Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen Uluslararası İyilik Ödülleri Töreni’nde yaptığı konuşmada, kendisini demokratik, özgürlükçü olarak pompalayan, gerçekte ise Hitler zihniyetinin vücut bulduğu Avrupa’yı yerden yere vurdu. Teröristleri kapıları ardına kadar açıp, mitingler yaptıran Türk bakanlara ise salon vermemek bir kenara dursun saldıran Avrupa’nın, gerçek yüzünü deşifre ettiğin ifade eden Erdoğan, “Şu an birkaç gündür yaşanan olaylar, gördüklerimiz, dikkat edin tamamen İslamofobik bir gelişmenin tezahürleridir. Batı gerçek yüzünü şu son birkaç gündür çok açık ve net ortaya koymuştur” diye konuştu.

BEDELİNİ ÖDEYECEKSİNİZ

Erdoğan, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya’nın Türk toprağı olan Rotterdam Konsolosluğu’na gitmesine izin vermeyen, adeta alı koyan, sonrada sınır dışı eden, gurbetçilere ise köpekler ve atlarla vahşice saldıran Hollanda’ya ayar verdi. Hollanda’nın yaptığı fazişmin, insan hakları düşmanlığının karşılıksız kalmayacağını ifade eden Cumhurbaşkanı, “Hollanda, çarşamba günü yapılacak bir seçime sen Türkiye-Hollanda ilişkilerini feda ediyorsan, bunun bedelini ödeyeceksin. Çarşamba günü Hollanda’da yapılacak seçimden sonra, öncesinde, sonrasında, gerekli değerlendirmeleri yapacağız ve nasıl bir tavır takınacağımızı ortaya koyacağız. Çünkü bu cevapsız bırakılamaz” şeklinde konuştu.

BİZ ÇATINCA RAHATSIZ OLUYORSUNUZ!

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye aleyhine her gün raporlar yazan, FETÖ’cü ve PKK’lıları korumak için ayağa kalkan, terör devleti kurdurmaya çalışan, AB’nin sessizliğine de şöyle tepki gösterdi: “Şuraya bak ya, Avrupa ırkçılığa gidiyor. Ne demek ırkçılık? Bu bölücülük nedir, bu ayrımcılık nedir? Neredesin Avrupa Birliği? Ondan sonra Tayyip Erdoğan Avrupa Birliğine çattığı zaman rahatsız oluyorlar. Rahatsız olacaksınız.”

RAHATSIZ OLDU BEYFENDİLER

Dünyayı felakete sürükleyen Nazizmin bitmediği tam aksine tüm Avrupa’yı tesir aldığının ayan beyan ortaya çıktığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, yorumundan rahatsız olan Batı’nın şimdi nasıl bir tavır takınacağını merak ettiğini dile getirerek, “Olaylar başladığında bunların faşizan birer baskı olduğunu söyledim. ‘Nazizim yeniden hortladı’ dedim. Arkasına da şunu ilave ettim. Meğerse Nazizim Batı’da ayakta. Rahatsız oldu beyefendiler. Şimdi soruyorum, dün gece bizim Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımız Fatma Sayan kardeşime, bir bayan, kalkıp da kendi başkonsolosluk binasına, maslahatgüzarı ile ve diplomatik bir araçla gitmesini engelleyen zihniyet bunu uluslararası diplomaside ve dünyaya acaba nasıl anlatacak?” diye sordu ve sözlerini şöyle sürdürdü:

KAPILARI KİLİTLEDİLER

“Şöyle mi anlatacak? ‘Biz davet etmedik ki?’ Nereden çıktı bu ya? Ben istediğim ülkeye elimde pasaportum her şeyim varsa, istediğim gibi giderim. Uluslararası seyahat özgürlüğü çerçevesinde de giderim, bir diplomat olarak da giderim, nereden çıktı bu adet? Ama Nazizim olduğu zaman, faşizm olduğu zaman ‘Benim dediğim doğrudur, benim yaptığım doğrudur, istediğime müsaade ederim, istediğime etmem’ anlayışıyla bunlar orada konsolosluk kapısını kilitleyecek kadar ileri gitmişlerdir, konsolosumuzu dışarı çıkarmayacak kadar ileri gitmişlerdir.”

Editör: TE Bilisim