Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) tarafından desteklenen Güney Yemenli ayrılıkçıların önde gelen isimlerinden oluşan bir heyet görüşmelerde bulunmak üzere geçenlerde Moskova’ya gitti.
Güney Geçiş Konseyi (GGK) Başkanı Ayderus ez-Zübeydi başkanlığındaki heyeti Rusya’ya Abu Dhabi’nin gönderdiğini söylemek yanlış olmaz.
Çünkü BAE tarafından finanse edilen ve silahlandırılan Güney Yemenli ayrılıkçıların Muhammed bin Zayed’den izinsiz böyle bir adım atması düşünülemez.
Ayderus ez-Zübeydi ve beraberindekilerin Moskova ziyareti, ABD’de başkanlık koltuğuna Demokrat Partili Joe Biden’ın oturmasıyla doğrudan ilişkili.
Demokratlar uzun süredir Yemen’deki savaşa son verilmesi gerektiğini söylüyorlar.
Biden yönetimi, BAE ve Suudi Arabistan'la yapılan silah satış anlaşmalarını geçici olarak durdurdu.
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, göreve başladıktan sonra yaptığı açıklamada Yemen'de sivillerin yaşadığı felaketlere dikkat çekti.
Kısaca söylemek gerekirse, Güney Yemenli ayrılıkçılar bugüne kadar elde ettikleri kazanımları Biden döneminde kaybetmek istemiyorlar.
Washington’dan gelebilecek baskılara Moskova’nın desteğiyle karşı koymayı planlıyorlar.
GGK’yı koruyup yönlendiren BAE’nin Rusya’yla işbirliği konusunda tecrübesi var.
Libya’nın doğusunu kontrol eden, başkent Trablus’u işgal edip Ulusal Mutabakat Hükümeti’ni (UMH) devirerek askeri vesayet rejimi kurmak isteyen Hafter’in finansörü ve en büyük destekçisi BAE.
Türkiye’nin desteklediği meşru hükümet güçlerine karşı Hafter’i koruyan ise Putin’in Wagner güvenlik şirketi şemsiyesi altında Libya’ya gönderdiği Rus özel kuvvet askerleri.
Güney Yemenli ayrılıkçıların yeniden canlandırmaya çalıştıkları Yemen Demokratik Halk Cumhuriyeti’nin 1990’da Kuzey Yemen’le birleşene kadar SSCB yanlısı sosyalist bir devlet olduğu da unutulmamalı.
BAE ve Rusya, Libya’dakinin benzeri veya daha farklı bir işbirliğini Yemen’de hayata geçirebilirler mi?
Böyle bir işbirliğine ABD’nin tepkisi ne olur?
Bu ve benzeri soruların cevabını önümüzdeki günler gösterecek.
GGK Başkanı ez-Zübeydi, Moskova’da yaptığı açıklamada, “Güney Yemen halkının davasını ve devletini yeniden kurma konusunu görüşmek üzere” Rusya’da olduklarını söyledi.
Riyad Anlaşması’yla hükümete ortak olarak meşruiyet kazanan GGK, ayrılık sevdasından vazgeçmiş değil.
Ayderus ez-Zübeydi’nin Moskova’da yaptığı açıklama, GGK’nın anlaşmayı sadece bir basamak olarak gördüğünün delili.
Bu açıklamadan sonra Cumhurbaşkanı Abdurabbih Hadi Mansur yanlılarıyla GGK’yı bir araya getirmek ve ülkenin bütünlüğünü korumak için Riyad’da imzalanan anlaşmanın herhangi bir anlamı kalmıyor.
Güney Yemenli ayrılıkçılar da zaten bugüne kadar anlaşmaya uymadılar.
Bir yandan Hadi yanlılarını oyalarken diğer yandan planlarını adım adım hayata geçiriyorlar.
GGK heyetinin Moskova ziyareti ve ez-Zübeydi’nin açıklamaları Riyad Anlaşması’na aykırı.
Buna rağmen anlaşmanın mimarı Suudi Arabistan sessizliğini koruyor ve bu tavrıyla Güney Yemenli ayrılıkçılara örtülü bir şekilde destek oluyor.
Hadi ve yandaşları ise Abu Dhabi’nin en yakın müttefiki olduğu gerçeğini göz ardı edip kendilerini Riyad’a esir ettikleri için çaresizlik içinde kıvranıyorlar.