Özlem Coşan / ANALİZ
Birleşmiş Milletler (BM), Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve 120'den fazla dünya lideri de dâhil olmak üzere Gazze'de ateşkes çağrısında bulunan çok sayıda uluslararası ses var. İsrail hükûmeti bunu kesin bir dille reddederken, ateşkese karşı çıkan en güçlü sesler İsraillilerden gelmedi. Hillary Clinton, "Şu anda ateşkes çağrısı yapanlar Hamas'ı anlamıyor." dedi. Lousiana'nın cumhuriyetçi senatörü John Kennedy, "Zayıflık yoluyla elde edilen bir barış asla işe yaramaz." ifadesini kullandı. Başkan Biden'a "Gazze'de ateşkes şansı ne kadar?" diye soruldu."Hiç ihtimal yok!" yanıtını verdi.
CLİNTON: ATEŞKESİ HAMAS BOZDU
Bu sesler, Gazze hakkında sahadaki gerçek durumun yanı sıra çatışmanın şu anki kaynama noktasına nasıl ulaştığına dair siyasi ve tarihî bağlamı anlamamızı baltalayan efsaneleri destekledi. Eski Dışişleri Bakanı Hillary Clinton'ın View programında verdiği son röportajı, İsrail’in kamuoyuna yönelik algı yönetimini destekler mahiyetteydi. Eski Amerikan Dışişleri bakanının söyledikleri ne kadar doğru? Başka bir amaca mı hizmet ediyor? Clinton'ın röportajda değindiği noktaları inceledik. Clinton’ın iddiasına göre "7 Ekim'de Hamas'ın bozduğu bir ateşkes vardı ve Hamas birkaç yıl boyunca ateşkesleri sürekli olarak bozdu.".
İSRAİL SALDIRILARI HİÇ DURMADI
Bu gerçekten doğru mu? İsrail’in Gazze üzerinde son yirmi yıldır uyguladığı bir şiddet döngüsü var. İsrail'in 2007'de Gazze'ye uyguladığı kuşatmadan bu yana, İsrail ordu yetkilileri uzun süredir Dahiya Doktrini olarak resmîleştirdiği ve 'çimleri biçme’ adını verdiği bir politika izliyor. Buna göre her birkaç yılda bir Gazze'yi bombalayarak sözde yeni Hamas hedeflerini ve liderlerini ortadan kaldırmaya çalışıyor. Bu strateji doğrultusunda en ciddi operasyonlar 2008, 2012, 2014, 2018 ve 2022 yıllarında gerçekleşti ve bu saldırılarda toplam 6000 Filistinli öldürüldü.
GAZZE’NİN ALTYAPISI HEDEFTE
İsrail, bu tarihlerde düzenli olarak elektrik santralleri ve su arıtma tesisleri gibi hayati altyapıları hedef almış ve tahrip etmişti. Bu vakaların her birinde İsrail hükûmeti, gerilimi tırmandıran sebep olarak Hamas roketlerini suçladı. Ancak vakaların her birinde, İsrail’in iddiasının aksine başka bir şey oluyordu. 2021'de Hamas iki şeye tepki olarak roket ateşledi: Kudüs'ün Şeyh Cerrah Mahallesi’nden onlarca Filistinli ailenin zorla tahliye edilmesi ve İsrail polisinin Ramazan ayı boyunca El Aksa Camisi’ne yaptığı baskınlar nedeniyle bu roketler, savunma amacına yönelik ateşlendi. İsrail ise bu roketlere Gazze'de 250 Filistinlinin ölümüne yol açan on günlük bir hava bombardımanıyla karşılık verdi.
7 EKİM'E GİDEN SÜREÇ
BU yılın temmuz ayında da İsrail, işgal altındaki Batı Şeria'nın Cenin kentinde 18 Filistinlinin ölümüne neden olan bir askerî operasyon başlattı. Bu saldırı, uluslararası kınamaya sebep oldu. Ardından eylül ayında Gazze'deki Filistinliler devam eden kuşatmaya ve Aksa Camisi'nde yeniden tırmanan olaylara karşı tel örgülerde protesto gösterilerine başladı. Bunun üzerine İsrail ordusu, Gazze'de bir dizi hava saldırısıyla karşılık verdiğini söyledi.
MISIR UYARMIŞ!
Bu gerginlik 28 Eylül'de İsrail'in Gazze'ye uyguladığı ekonomik yaptırımları hafifletmesi karşılığında protestoları sona erdirmek üzere Mısır, İsrail, Katar ve Hamas arasında varılan bir anlaşmayla sona erdi. Ancak takip eden hafta içinde gerilim tırmanmaya devam etti. İnsan Hakları İzleme Örgütü, 7 Ekim'e giden sürecin kırmızı alarm verdiğini ifade etti: "Bu eğilimler, zulüm yapma ihtimali olan aktörleri dizginleyecek güvencelerin yokluğu nedeniyle daha da kötüleşmiştir." Mısır istihbaratı da 7 Ekimden iki gün önce İsrail'i bu tür olayların patlayacağı konusunda uyarmıştı.
ATEŞKES 266 KEZ BOZULDU
Her iki tarafın da ateşkes anlaşmalarını ihlal etme konusunda belgelenmiş bir geçmişi var ve her biri bunun nedeni olarak genellikle kendi gerekçelerini öne sürdü. Hamas’ın savunma sebepli ateşkes ihlaline karşılık İsrail’in çok sayıda bombardımana sebep bulmak gibi bir çaba içinde olmaması, hesap verme yükümlülüğünü reddetmesi raporlara yansıdı. İsrail'in 2014'te Gazze'yi karadan işgaline kadar geçen sürede Mısır'ın ara buluculuğunda bir ateşkes yürürlükteydi. Bu ateşkes 75 kez Filistinliler ve 191 kez de İsrail tarafından olmak üzere 266 kez bozuldu.
...
Bu analizi üç bölümlük yazı dizisi olarak ele aldık. Bu analizde, Amerika Birleşik Devletleri ve İsrail arasındaki ilişkileri ve bu ilişkinin Gazze üzerindeki etkilerini kapsamlı bir şekilde ele almaya gayret ettik. Dizi, ABD'nin İsrail'e olan desteğinin jeopolitik ve insani sonuçlarını, özellikle Gazze'deki durumu merkeze alarak okuma fırsatı sunuyor. Yazı dizisinin ilk bölümünde, Amerika Birleşik Devletleri'nin İsrail ile olan mali ve politik bağlarının bugünkü jeopolitik gündemde oynadığı kritik rol ele alınıyor. İsrail'e yönelik Amerikan desteğinin boyutları ve bu desteğin Gazze üzerindeki insani sonuçları inceleniyor. Özellikle, Amerikalı politikacıların İsrail yanlısı tutumları ve bu durumun uluslararası siyasette nasıl bir etki yarattığı irdeleniyor.
YAZININ İKİNCİ BÖLÜMÜNÜ OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!