Sayın Muharrem İnce 25 Haziran sabahı elinizde ne mi kalacak…
Torunlarınıza gelecekte anlatacağınız binlerce anınız olacak…
Nasıl zeybek oynadığınızı, nasıl traktör park ettiğinizi bir bir anlattığınız o komik videolarınız olacak…
Arakan’da öldürülen Müslümanlar’a nasıl terörist dediğinizi hicap ederek mi anlatırsınız bilmem ama o leke bile olacak…
Başörtü konusunda geçmişte kamuda asla olmamalı diyen Muharremin nasıl Hacı Muharrem’e dönüştüğünü de anlatırsınız artık…
İmam hatipli olsan ne olur yarışa eksik başlıyorsun diyerek maksadınızı belli edinişinizi de unutmayın…
Çıkmış yenmiş çıkmış yenmiş dediğiniz lider için o sözü kendiniz için söylemekle karşı karşıya kalabilirsiniz…
Çıktı ve yendi…
Hayatınızda hiç kılmadığınız kadar cuma namazı kılmışlığınız olacak anılarınızda…
Ve hiç gitmediğiniz kadar camiye uğramışlığınız…
Cami resimleriniz, namaz kılan pozlarınız…
Size bir asansörü çok gören kafayla iktidar olunmayacağını tarihler size yeniden anlatacak belki de…
Kaç dua bildiğinizi her fırsatta söyleyip, toplamda kaç rekat namaz kıldığınızı ifşa ettiğiniz pişmanlıklarınız olacak…
“Oysa o kadar sizden görünmek için çabaladım ey millet niye ben değil o” diye bir kamyon siteminiz olacak üstüne bir de…
Bisikletle sahnede çocuklar kadar şen olduğunuz o resimleri tablo yaptırıp biriktirirsiniz bundan böyle…
Elini omuzuna attığınız Karadenizli teyzeden “Memnun musun çaydan” dediğinizde “Evet” cevabı aldığınızda yüzünüzü buruşturduğunuz hayal kırıklıklarınız olacak…
Beklediğini bulamama hüsranı…
Ey Sayın Muharrem İnce seçim bittiğinde kürsüden korumalarınızın fırlattığı adamın şaşkınlığı henüz geçmeden, sizin kürsüye çıkarken itip kaktığınız adamların ayıbı da sizin anılarınız arasında olacak muhakkak…
Ezan okunuyor diye sizi ikaz eden bir insan evladına salak ne ezanı sala o sala diye azarladığınız mitingleriniz kalacak hafızalarda…
Bir genç öğrenci size sevgi ile seslendiği için kafamı karıştırma diye bağıran ceberut bir öğretmen modeliniz olacak…
24 Haziran gecesi milletin yapmacık olanı değil sahici olanı seçtiğini…
Kendine özüyle benzeyeni başında görmek istediğini anlamışlığınız olacak…
Tecrübe ve ustalık galip gelecek..
Öfkeniz, asabiyetiniz, basın mensuplarını tehdit edişiniz, herkesi azarlar gibi konuşma üslubunuz kalacak…
Kahraman İsmail Temel Paşa’ya yaptığınız saygısızlığı tarih kitapları sizin yüzünüze vuracak Sayın İnce…
Çocuklarınıza, torunlarınıza anlatırken, seçilseydim imam hatip okullarının orta kısmını kapatacaktım diye başlayan başaramadığınız hayallerinizi de ekleyip bir yığın hatıralarınız olacak anlatacak…
Devletin evi olan külliyeyi yıkamadığınız için nasıl üzüldüğünüze hayıflanacaksınız belki de…
Ve yine olan şu olacaktır Allah nasip ederse…
Seçim akşamı millet sizi emekli eder…
CHP, Genel Başkanı Kemal Bey sizden kurtulur…
CHP Genel Merkezi’nin ışıkları erken söner…
Yalova yolculuğunuz başlar…
Türkiye içinse vakit şahlanış vakti olur…
Siz de bu kadim millete teşekkür edersiniz yeni bir yüzyıla koşarken demokrasinin güzelliği ile…
“Gel bakalım” ile başlayan ve biten hikâyeniz de kalır size…