Nilay Çekiç - Muhabir

Güneş ; lekelerin ve kırışıklıkların sorumlusu. Her saat başı bir kişi cilt kanserinden ölüyor ve solaryuma bir kez bile girmek cilt kanseri riskini %75 arttırıyor. İşte bu yüzden solaryuma girmek ya da güneş altında uzun uzun bronzlaşmak cildiniz için yapabileceğiniz en kötü şey olabilir. Özellikle açık tenliler büyük risk altında ve hayatınızda sadece 5 kez güneş yanığı geçirmeniz cilt kanserine yakalanma riskinizi iki katına çıkarmaktadır. En etkili cilt bakımı, en etkili anti aging krem ise güneş kremidir.

İlk önce güneş ışınlarını tanıyalım. Bildiğiniz üzere UV ışınları UVA, UVB ve UVC diye üçe ayrılmaktadır. Ancak UVC ışınları yeryüzüne ulaşamadığı için bu ışınların hiçbir etkisi yoktur.

UVA ışınları uzun dalga boyuna sahiptir. Cildin çok alt katmanlarına kadar ulaşırlar. Photoaging ve cilt kanserine sebep olmaktadır. Bu ışınlar cildimizi yaşlandıran, lekelendiren ve hatta kanser yapabilen ışınlardır. Hava bulutlu da olsa yeryüzüne ulaştıkları için bu ışınların etkisi altında kalırız. Hava durumu farketmeksizin güneş koruyucu kullanmamızın nedeni de budur.

UVB ışınları ise kısa dalga boyuna sahiptir. Cildin üst tabakasını etkilemektedir. Ciltte kızarıklık ve yanıkları oluşturan ışınlar UVB ışınlarıdır. Yine bu ışınlar da DNA hasarı yaratır ve cilt kanseri yapabilirler.

UVA korumasını gösteren belirteçler:

PA : + ile derecelendirilir. pa+++ gibi (ASYA)

PPD (AVRUPA)

BROAD SPECTRUM (USA)

UVB korumasını gösteren belirteçler ise:

SPF (güneş koruma faktörü)

Hem UVA hem de UVB ışınlarından korunduğumuzdan emin olmak adına kullandığımız güneş koruyucunun üzerinde hem spf hem de broad spectrum ya da pa ibaresini görebilmek çokça önemlidir.

Gettyimages 1533189507 1

YÜZDELİKLER

Çoğumuzun varsaydığı gibi spf göstergesi güneş ışınlarını bloke etme oranını göstermez. Ya da spf 30spf 15‘den iki kat daha güçlü değildir. Ayrıca cildimize önce spf 15 içeren bir krem ardından spf 30 içeren bir fondoten sürdüğümüzde yüzümüzde spf 45‘lik bir koruma elde etmiş olmayız.

Şimdi SPF oranlarının gücüne hep birlikte bakalım:

81 yaşındaki Doğan, spor salonundaki gençlere taş çıkartıyor! 81 yaşındaki Doğan, spor salonundaki gençlere taş çıkartıyor!

SPF 15 ışınların % 87 sini engeller

SPF 30 ışınların %95 ini engeller

SPF 50 ışınların %97 sini engeller

Buraya özellikle dikkatinizi çekmek isterim; SPF 50 üzeri ibarelerinin kaldırılmasının en büyük sebebi de budur. SPF 100, SPF 200, SPF 1.000.000 aslında sadece satış stratejisi ve hilesidir. SPF 50’den çok da fazlası değildir.

Güneş kremlerinin sivilce yaptığını düşünenler için de belirtmekte yarar var, güneş ışınları da sivilce oluşumuna katkı sağlamaktadır. Yüzümüzdeki sebum yani yağ güneş ışınları ile okside olarak gözenekleri tıkayıp sivilce oluşturmaktadır.

