TBMM Genel Kurulunda, Bakanlığının 2018 Yılı Bütçesi üzerinde hükümet adına söz alan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, kürsüye 8 çanta dosya ve bir adet laptopla geldi.
CHP’nin, kendisine yönelik iddialarını anımsatarak sözlerine başlayan Soylu, “Bir yıl boyunca bu ülkenin huzuru, asayişi, insanların bir arada kardeşçe yaşayabilmelerini temin edebilmek için neler yaptığımızı, Türkiye’nin ne büyük ülke olduğunu, uyuşturucu ile nasıl mücadele edileceğini konuşmak isterdim.” dedi.
Soylu, “DEAŞ, FETÖ, PKK, DHKP-C gibi, 15 Temmuz sonrası ‘Türkiye’yi zayıf yakaladık’ deyip, bizi devreden çıkartabilmek, bizi hedeflerimizden uzaklaştırabilmek için çaba sarfedenlere karşı şu Meclis’in ortaya koyduğu irade ile sınırlarda, sınırın ötesinde, mağaraya girerken şehit olup olmayacağının hesabını yapmadan, sadece ülkenin başına musibet olmuş belalardan ülkeyi kurtarmak için üzerine düşeni yapanların ortaya koyduğu kahramanlıkları sizlerle paylaşmak isterdim.” ifadesini kullandı.
Süleyman Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Nasıl Türk Silahlı Kuvvetlerinin, Sahil Güvenlik Komutanlığının, jandarmanın, insanlarımızın evlerinde huzurla uyuyabilmeleri için, çocukların okullarına rahat gidebilmelerini sağlamak için, ailelerin hafta sonu alışveriş merkezlerinde rahatça alışverişlerini yapmalarını temin etmek için neler yapıldığını anlatmak isterdim. 2017 yılında 2 bin 140 teröristin nasıl etkisiz hale getirildiğini, 2 bin 500 metre, 3 bin metre yukarıda girilemeyecek denilen yerlere girilerek sığınaklardaki silahların, mühimmatların nasıl yok edildiğini anlatmak isterdim.
Terör örgütüne 11 ayda, geçen yıl toplam 633 katılım varken; bu yıl sadece 117 katılım olduğunu anlatmak isterdim. Son 30 yılın en düşük katılımlı yıl olduğunu anlatmak isterdim. Şırnak, Şemdinli’nin ötesindeki Zer Tepe’de, bizim topraklarımızda değil, başka topraklarda ay yıldızlı bayrağı diken Mehmetçiğimizin neler hissettiğini anlatmak isterdim.”
47 bin 523 kişi tutuklandı
Bakan Soylu, 675 önemli olayı engelleyen güvenlik güçlerine teşekkür etmek istediğini ifade ederek, “Güvenlik güçlerinin gecesini gündüzüne katarak, ana muhalefet partisinin yürüyüşünün sağlıklı bir şekilde gerçekleşmesi için elinden geleni nasıl ortaya koyduğunu sizlerle paylaşmak isterdim.” diye konuştu.
“FETÖ gider de birisi boşluğu doldurmaya çalışır mı diye, organize suç çetelerinin kendilerini palazlandırmasına fırsat vermemek için uğraşırken, organize suç örgütü mensuplarını tutuklarken neler yaptığımızı sizlere anlatmak isterdim.” ifadesini kullanan Soylu, “21 bin emniyet amirinden 8 bin kalmasına rağmen, uyuşturucu ile mücadelede herkes dişini tırnağına takarak büyük bir mücadele ortaya koydu.” dedi.
Süleyman Soylu, güvenlik güçlerinin yaptığı operasyonlarda ele geçirilen uyuşturucu miktarları hakkında bilgi verdi.
FETÖ’ye yönelik operasyonlar kapsamında 44 bin 38 kişinin görevinden uzaklaştırıldığını, operasyonların her birinin başarılı şekilde devam ettiğini de anlatmak istediğini ifade eden Soylu, “CHP’nin kaset şantajı soruşturmasını kimin yaptığını, bunları kimin organize ettiğini anlatacağım.” diye konuştu.
