
Allaha emanet olun…