FİLTRE SEÇİMİ

Gh 022020 How To Apply Sunscreen 1582221021

Güneş koruyucu filtreleri fiziksel ve kimyasal olarak ikiye ayrılmaktadır:

FİZİKSEL FİLTRELER

Fiziksel filtreler çinko ve titanyum dioksittir. Bu iki mineral birlikte ya da tek başlarına kremlerde yer alabilirler. Çok yoğun ısıl işlemler görürler. Güneş ışını ile temaslarında serbest radikal oluşumunu önlemek için toksit maddeler ile kaplanmaktadır. Kaplanmayanlar ise non-coated diye belirtilir. Ayrıca molekül boyutu büyük olanlar kana daha az karışır ancak yayılması daha zordur ve cilde beyazlık bırakmaktadır.

Kullanıcılar beyazlık bırakmayan ve daha kolay yayılan, hafif yapılı ürünler istedikleri için üreticiler çinko ve titanyum dioksiti yüksek teknoloji ve maliyet ile nano boyuta getiriyorlar. Ancak boyutun bu denli küçülmesi maddenin kana karışımını kolaylaştırır.

Organik sertifikalı markalarda non-nano diye partikül boyutunun nano seviyede küçültülmediği belirtilir. Yani fiziksel koruyucu kullanacaksanız daha az toksit olması için non-coated ve non-nano olanları seçmeniz gerekmektedir. Ayrıca bir yanılgı da fiziksel koruyucuların güneş ışığını emip ısıya çevirmeden sadece yansıttığı yönündedir. Oysa fiziksel filtreler sadece uv ışınlarının %5’ini yansıtırlar. Kalanı ise kimyasal filtreler gibi ışını emip ısıya dönüştürmektedir.

Gelelim KİMYASAL FİLTRELER’e

Karbon bazlı ve kimyasal açılımı daha basittirler. Tahriş imkanları daha fazladır. Işınları yansıtmadan sadece emerek ısıya dönüştürürler.

Güneş Kremlerinde Görebileceğiniz Bazı Kimyasal Güneş Koruyucu Filtreler ise şunlardır:

🔹Ethylhexyl Methoxycinnamate, 🔹Ethylhexyl Salicylate, 🔹Oxybenzone(benzophenone-3), 🔹Sulisobenzone(benzophenone-4)

Makyaj Bazi Nedir

Ayrıca;

🔹Makyaj malzemelerinizin içerisindeki güneş koruyucu yeterli değildir.

🔹 Güneş kreminizi kışın da, hava bulutlu ikende, evde de sürmeniz gerekmektedir. GÜNDÜZ olduğu sürece bulunduğunuz konum farketmeksizin güneş kremi kullanmanız gerekmektedir.. Sadece GECE sürmeniz gerekmez.

🔹 Güneş kreminizi 2 saatte bir yenilemeniz gerekir,

🔹 Güneş kreminizi bakım rutininizin son aşaması olarak kullanın!

🔹Güneş kremini sürmeden önce yüzünüzde çok fazla yağ ve krem olması güneş kreminizin cilde tutunmasını engeller.

🔹Güneş kreminden tam performans almanız için bir tatlı kaşığı kadar sürmelisiniz. Yoksa ürünün vaad ettiği koruyucu etkiyi göremezsiniz ve cildiniz lekelenebilir.

🔹Makyaja başlamadan önce güneş kreminin emilip cilde oturması için 10 dk bekleyin. Yoksa makyajınız yüzüne oturmaz ve güneş kreminizi, fondöteninizi sürerken ciltten uzaklaştırabilirsiniz.

🔹 Koruyucu kreminizi dışarı çıkmadan en az 20 dakika önce sürmeniz çok önemli. Çünkü koruyucu kreminiz, siz kreminizi sürdüğünüz anda başlamaz!

🔹Güneş kremini yüzünüzden tamamen arındırmak için çift aşamalı temizlik yapın. Güneş koruyucunun yüzden tamamen temizlenmesi için en etkin yöntem önce yağ bazlı sonra da su bazlı iki farklı ürün ile yapılan temizliktir.

Editör: Nilay Çekiç