Kanada Başbakanı Justin Trudeau düzenlediği basın toplantısında, dünyanın gözleri önünde İsrail'in Filistin'e yönelik gerçekleştirdiği katliamı ve soykırımı görmezden gelmeye ve İsrail'e destek vermeye devam etti.

Trudeau yaptığı açıklamada, ''hükümetinin, Uluslararası Adalet Divanı'na desteğinin, Güney Afrika Cumhuriyeti'nin açtığı soykırım "varsayımı" davasını desteklediği anlamına gelmediğini'' dile getirdi.

İSRAİL'E DESTEK ÇIKTILAR

Trudeau, Kanada’nın, UAD’nin büyük bir destekçisi olduğunu vurgulayarak, "UAD'ye ve süreçlerine tüm kalbimizle destek vermemiz, Güney Afrika tarafından açılan varsayım davasını desteklediğimiz anlamına gelmez." dedi.

Kanada Dışişleri Bakanı Melanie Joly de yaptığı yazılı açıklamada, UAD’deki davayı yakından takip ettiklerini aktararak, şöyle devam etti:

"BM'nin 1948 Soykırım Sözleşmesi'ne göre, soykırım suçu bir grubu milliyeti, etnik kökeni, ırkı veya dini nedeniyle yok etme veya kısmen yok etme niyetini gerektirir. Bu yüksek eşiği karşılamak, ikna edici kanıtlar gerektirir."

Dava sürecinin antisemitizmi teşvik etmek için kullanılmasına izin vermeyeceklerini kaydeden Joly, "Aynı zamanda İslamofobiye ve Arap karşıtlığına karşı durmaya devam edeceğiz." ifadesini kullandı.

GÜNEY AFRİKA İSRAİL'E KARŞI SOYKIRIM DAVASI AÇTI

Güney Afrika Cumhuriyeti, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının Soykırım Sözleşmesi'ni ihlal ettiği gerekçesiyle 29 Aralık 2023'te UAD'de dava açarak İsrail aleyhine ihtiyati tedbir kararı alınmasını talep etti.

Boeing'in yüzde 38'lik zam teklifini kabul eden işçiler greve son verdi Boeing'in yüzde 38'lik zam teklifini kabul eden işçiler greve son verdi

Güney Afrika bu kapsamda UAD'den 9 ihtiyati tedbir kararına hükmedilmesini istiyor.

Bu kararlar arasında, "İsrail'in Gazze'deki askeri operasyonlarını derhal durdurması, Filistinlilere yönelik soykırımın önlemesi için gerekli tüm makul tedbirleri alması, yerlerinden edilenlerin evlerine dönerek yeterli gıda, su, yakıt, tıbbi ve hijyen malzemeleri, barınak ve giysi dahil olmak üzere insani yardıma erişimini sağlaması, soykırıma karışanların cezalandırılmaları için gerekli adımları atması ve soykırımın delillerini muhafaza etmesi" de bulunuyor.

Güney Afrika, durumun aciliyeti sebebiyle UAD'den tedbir kararına hükmetmesini talep ederken duruşmaların tamamlanmasının ardından Divan, tarafların beyanları ve delillerini inceleyerek karar için müzakerelere başlayacak.

Kararın açıklanması için hakimleri bağlayan bir tarih bulunmuyor ancak UAD'nin önceki yargılamalarına bakıldığında soykırım gibi aciliyet gerektiren durumlarda bu sürenin birkaç hafta olduğu görülüyor.

Editör: Enes Kılıç