ABD’ye göre, FETÖ’yü korumak, desteklemek, PKK’ya silah vermek, işgale kalkışmak, Kudüs’ü Siyonistler’e peşkeş çekmek, her türlü vahşet hukuki; ama ABD’ye karşı gelen her şey hukuk dışı ve tehlikeli… Tabloya göre, Amerika seni ne kadar yanlış buluyorsa sen o kadar doğrusun…
ABD Başkanı Donald Trump ve Başkan Yardımcısı Mike Pence’in FETÖ ve PKK adına suç işleyen, casusluk yapan Papaz Andrew Brunson için Türkiye’yi “yaptırımla” tehdit etmesi, ABD’nin müttefikliğinin bir kez daha sorgulanmasına sebep oldu. Brunson için Türkiye’ye doğrudan tehdit savuran ABD’de hukuk farklı işliyor.
Türkiye’nin Brunson’u tutuklamasını meşru görmeyen ABD’ye, işgal girişimine destek vermek, 250 kişiyi katleden Feto’ya Pensilvanya’da saltanat sürdürmek meşru. ABD’nin hukuk anlayışına göre, 13 bin kilometre öteden gelip Irak’ta 1 milyon Müslüman’ı katletmek, tüm petrollerine el koymak “demokrasi.” ABD’ye göre, DAEŞ ile mücadele bahanesiyle PKK terör örgütüne 5 bin TIR silah vermek, Türkiye’yi tehdit etmek uluslararası hukuk çerçevesinde atılmış bir adım. Yine ABD’ye göre, Müslüman yurdu Kudüs’teki Siyonist işgali meşrulaştırmak temel bir hak.
TERSTEN İŞLEYEN HUKUK!
ABD hukukuna göre meşru olmayanlar ise başta FETÖ ile mücadele etmek, FETÖ’nün 40 yıllık yapılanmasını çökertmek, milli güvenliğini sağlamak için Suriye’ye girip Fırat Kalkanı Harekâtı ve Zeytin Dalı Harekâtı’yla terör örgütü PKK ile DAEŞ’e darbe vurmak…
ABD’ye göre, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle milleti iktidar yapmak suç… ABD’ye göre, dış politikada bağımsız olmak suç… ABD’ye göre, yerli savunma sanayiine sahip olmak suç… ABD’ye göre, Rusya ve Çin ile ticari, siyasi ilişkiler geliştirmek suç… Ve en önemlisi de ABD’ye göre bağımsız, güçlü bir Türkiye olmak suç…
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, çarkı kanla dönen emperyalist ABD’nin suç saydığı her şeyi bağımsız Türkiye için hayata geçirdi. ABD, Türkiye’ye hasım oldu, Türkiye ise emin adımlarla yürüyor.
ABD’nin Türkiye’ye düşmanlığı da Türkiye’nin ne denli doğru yolda olduğunun açık delili. Çünkü Türkiye ile ABD’nin ilişkileri, darbeciler ve işbirlikçi hükümetler dönemi dışında hiçbir zaman iyi olmadı.
