Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Arnavutluk’un başkenti Tiran’da Yunus Emre Enstitüsü tarafından düzenlenen “Son dönemde Türkiye’deki gelişmeler, Avrupa ve Balkanlar’daki yansımaları” konulu söyleşiye katıldı. Söyleşiye, Malkoç’un yanı sıra Türkiye’nin Tiran Büyükelçisi Hidayet Bayraktar, Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Ömer Osman Demirbaş, Tiran Belediye Başkan Yardımcısı Abaz Hado ve çok sayıda davetli katıldı. Şeref Malkoç, burada yaptığı konuşmada, Türkiye’nin son 15 yılda gösterdiği ilerleme ve yakaladığı istikrarı anlattı. Malkoç, Arnavutluk’un Balkanlar için önemine işaret ederek, Türkiye’nin Arnavutluk ile geçmişe dayanan yakın ilişkilere sahip olduğunu ifade etti. Kamu Başdenetçisi Malkoç, Balkanlar’daki barışın pekişmesi ve dünya barışına katkısı için Arnavutluk ile Türkiye’nin dayanışmasının önemli olduğunu vurguladı. Bu tarz söyleşilerin gelecekte de düzenlenmesi gerektiğinin altını çizen Malkoç, bunun iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişmesine de katkı sağlayacağını belirtti.

TÜRKİYE’NİN BALKANLAR’DAN BEKLENTİLERİ

Türkiye’nin Balkanlar’dan beklentilerini de anlatan Şeref Malkoç, “Rusya coğrafi olarak uzak, Amerika çok çok uzak. Ama Türkiye yakın. Dolayısıyla Allah göstermesin burada çıkacak bir kargaşa Rusya’yı ve Amerika’yı fiziki olarak etkilemez. Ama burada çıkacak olan bir kargaşa Balkanları yakar kavurur ve Türkiye’yi etkiler. O açıdan Türkiye Balkanlar’da huzur istiyor, kardeşlik istiyor, refah istiyor, dayanışma istiyor. Türkiye’nin ekonomik olarak kalkınması ve gelişmesi Balkanları etkiler” değerlendirmesinde bulundu. Türkiye’de son 10-15 yılda siyasi istikrarın temin edildiğini dile getiren Malkoç, bu imkanlardan sadece Türk milletinin değil Balkanlar’da, Kafkasya’da ve Ortadoğu’daki komşuların da istifade etmesi gerektiğini belirtti.

“FETÖ DÜNYADAKİ EN SİNSİ ÖRGÜT”

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından 15 Temmuz’da gerçekleştirilen darbe girişimine de değinen Şeref Malkoç, şunları söyledi: “FETÖ, çok açık dünyanın en sinsi ve alışılmadık yöntemlerle çalışan örgütüdür. Din istismarı yaparak çalışıyorlar, sinsi çalışıyorlar ve çift ruhlular. Dolayısıyla ne zaman ne yapacakları belli olmaz bunların. Şimdi Arnavutluk veya Balkanlar’daki diğer ülkelerde çok şirin görünebilirler, eğitim veriyorlar. Türkiye’de de bunu yapıyorlardı ama gerçek yüzleri ortaya çıktı.

Türkiye bunun sıkıntısını çekti, ıstırabını yaşadı. Biz istiyoruz ki bizim yaşadığımız sıkıntıyı Arnavutluk yaşamasın. Arnavut dostlarımıza, yöneticilerimize söylediğimiz bu.

Neticede biz uyarı görevini dostluk açısından, komşuluk açısından yaparız. Onların bileceği konudur. Yarın bu sinsi hareket onları zehirlediğinde, zarar verdiğinde ‘Türk dostlarımız bize bunları hatırlatmıştı, keşke uysaydık’ demesinler diye bunu yapıyoruz.” Arnavut halkını Türk halkından ayırmadıklarını dile getiren Malkoç, “Türkiye’deki en güzel yer boğaz. Boğazın en güzel yeri Arnavutköy.

İstanbul’un en güzel ilçelerinden biri. Türkiye’de yerel yönetimde ve merkezi siyasette çok Arnavut kökenli arkadaşımız var. Kardeşlik ve dayanışma ile refaha ve barışa katkıda bulunacağız” diye konuştu.

Editör: TE Bilisim