MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, MHP Genel Merkezi’nde düzenlenen partililerle bayramlaşma töreni sonrasında gündeme ilişkin değerlendirmede bulundu. Bahçeli, 15 Temmuz darbe girişiminin üzerinden 347 gün geçtiğini, bugünden bakıldığında ise birinci yılına 20 gün kaldığını belirterek, bu sürecin Türkiye için çok ciddi kaos, karmaşa, kamplaşma ve bunalım süreci olarak dikkati çektiğini iddia etti. Özellikle bu süreçte “PKK” denilen kanlı terör örgütünün Güneydoğu Anadolu’da hendek terörüyle katliamlar yaptığı gerçeğinin hiçbir

zaman unutulmaması gerektiğini vurgulayan Bahçeli, başta Türk Silahlı Kuvvetleri olmak üzere emniyet güçlerinin Güneydoğu Anadolu’nun il ve ilçelerinde, mahallelerinde katliam yapan bu terör örgütünün kökünü kazıdığını, şimdi de temizleme aşamasına geldiğini söyledi.

PKK VE FETÖ İLE MÜCADELE İHMAL EDİLMEMELİ

PKK ve FETÖ ile mücadelenin hiçbir şekilde ihmal edilmemesi gerektiğine vurgu yapan Bahçeli, 15 Temmuz’un vahşice yapılmış bir darbe teşebbüsü olduğunu, bunun sonucunda 249 kişinin şehit, 2 bini aşkın kişinin ise gazi olduğunu söyledi. Bunun cumhuriyet tarihinde görülmemiş bir darbe teşebbüsü olduğunu vurgulayan Bahçeli, şöyle devam etti: “Vahşidir, acımasızdır, Türk devleti ve milletini yok etmeyi hedeflemiş bir darbe teşebbüsüdür. Burada gecikme olmaz. Böyle bir darbe teşebbüsünün bütün yan tesirleri de başta olmak üzere, etkisini de ortadan kaldırabilmek için olağanüstü hal uygulamasına geçilmiştir. Olağanüstü hal uygulaması devam etmelidir. Olağanüstü hal kapsamına dâhil edilmiş unsurlar üzerinde kararlılıkla durulmalı ve gidilmelidir. Olağanüstü hali ‘demokrasiye, özgürlüğe karşıt’ gibi algılayarak, tamamen ortadan kalkmasını isteyenler, 15 Temmuz’un tesir alanı üzerinde tarafgir olanlardır. Onun için herkes haddini bilmeli, ne düşünüyorsa onu açıkça söylemelidir fakat olağanüstü hali bahane ederek, 15

Temmuz vahşiliğine örtülü olarak sahip çıkmamalıdır.”

CHP KENDİSİNE ÇEKİDÜZEN VERSİN

“15 Temmuz gerçekleşmesi halinde, Türkiye’de parlamento kalacak mıydı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ne hale düşecekti? Adaletin a’sından kim bahsedecekti? Hangi adalet uygulanacaktı?” sorularını yönelten Bahçeli, “O zaman böyle bir adalet için yürümenin hedefi neresi olacaktı? Maltepe mi olacaktı? Ankara başkentimiz mi olacaktı? Bunları da hep beraber dikkate almak lazımdır. Türkiye’yi kaosa, cepheleşmeye, karanlığa sürüklemeye ve siyasi şov yapmaya kimsenin hakkı yoktur. Cumhuriyet Halk Partisi, kalan sürede kendisine çekidüzen vermelidir, sözlü sazlı adalet arayışıyla Türkiye’nin, Ankara’dan İstanbul’a geçiş güzergahında gösteri yapmaya gerek yoktur” değerlendirmesinde bulundu.

Editör: TE Bilisim