Trump seçim kampanyasında Müslümanlar’ı ülkeye sokmayacağını söyleyince herkes gibi ben de bunun bir propaganda malzemesi olduğunu düşündüm. Hatta siyasi seçim söylemi olsa bile Müslümanlar’ın bundan ders çıkarabileceklerini ifade ettim. Adam haklı, ne işimiz var Amerika’da diyerek herkesi ana vatan Türkiye’ye davet ettim. Yine çağrımı yeniliyorum. Ey Müslümanlar Türkiye’ye gelin hepinize kapımız açık.
Seçim bitti Trump başkan oldu. Adam çok kararlı çıktı. Müslümanlar için söylediği sözlerin arkasında durdu ve 7 Müslüman ülke vatandaşının Amerika’ya girişini yasakladı. Meksika sınırına yapmak istediği duvar içinde adım attı ve bunun parasının bir kısmını Meksika’dan istedi. Şu anda Meksika buna karşı çıkıyor bakalım zaman içinde nasıl gelişmeler olacak.
Müslümanlar bundan iki çeşit ders çıkarmalı. Birincisi bir ülke bizim kendisine seyahat etmemizi ve orda yaşamamızı istemiyor acaba neden? Şöyle oturup iki elimizi kafamıza koyup kara kara düşünme zamanıdır. Amerika’ya kızmadan önce kendimize kızalım. İslam’ı ne kadar kötü temsil ettiğimiz için tövbeler edelim. Bu da yetmez adam olmak iyi bir Müslüman olmak için çalışalım. Yani lafını çok ettiğimiz güzel dinimizin güzel ahlak ilkelerini yerine getirelim.
İkincisi elin gâvuru bizi istemiyorsa biz de onu istemiyoruz diyelim ve gereğini yapalım. 1000 yıl adalet dağıttığımız dünyaya yeniden adalet dağıtacak gelişmelerin peşine düşelim. Ucuz terör hareketlerinden vazgeçelim, medeniyetimize yakışır iyilikleri çoğaltalım. Bütün provokasyonlara rağmen barışın dilini dünyaya yayalım. İnanın dünyanın da buna ihtiyacı var. Bırakın Amerika ve ya batı bizi istemesin biz bize yeteriz. Sonra dünya sadece batılılardan ibaret değil.
Amerika da Trump ve adamlarından ibaret olmadığını gösterdi. Ehli vicdan her yerde ehli vicdandır. Vicdan sahipleri sokaklara dökülerek bu garip ve tuhaf kararı protesto ediyorlar. Bize düşen iyiliklerin peşinde olanlarla beraber olmaktır. Amerika’da ki gösteri fotoğrafları da bize ibret vesikası olmalıdır. Güzel dinimizde zaten bunu emretmiyor mu? Yeryüzünde fitne kalkıncaya kadar mücadele etmek. Sadece Müslümanların hakları için değil insanlık için çaba sarf etmek.
Aslında ortaya çıkan durum bu günün meselesi değil Batı’da Müslümanlar’ın durumu hep sıkıntılı oldu. Adı Müslüman olup din iman nedir bilmeyen adamları batıllılar hep sevdiler. Bizim kimlik Müslümanları da efendilerine şirin görünmek için Pazar günleri ayinlere bile katıldılar. Şimdi doğru dürüst beceremese de kendini ifade eden, inandığı gibi yaşamak isteyen insanları görünce rahatsız oluyorlar. Doğrusu Trump kalplerde olanı açığa çıkardı.
Peki Trump bu davranışlarıyla kimi temsil ediyor, ne adına, kim adına böyle söylemlerde bulunuyor. Seçim dönemlerinde yüksek perdeden söylemler halkın alışık olduğu şeylerdir. Seçim biter herkes kendine gelir ve olması gerekenler yapılır. Genelde dünyanın her yerinde böyle olmuştur. Bence Trump vahşi kapitalizmin ben her şeyi bilirim ve her şeyi paramla satın alırım düşüncesindeki iş adamı tipini temsil ediyor. Bu tür adamlar kolay kolay söylediklerinden vazgeçmezler.
Trump’ın din ve milliyet üzerinden başlattığı hareket herkese zarar verecek. Umarım kısa zamanda aklıselim galip gelir bu tuhaf kampanyadan kendisini kurtarır. Yoksa ateşe benzinle giden adam rolü büyük belalara sebep olacak…