Süleyman Soylu, 15 Temmuz 2016 tarihinden itibaren 159 bin 506 kişinin gözaltına alındığını, 47 bin 523 kişinin tutuklandığını kaydetti.
“Menderes’in, Özal’ın, Erbakan’ın davasını yarına taşıyan biri var”
Soylu, şöyle konuştu:
“ABD’nin Las Vegas şehrinde, Hamburg’ta, Paris’te ve Londra’da ana caddelerde ağır makineli özel harekat polislerinin niçin gezdiğini, 2. Dünya Savaşı’ndan sonra, sırf bu savaşın etkilerini ortadan kaldırabilmek için oluşturulan Avrupa Birliği’ni ve oluşturulan Doğu Bloku’nun duvarlarının yıkılmasının aslında hiçbir işe yaramadığını; 21. yüzyılın hiçbirimizin ama hiçbirimizin tahmin etmediği gibi bir tabloyla karşılaştığını, DEAŞ’ın nasıl üretildiğini, Suriye ile Irak’ta neler yapılması ve ülkemizin hangi tedbirleri alması lazım geldiğini sizinle paylaşmak isterdim.
Bizim ‘Büyük Türkiye’ hikayesinin çocukları olduğumuzu, ecdadımızla, tarihimizle, manevi mirasımızla Osmanlı’nın ve Selçuklu’nun bize bu hikayeyi bıraktığını, bize koskoca bir Kızılelma bıraktıklarını anlatmak isterdim. Cumhuriyetle süslediğimiz güzel hikayemizi, bizi daha sonra nasıl korkutarak yok etmek istediklerini ama bugün emrinde çalışmaktan onur duyduğum Recep Tayyip Erdoğan’ın bu Kızılelma’ya bu ülkeyi ulaştırmak için nasıl adım atmaya çalıştığını size anlatmak isterdim. Biz siyasetçiyiz. Biz, halkın, ailemizin, bakkalın karşısında şeffaf insanlarız. Biz, birilerinin yetiştirmesi, birilerinin güttüğü ve yürüttüğü adamlar olmadık. Biz, Allah’ın önüne secdeye eğildiğimiz zaman ‘Ya Rabbi, senden başkasına tapmıyoruz’ diye dua eden, ondan korkan ve ondan umut eden bir yaratığız, insanız.”
İçişleri Bakanı Soylu, geçmişte ne yaşadığını bilen bir anlayış içinde olduklarını söyleyerek, “Bizim hikayemizde tahta sandık, demokrasi var, tahta idam sehpası, darbe yok. Bizim hikayemizde idam edilmesine rağmen korkmayan, ürkmeyen Adnan Menderes’in; Özal’ın, Erbakan’ın davasını yarına taşıyan bir anlayışın kendisi var.” ifadesini kullandı.
“İdama nasıl gidildiğini hatırlıyor musunuz?”
Adnan Mederes’e ve 1960 yılına ait olan bazı fotoğraflar gösteren Soylu, CHP’ye, “Bu idam fotoğrafını hatırlıyor musunuz, idama nasıl gidildiğini hatırlıyor musunuz?” dedi.
O yıllarda, CHP içinde bir grubun bugün olduğu gibi partiyi kendi kurulduğu ideallerin dışında başka bir noktaya taşımaya çalıştıklarını belirten Soylu, “CHP kendi içerisindeki fitne odağını tarumar, yok etmedikçe 70 yıl daha iktidara gelemeyecektir.” diye konuştu.
Söz konusu yıllara ait bir gazetede, “Cesetler, yem makinelerinde kıyılıp toz haline getirilmiş” başlıklı haberi gösteren Soylu, “Bu nerede? İstanbul Üniversitesindeki çocuklar için. Kamil Kırıkoğlu’nun hatıralarını okudum. Kamil Kırıkoğlu, İsmet İnönü’ye ‘Böyle bir şey yokmuş biz ne yapacağız’ diyor, İnönü de ‘Bırak vatandaş, millet öyle bilsin’ diyor.” ifadelerini kullandı.