Libya’da meşru hükümeti devirmek için mücadele eden Halife Hafter komutasındaki isyancı güçlerin son günlerde ağır yenilgiler almasıyla birlikte paralı askerler de başkent Trablus yakınlarındaki cephelerden çekilmeye başladı.

Özellikle Wagner güvenlik şirketine bağlı Rusların konvoylar halinde Beni Velid kentine çekilmeleri dikkat çekiciydi.

Rusların geri çekilmeleri sırasında herhangi bir SİHA saldırısına maruz kalmamaları Ankara ve Moskova arasında bir anlaşma olduğu yorumlarına yol açtı.

Wagner aslında tam olarak “parayı veren herkese hizmet eden” ve müşterilerine “kazanç amaçlı” “paralı asker” temin eden klasik bir güvenlik şirketi değil.

Rusya’nın talimatlarıyla hareket eden “yarı resmi” şirketin Trablus civarından askerlerini çekmesi Moskova’nın kendi çıkarlarına öncelik vermesinin bir yansıması olarak görülebilir.

Putin için Hafter vazgeçilmeyecek bir isim değil.

Önümüzdeki süreçte Rusya’nın “kaybeden ata oynamak” yerine daha çok Tobruk Parlamentosu Başkanı Akile Salih üzerinden politika geliştirmesi şaşırtıcı olmaz.

Wagner’in çekilmesi, Hafter komutasındaki güçlerin yenilgilerini ve Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) güçlerinin ilerlemesini hızlandırdı.

Hafter ve destekçileri paralı askerlerle istediklerini elde edebileceklerini ve söz konusu askerlerin Trablus’u işgal için ölümüne savaşacaklarını zannettiler fakat yanıldılar.

Çünkü önceliği bir başka ülkenin çıkarları ya da para olan asker savaşmak için tüm gücünü ortaya koymaz.

Nitekim birçok yerde Sudanlı ve Çadlı paralı askerlerin kendilerine teslim edilen silahları, mühimmatı ve askeri araçları bırakıp kaçtıkları görüldü.

Paralı askerlerin son günlerde Hafter cephesinde de tartışıldığı, kasıtlı olarak savaşın uzamasını ve böylece daha çok para kazanmak istediklerinin konuşulduğu ifade ediliyor.

Bir başka iddiaya göre ise Hafter ve destekçilerinde paralı askerlere verecek para kalmadı.

Sudan Askeri Geçiş Konseyi (SAGK) Başkan Yardımcısı Muhammed Hamdan Daklu geçenlerde bu iddiaya destek sayılabilecek ilginç açıklamalar yaptı.

Libya’da uzlaşı için girişimde bulunduğunu öne süren Daklu, önerisinin UMH tarafından kabul edildiğini fakat Hafter tarafından reddedildiğini söyledi.

Libya’da savaşan Sudanlı asker olmadığını iddia etti.

“Sudaniyye 24” kanalına konuşan Daklu, Ömer el-Beşir’in devrilmesinden sonra Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) geçiş sürecine destek için 3 milyar dolar vermeyi vaat ettiğini fakat bir takım siyasi sorunlar sebebiyle sadece 500 milyon dolar geldiğini ifade etti.

Katar’la aralarında herhangi bir sorun olmadığını ve diğer ülkelerle ilişkilerini Sudan’ın çıkarlarına göre belirlediklerini öne sürdü.

Daklu, Sudan’da “Cencevid” (Janjaweed) adıyla bilinen ve kabile güçlerinden oluşan milis grubunun lideri.

Sudanlı komutan “Libya’da savaşan askerimiz yok” dese de söz konusu grubun son dönemde BAE’nin isteğiyle Hafter’e destek için Libya’ya çok sayıda paralı asker gönderdiği biliniyor.

Dolayısıyla Daklu’nun açıklamaları Suudi Arabistan ve BAE’den askerlere karşılık kendisine vaat edilen parayı alamadığı ve her iki ülkeye “Parayı alamazsam Katar’a yaklaşırım” mesajı verdiği şeklinde yorumlanıyor.