Türkiye, Mısır’da olduğu gibi Yemen’de de halkın özgür iradesinden yana tavır alarak devrik lider Ali Abdullah Salih’e bağlı güçlerle Husilerin birlikte gerçekleştirdiği darbeye karşı çıktı.

Yemen, coğrafya olarak Suriye gibi yanıbaşımızda olmasa bile gönül bağlarımız ve tarihsel ilişkilerimiz nedeniyle bize oldukça yakın ve ihmal edemeyeceğimiz bir ülke.

Bölgedeki hassas dengeler ve engellemeler nedeniyle Ankara çok rahat hareket edemese de Yemen halkı için elinden geleni yapmaya çalışıyor.

Yemen Cumhurbaşkanı Abdurabbi Mansur Hadi geçenlerde Türkiye’deydi.

Bu ziyaret çok daha önce gerçekleştirilecekti fakat Yemen’e askeri müdahalede bulunan Körfez ülkelerinden Birleşik Arap Emirlikleri tarafından veto edilmişti.

Türkiye’nin Yemen’e gönderdiği insani yardım malzemelerini taşıyan Şefkat Gemisi, Cumhurbaşkanı Hadi’nin ziyaretinden birkaç gün sonra geçici başkent Aden’e ulaştı.

5 bin 400 ton gıda maddesi ve tıbbi malzeme taşıyan gemi elbette Türkiye’nin Yemen halkına zor günlerinde uzattığı ilk dost eli değil ve Allah’ın izniyle son da olmayacak.

Türkiye’nin Yemen’de gayet başarılı bir profil çizen büyükelçisi Fazlı Çorman, Çarşamba günü Taiz Valisi Ali El Muammeri ile görüştü.

Ali Abdullah Salih’e bağlı güçler ve Husiler tarafından aylardır kuşatma altında tutulan Taiz’de birçok hastane tıbbi malzeme yokluğu nedeniyle kapalı.

İnsani yardım girişine izin verilmediği ve içme suyu sıkıntısı yaşandığı için halkın yağmur sularını içmek zorunda kaldığı kente hastanelerin ihtiyacı olan oksijen tüpleri eşeklerin ve katırların sırtında kaçak yollarla sokulabiliyor.

Bu nedenle Müslüman Kardeşler’in kalesi sayılan Taiz’e, Suriye’de rejim güçlerinin ve Hizbullah milislerinin kuşatma altında tuttuğu Madaya kentine benzetilerek “Yemen’deki Madaya” deniliyor.

Taiz Valisi, Çorman ile yaptığı görüşme sırasında, kenti kuşatma altında tutan Ali Abdullah Salih’e bağlı güçlerin ve Husilerin meskun bölgeleri gelişigüzel bombalaması nedeniyle çoğu sivillerden ve çocuklardan oluşan dokuz bini aşkın yaralı olduğunu açıkladı.

Hastanelerin çalışır hale getirilmesi ve acilen tıbbi malzeme yardımı ulaştırılması gerektiğine dikkat çekti.

Görüşmede, yaralılar için sahra hastanesi kurulması ve Cumhuriyet Hastanesi’ne Türkiye’nin daha önce hibe ettiği diyaliz ünitesinin yeniden faaliyete geçirilmesi gibi Ankara’nın Taiz için yapabilecekleri konuşuldu.

Büyükelçi Çorman’da Türkiye’nin Taiz’deki durumu yakından takip ettiğini belirterek, kuşatmanın kırılması ve kente insani yardımların ulaştırılması için Ankara’nın elinden geleni yapacağını söyledi.

Çorman, birkaç gün önce de Yemen Silahlı Kuvvetler Başkomutan Yardımcısı General Ali Muhsin El Ahmer ile geçici olarak ikamet ettiği Riyad’da bir araya gelmişti.

Ali Abdullah Salih’in devrilmesine destek veren ve Müslüman Kardeşler’in Yemen kolu Islah Partisi’ne yakınlığıyla bilinen El Ahmer, Türkiye’nin darbe karşıtı duruşuna, askerlerden ve halk direniş güçleri gönüllülerinden yaralıların tedavisine gösterdiği ilgiye övgüde bulundu.

Yemen halkının devrimine verdiği destek nedeniyle Ali Abdullah Salih yanlılarının ve Husilerin hedefi haline gelen General Ali Muhsin El Ahmer şu anki görevine yaklaşık yirmi gün önce atandı.

Bu tayinin Türkiye’nin Yemen’deki faaliyetlerine katkıda bulunacağını ve başkent Sana’nın darbecilerin işgalinden kurtarılmasının ardından Anadolu’dan Yemen illerine yardım elinin daha da güçlü uzanacağını söyleyebiliriz.