Orta Doğu'da yaşanan son gelişmeler sonrası bir açıklama da G7 ülkelerinin liderlerinden geldi.

Ortak açıklamada Orta Doğu'da kötüleşen durumdan derin endişe duyulduğu kaydedilerek bölgesel aktörlere “sorumlu davranma” çağrısı yapıldı.

İRAN KINANIRKEN İSRAİL'E DESTEK VERİLDİ

Açıklamada, İran'ın İsrail'e yönelik askeri saldırısının kınanarak, “İsrail'in güvenliğine olan bağlılığımızı kesin bir dille yineliyoruz” ifadesinde bulunuldu.

İran'ın İsrail'e yönelik saldırısı “bölgesel istikrara yönelik ciddi bir tehdit oluşturduğu” gerekçesiyle kınanırken, “İsrail'in güvenliğine olan bağlılığımızı kesin bir dille yineliyoruz” denildi.

Açıklamanın devamında şu sözlere yer verildi:

Tehlikeli bir saldırı ve misilleme döngüsü, Orta Doğu'da kimsenin çıkarına olmayan kontrol edilemez bir tırmanışı körükleme riski taşımaktadır.

Bu nedenle tüm bölgesel aktörleri sorumlu ve itidalli davranmaya çağırıyoruz.

ÇAĞRI YAPILDI

Söz konusu açıklamada, Gazze'de derhal ateşkes sağlanması, tüm rehinelerin koşulsuz olarak serbest bırakılması, insani yardım akışının önemli ölçüde ve sürekli olarak artırılması ve çatışmaların sona erdirilmesi çağrısı yapılarak şu sözlerde bulunuldu:

Somali'de korsanlık: Yüksek denizlerde yeni bir soygun dalgası Somali'de korsanlık: Yüksek denizlerde yeni bir soygun dalgası

ABD, Katar ve Mısır'ın Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 2735 sayılı kararı doğrultusunda kapsamlı bir anlaşmaya varma çabalarını tümüyle destekliyoruz.

Mutlak bir öncelik olarak bölgeye tam, hızlı, güvenli ve engelsiz insani yardım erişiminin sağlanması gerektiğini yineliyoruz.

Devamında, G7 ülkelerinin İsrail ve Filistin'in güvenlik ve barış içinde yaşadığı iki devletli bir çözüme yönelik kalıcı barış için çalışmaya devam edeceğinin altı çizildi.

"SİVİL NÜFUSU KORUMAYA ÇAĞIRIYORUZ"

Ayrıca, Lübnan'daki durumdan da derin endişe duyulduğu belirtilerek "Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı kararına uygun olarak, diplomatik bir çözüm için alan yaratmak üzere Mavi Hat boyunca çatışmaların bir an evvel durdurulması gerektiğini hatırlatıyoruz” denildi.

Açıklamada, gerilimin kalıcı olarak azaltılması, İsrail-Lübnan sınırının istikrara kavuşturulması, Lübnan'ın egemenliğinin, toprak bütünlüğünün ve istikrarının tam olarak tesis edilmesi ve yerinden edilmiş vatandaşların güvenlik içinde evlerine dönebilmesi gerektiğine dikkat çekilerek “Tüm aktörleri sivil nüfusu korumaya çağırıyoruz. Lübnan'daki sivillerin acil ihtiyaçlarını karşılamak üzere insani yardım sağlamaya kararlıyız." ifadesinde bulunuldu.

"BİRLEŞMİŞ MİLLETLER'İN ÖNEMİNİN ALTINI ÇİZİYORUZ"

Öte yandan, krizin çözümünde uluslararası çabaların önemine dikkat çekildi.

Bu kapsamda, “Silahlı çatışmaların çözümünde ve Orta Doğu'daki insani krizlerin hafifletilmesinde Birleşmiş Milletler'in öneminin altını çiziyoruz” denilerek, Lübnan'daki Birleşmiş Milletler Geçici Gücü'nün (UNIFIL) barış ve güvenliğin yeniden tesis edilmesindeki rolünün önemli olduğu belirtildi.

Son olarak, “Yürürlükteki BM kararları uyarınca misyona desteğimizi güçlendirmeye kararlıyız” ifadesinde bulunuldu.

Kaynak: İHA