İzlanda'nın yeni başbakanı Kristrún Frostadóttir liderliğindeki hükümet, Avrupa Birliği (AB) üyeliği müzakerelerinin geleceğini en geç 2027 yılında bir referandumla belirlemeyi planladığını açıkladı. Dışişleri Bakanı Þorgerður Katrín Gunnarsdóttir, "Parlamentoda alınacak bir kararla, AB müzakerelerinin devamı konusunda bir referandum yapılmasının kararlaştırılması konusunda anlaşa vardık" dedi. Gunnarsdóttir, aynı zamanda AB yanlısı Liberal Reform Partisi'nin lideri olarak müzakerelere öncülük etmesi beklenen bir isim.
Kamuoyu Desteği Artıyor
Haziran 2024'te Maskína tarafından yapılan bir anket, AB üyeliğini destekleyenlerin oranının %54'ün üzerine çıktığını ortaya koydu. Katılımcıların çoğu, AB üyeliğinin hane halkının mali durumu üzerinde olumlu etkisi olacağını düşünüyor. Maskína'nın anketine göre, İzlanda halkının %74,2’si konunun bir referandumla karara bağlanmasının önemli olduğunu belirtiyor.
Geçmişte AB üyeliğine karşı daha mesafeli olan İzlanda, 2008 finansal krizinden Brexit'e kadar farklı faktörlerin etkisiyle AB üyeliğine daha sıcak bakmaya başladı.
Yeni Hükümet ve Politikaları
Yeni hükümet, devlet başkanı Halla Tómasdóttir tarafından güneybatıdaki Hafnarfjörður kasabasında tanıtıldı. Sosyal Demokrat Birlik lideri ve İzlanda'nın yeni başbakanı olan Kristrún Frostadóttir, ülkede enflasyonu düşürme ve faiz oranlarını azaltma hedefiyle yola çıktıklarını belirtti.
Frostadóttir, "Bu hükümet, ekonomiyi istikrara kavuşturma ve faiz oranlarını düşürme konusunda birlik içinde hareket edecek. Aynı zamanda, özel sektörde daha fazla refah yaratılmasını sağlayarak ülkedeki yaşam kalitesini artıracayız," dedi.
Kasım ayında yapılan erken genel seçimlerde Sosyal Demokrat Birlik en büyük parti olarak çıkmış ve Liberal Reform Partisi ile Merkez Halk Partisi ile koalisyon oluşturmuştu. İzlanda tarihinde ilk kez, hükümetteki tüm parti liderleri kadın oldu.
36 yaşındaki Frostadóttir, İzlanda’nın en genç başbakanı unvanını kazandı.
Yeni hükümetin idari maliyetleri azaltmak için bakanlıkların sayısını azaltmayı hedeflediği bildirildi.
İzlanda, AB üyeliği tartışmasında yeni bir sayfa açıyor. Kamuoyu desteğinin artması ve yeni hükümetin kararlı politikaları, ülkenin gelecekte AB’ye katılma ihtimalini güçlendiriyor. Referandumun 2027'ye kadar gerçekleşmesi bekleniyor, bu da İzlanda'nın Avrupa ile olan bağlarını yeniden tanımlayabileceği bir dönemin önünü açıyor.
