Ufuk Coşkun - Diriliş Postası
Yapı, son zamanlarda yüksek sıcaklıkların etkisiyle kurumuş ve çatlaklar oluşmuştu. Bu çatlaklar suyun yapının içine girmesine neden oldu ve 29 Temmuz gecesi yaşanan yoğun yağışlar yapıyı daha da zayıflatarak güney cephesinin merkez kısmının çökmesine yol açtı.
Meksika Ulusal Antropoloji ve Tarih Enstitüsü (INAH), olayın ardından uzmanları bölgeye göndererek hasarı değerlendirdi. Yapının güney tabanının en az altı basamaklı bölümünde hasar meydana geldiği ve bu hasarın hem dış duvarları hem de iç çekirdek ve iç duvarları etkilediği tespit edildi.
Ihuatzio, zirvede olduğu dönemde yaklaşık 150 hektarlık bir alanı kaplıyordu ve en az 84 yapıya ev sahipliği yapıyordu. Yerleşim ilk olarak MS 900 yılında Nahuatl dilini konuşan gruplar tarafından iskan edildi, ancak en görkemli günleri MS 1200-1521 yılları arasında Purépecha imparatorluğunun ilk merkezi olarak hizmet verdi.
Purépecha halkı, güçlü Aztek İmparatorluğu'nun çağdaş ve büyük bir rakibiydi. İki Mezoamerika süper gücü arasında birçok savaş yaşandı. Ancak Purépechalar, Azteklerin fethetmeyi başaramadığı bölgedeki tek yerli gruplardan biri olmaya devam etti.
Ihuatzio'daki piramitsel yapılar, büyük olasılıkla manevi ritüeller ve törenler için kullanılan kutsal mekanlardı. Ayrıca, kültürün gücünün ve otoritesinin güçlü bir sembolü olarak hareket ederek bazı siyasi roller üstlendiler.
Purépecha halkı hala batı Meksika'daki Michoacán eyaletinin bazı bölgelerinde yaşıyor ve tarihi geleneklerinin, yapının çöküşünü yaklaşan kıyametin bir işareti olarak görmüş olabileceği yorumunu yapıyorlar.
Bir Facebook paylaşımında piramidi inşa edenlerden ataları olarak bahseden Tariakuiri Alvarez, bunun nasıl kötü bir alamet olarak kabul edildiğini ve "bazı olayların yaklaştığını" gösterdiğini anlattı.
Bu olay, küresel iklim değişikliğinin tarihi eserler üzerindeki etkilerine dikkat çekiyor ve gelecekte benzer olayların yaşanabileceği endişelerini artırıyor.
