Muhammed Şimşek / Analiz Haber
15 Temmuz sonrası Türkiye ile ilişkilerinde gerilimi pervasızca tırmandıran ve Erdoğan nefretinden medet uman Almanya son uçağını da çekerek 1 Ağustos itibariyle incirlik üssünü terk etmek zorunda kaldı. Almanya üsten çekilme sürecini ise yaklaşık bir ay önce başlatmıştı. Artık üste Almanya’ya ait ne bir keşif uçağı tornado ne de yakıt ikmali yapan askeri personel var.
Fetöcüleri himaye eden ve terör örgütlerine ileri düzeyde askeri yardıma boğan Almanya için incirlik önemliydi ve bunun için yakın dönemde elinden geldiği kadar ısrarcı oldu.
Çünkü Berlin için incirlik PKK’lı teröristlere silah yardımlarını daha rahat yönetebilmek anlamı taşıyordu. Zira sadece Almanya değil ABD ve Batılı ülkeler, Ortadoğu’da estirdikleri “terör” rüzgârını incirlik üssünü kullanarak yönlendiriyor.
İncirlik üssünü Suriye’deki hava operasyonlarının büyük kısmının merkezi haline getiren ABD, kendine müttefik seçtiği terör örgütü PYD/YPG’nin daha rahat ilerleyebilmesi için düzenlediği bombardımanların sevk ve idaresini yine buradan yapıyor. Görünürde DAEŞ terör örgütünü hedef aldığı söylenen bu bombardımanlarda bugüne kadar yüzlerce sivil öldürüldüğünü de bir kenara not etmek gerekiyor.
Batı’nın terör örgütü PKK’nın Suriye’deki kolu PYD/YPG’ye yaptığı yadımların ana omurgasını iki önemli rota belirliyor. Bunlardan birincisi Türkiye-Suriye sınırındaki Rabia kapısı üzerinden gerçekleştirilen intikal ikincisi ise hava yolunu kullanmayı mümkün kılan incilik üssü. Zaten ABD’nin Suriye’nin kuzeyinde 2’si hava, 8’i kara olmak üzere 10 üssü bulunuyor.
Öncesinde gayri resmi olanları bir yana sadece 2014 yılından bu yana bölgede resmi olarak yapılan teslimatların büyük bir orduya yetecek düzeyde olduğu belirtiliyor.
Sadece ABD değil DAEŞ ile mücadele adı altında PKK’ya silah veren bir diğer ülke ise başta da söylediğimiz gibi elbette ki Almanya…
İncirlik’te nükleer silah
1954’de kurulan İncirlik Üssü’nde nükleer silah yani atom bombası bulunduğuna ilişkin o günden bu güne çok sayıda yabancı kurum, uzman ve yayında yer alan bilgilere rağmen ne ABD ne de Türkiye’den yetkili bir makam olumlu ya da olumsuz tek cümle kurmadı.
Ancak bugün Batılı ülkelerin İncirlik’te nükleer silah barındırdığı hem raporlar hem 15 Temmuz sonrası ABD’den yapılan açıklamayla kesinleşmiş durumda.
Söylentiler bir yana ilk kez 2005 yılında Amerikan Uluslar arası Savunma Konseyinden Hans Christians’in yazdığı raporda İncirlik’e 1998’e kadar 90 adet B61 nükleer başlıklı füze yerleştirildiği ortaya çıktı.
Bu rapordaki bilginin üzerinden yıllar sonra 2016’da FETÖ/PDY terör örgütünün 15 Temmuz darbe girişiminin ardından başlayan, ‘İncirlik Üssü’ndeki nükleer silahların güvende olup olmadığı’ ile ilgili tartışmaya son noktayı ABD’den gelen açıklama koydu.
ABD Hava Kuvvetleri Sekreteri Deborah Lee James’in yaptığı açıklamada ‘Nükleer silahlar İncirlik’te güvende’ açıklamasıyla, İncirlik Üssü’nde nükleer silahlar bulunduğu resmen doğrulanmış oldu.
Aralık 2010’da Wikileaks internet sitesi tarafından dünyaya yayılan belgelerde İncirlik’te bulunan nükleer silahlar B-61 ile ilgili bilgide Hiroşimaya atılanların 21 katı etkili olduğu notuna yer verilmişti. Farklı kaynaklar tarafından ise ABD’nin İncirlik Üssü’nde toplam nükleer silah varlığının üçte birini saklı tuttuğu ve içinde hidrojen bombaları da olduğu bilgisi yayınlandı.
Bu bilgilerin resmi bir karşılığı olmasa da Avrupa genelindeki B-61 nükleer başlıklı füze adedinin 200 olduğu bilgisi de bir takım raporlara dayandırılıyor.
Ne zaman ve nasıl kuruldu?
Türkiye’nin İncirlik Hava Üssü, Adana ili sınırları içerisinde ve şehir merkezine yaklaşık 13 kilometre mesafede yer alıyor.
Türkiye’nin NATO üyeliğinden bir yıl önce yani 1951 yılında ABD Mühendislik Grubu tarafından inşa edilen üs 1954’te faaliyete geçti.
İlk etapta ABD Hava Kuvvetleri’nin olağanüstü durumlarda konuşlanma ve orta ile yüksek yoğunluktaki bombardımanlarda yer alan savaş uçaklarının bakımının yapılması amacıyla kullanılması öngörülüyordu.
ABD askeri kaynaklarında, bugün burada yaklaşık 2 bin 500 civarında ABD askerinin bulunduğu belirtiliyor.
Buradan düzenlenen askeri operasyonların NATO kapsamında olduğu durumlarda, zaman zaman bu üsse başka ülke askerleri de konuşlandırılıyor.
Üssün içinde pist, eğitim alanı ve komuta merkezi gibi askeri alanların yanı sıra burada görev yapan subayların konutları da yer alıyor.
Üssün Hukuki statüsü ne?
Bu alanın hukuki statüsüyle ilgili bugüne kadar beş uluslararası anlaşma yapıldı.
Şu anda geçerli olan ABD ile Türkiye’nin 1980 yılında imzaladığı ‘Savunma ve Ekonomik İşbirliği Anlaşması’ (SEİA).
İncirlik Hava Üssü’nde ABD’nin yanı sıra Almanya ve Hollanda gibi diğer bazı NATO üyelerinin de askerleri görev yapıyor. Yakın zamana kadar Almanya’nın da İncirlik Üssü’nde konuşlu 200’den fazla askeri bulunuyordu.
