Galada düzenlenen panelde, Gazze'de barış ve ateşkesin önündeki engeller ele alındı.
Panele katılan Filistinli düşünür Prof. Dr. Sami al-Arian, İsrail'in iki devletli çözüme yanaşmadığını ve yerleşimci sayısındaki artışın, bu çözümü imkansız hale getirdiğini belirtti. Al-Arian, İsrail'in Filistinlilere karşı yürüttüğü şiddet ve yerinden etme politikalarının, Yahudi çoğunluğunu koruma amacı taşıdığını vurguladı. "Filistinliler için hayatı yaşanmaz hale getirmeye çalışıyorlar," dedi.
Yahudi kökenli İngiliz tarihçi Prof. Ilan Pappe, küresel söylemde İsrail'in politikalarının apartheid, etnik temizlik ve soykırım olarak adlandırılmasında önemli bir değişim yaşandığını belirtti. Pappe, "Dil değişiyor. Daha fazla insan, İsrail'in politikalarını olduğu gibi adlandırıyor," ifadelerini kullandı.
İsrail zaman kazanmaya mı çalışıyor?
Filistinli aktivist Issa Amro ise İsrail'in kendisini Orta Doğu'da "Batılılaşmış" bir devlet olarak pazarlamaya çalıştığını ancak Batı Şeria'da Filistinlilere uygulanan baskı ve şiddetin bu söylemle çeliştiğini dile getirdi. Amro, "İsrail'in bahsettiği ateşkes, zaman kazanmak için kullanılan bir taktik. Barış istemiyorlar; sessizliğimizi istiyorlar," dedi.
Avustralyalı tarihçi Robert Martin ise Filistin'de tanık olduğu olayları anlatarak, İsrail'in işgalinin cezasızlıkla sürdüğünü ve Batı medyasının bu durumu yansıtmakta yetersiz kaldığını vurguladı. Martin, "Gördüğüm şey, İsrail'in dünyaya sattığı sterilize edilmiş anlatıya meydan okuyan bir gerçeklikti," dedi.
Panelde, Filistin'e yönelik artan küresel dayanışma hareketinin önemi ve Uluslararası Adalet Divanı ile Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin aldığı kararların Filistin davasına katkıları da tartışıldı. Ancak, bu kararların sahadaki durumu değiştirmek için yeterli olmadığı belirtildi.