Fetullahçı terör yapılanmasının sportif ayağının baş aktörüydü Hakan Şükür…
Son günlerde basına sızan Amerika’daki lüks hayatının görüntüleri bir hayli ses getirdi…
Evet vatanlarını satan alçaklarla ilgili her haber önemli olacak bu topraklarda…
Ne kötü işler yaptıkları dökülecek ortaya…
Milletin malını çalanlar aslında kimmiş daha iyi bilinecek bundan sonra…
Görüntülerden birinde pahalı bir arabayla un taşıyor vatansız Hakan…
Vatikan’ın ajanı, kaçak, vatansız Emre Uslu birkaç cümle ediyor hemen sosyal medya üzerinden…
Hakan’a sözlerle ah edenleri çileden çıkarıyor Emre…
Vay efendim diyor, ayakkabı kutularından paraları çıkmamış ya, hırsızlık yapmamışlar ya…
Altı üstü un taşıyor, evlerine ekmek götürüyorlarmış ne varmış bunda…
Şeytana şeytanı savunmak düşermiş…
Peki soralım korkak Emre’ye…
Soralım sığıntı vatansız Emre’ye…
Kaç insan Amerika’ya gidip milyon dolar değerinde villalarda yaşıyor?
Kaç insan kapısına, birkaç çeşit pahalı araba çekebiliyor?
Kaç insan lüks restoranlar, kafeler açabiliyor?
Kaç insan başka ülkede öyle ganimetin içinde yaşıyor?
Kaç insan kaçarak gittiği bir yerde, hemen böyle parayı bulabiliyor?
Hani koca bir arazide, Şaş’a içinde yaşayıp, ama bir ağacı dahi olmadığını söylediğiniz kardinal lideriniz gibi mi sizinde alın teriniz?
Bak vatansız Emre…
Bak vatanını bir dolara satan ama milyon dolarlar içinde yaşayan Emre…
Dur dur…
Söyleyelim sizin nasıl böyle ganimetin içinde yaşadığınızı…
Amerika’nın arka sokaklarındaki aç insan sayısı Türkiye nüfusundan fazla bunu sen de biliyorsun…
Öyle bizler gibi paylaşımcı falanda değil o işgalci hırsız Amerika devleti…
Ancak sizler gibi hainlerin zenginlik içinde yaşamalarının, elbette yolları vardı…
Malum kanınız da buna müsaitti satın alındınız…
Bank Asya’ya yatan paralara çöktünüz…
Nasıl mı o pahalı arabaları kapılarınıza çektiniz?
Size kurban kesin diye emanet edilen paraları bir güzel ganimete çevirdiniz…
Gariban Anadolu insanı, sırf çocuğunu okutmak için ahırındaki son hayvanını bile satıp, dershanelerinize yolladı, siz de o paraları paketleyip önden Pensilvanya’ya gönderdiniz, ardından siz gittiniz, böylece sizlere Amerikan doları olarak döndü…
Milletin size inanarak verdiği hayır paraları size lüks yaşamın kapıları açtı…
Kasetle, montajla tehdit edip, hile hurda ile işadamlarını kimi zaman kandırıp…
Himmet parası adı altında çaldığınız paralar var ya…
İşte o gasp ettiğiniz paralar size forslu hayatlar getirdi…
Ülkenin en değerli madenlerinden çıkarılıp, yurtdışına kaçırdığınız altınlar var ya…
Hani Amerika’nın Irak’ı işgali sırasında, çaldığı altınlar, işte o altınlarla öyle keyif içinde yaşamaktasınız…
Yani alçak Emre, sen ve Hakan denen ve sizin türevleriniz helal yemiyor, helal yaşamıyorsunuz…
Hırsızlıkla yaşadığınız o hayatlarınız kursaklarınızda kalacak…
He birde Vatikan’ın köleleri olduğunuz için bonuslarınız vardır sizin üstelik…
Oldu mu size muazzam bir para akışı, değmeyin keyfinize…
Şimdi boş boş debelenme…
Sosyal medyadan klavye başında biz alın teri ile yaşıyoruz güzellemesi yapmaya kalkma, mide bulandırıyorsunuz…
Sizi yenen bir millet, size son hesabı er ya da geç soracaktır…
Ülkemizin ekonomisine pusu kurdunuz olmadı…
Spor kulüplerine kumpas kurdunuz olmadı…
İş adamlarına operasyon yaptınız olmadı…
Amerika’yı, NATO’yu yanınıza aldınız, işgal etmeye kalktınız yine tutmadı…
Yok hırsızlar, yok haramlar, yok ayakkabı kutuları…
Hepsini bozdu bu aziz millet…
O haramın dibinde ki hayatlarınızla, onca şehit analarının beddualarıyla sonsuza kadar pislik gibi yaşayıp, biteceksiniz sonunda…