İzmir’de, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’na (FETÖ/PDY) finansal destek sağladıkları iddiasıyla haklarında dava açılan, aralarında iş adamı, bürokrat ve avukatların da olduğu 63 sanığın yargılanmasına başlandı.
İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada tutuksuz yargılanan 40 sanık ile avukatları hazır bulundu.
Mahkeme heyeti, kimlik kontrolünün ardından sanıklara yasal haklarını hatırlatarak iddianamenin özetini okudu. İddianamede, sanıkların, FETÖ/PDY’nin İzmir yapılanması içerisinde örgüte bilerek ve isteyerek yardım ettiği, örgüte burs, himmet ve kurban bağışı gibi yollarla maddi destek için finans sağladıkları ve eleman kazandırdıkları, ayrıca örgütsel faaliyetler planlanmak amacıyla sohbet toplantıları gerçekleştirdiklerine dair suçlamalara yer verildi.
Sanık Halil T. savunmasında, avukat olduğunu, 2005 yılında kan kanseri hastalığı tedavisi sürdüğünden FETÖ/PDY ile herhangi bir bağlantısının kalmadığını belirtti.
Fakir bir ailede yetişmesinden dolayı çocuklarının Türkiye’nin en iyi okullarında okuması için hayal kurduğunu, yaptığı araştırmalar sonucunda örgütün o dönemde iyi eğitim veren okullarına 3 çocuğunu okuması için kayıt yaptırdığını anlatan Halil T, okul yönetiminin, kapatılan Zaman gazetesine kendisini baskıyla abone yapmaya çalıştıktan sonra 3 çocuğunun okul kaydını sildirdiğini ileri sürdü.
Sanık, örgüte çocuklarının eğitimi için verilen paranın dışında, himmet ya da kurban bağışı adı altında bir kuruş dahi yardımda bulunmadığını, örgütün devleti ele geçirmeye çalıştıklarını bilmesi halinde çocuklarını bile kapatılan örgüt okullarına göndermeyeceğini savunarak, kendisine isnat edilen suçlamaları kabul etmediğini söyledi.
Sanık Hasan Ö. de yıllardır Konak ilçesinin Alsancak semtinde tekstil sektöründe çalıştığını, dini vecibelerini yerine getirmeye çalışan biri olduğunu dile getirerek esnaf olması nedeniyle İzmir dışındaki yardım kuruluşlarına ya da muhtaç kişilere yardımda bulunduğunu ancak devlete karşı hain planları olan FETÖ/PDY’ye yardım yapmadığını kaydetti.
Sanıklardan Ömer K’nın ısrarlı tutumuna rağmen örgüt adına himmet ya da kurban bağışında bulunmadığını öne süren Hasan Ö, FETÖ/PDY’ye her zaman mesafeli durduğunu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminden tanıdığı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a sevgisi olduğunu savundu.
“Adını listede gören esnaf daha kolay para veriyor”
Örgüt adına faaliyet gösterdiğini düşündüğü sanık Ömer K’nın, topladığı kurbanların nereye verildiği ya da paraların nerelere harcandığına dair merak ettiği sorulara cevap vermediğini ifade eden Hasan Ö, şöyle konuştu:
“Ömer K., bir gün bana geldi. ‘Sen burada tanınan ve sevilen bir esnaf ağabeyimizsin. Senin adını listede gören esnaf arkadaşlar, daha kolay para veriyor’ deyince ben de kendisine ‘İsmimi listeye yazma, yazarsan hakkımı helal etmem’ diye sözler söyledim. Ama buna rağmen adımı oraya yazmış.”
Savunmasını yapan diğer sanıklar ile avukatları da iddianamede kendilerine isnat edilen suçlamaları kabul etmediklerini mahkemeye iletti.
Mahkeme heyeti, savunması alınmayan diğer sanıkların savunma yapmaları için duruşmaya yarına kadar ara verdi.
Olay ve iddianame
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, 18 Aralık 2015 tarihinde İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekiplerinin FETÖ/PDY’ye yönelik operasyonunda, haklarında yakalama kararı bulunan ve aralarında iş adamları, bürokratlar ve avukatların da yer aldığı 63 kişi gözaltına alınmıştı.
Olayı soruşturan İzmir Cumhuriyet Başsavcı Vekili Okan Bato, 63 şüpheli hakkında “Terör örgütü üyesi olmak”, “Örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme” ve “Terörizmin finansmanının önlenmesi hakkındaki kanuna muhalefet” gibi suçlamalarla İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinde dava açmıştı.