Enes Kılıç - Muhabir
Doolittle Baskını, 2. Dünya Savaşı'nda ABD'ye bağlı savaş uçaklarının Japon İmparatorluğu'nun başkenti Tokyo ve Honshu Adası'ndaki şehirleri bombalama saldırısıdır.
Saldırının Arka Planı:
- 7 Aralık 1941'de Japonya tarafından Pearl Harbor'a yapılan saldırı, ABD'yi II. Dünya Savaşı'na sokmuştur.
- Saldırının ardından ABD, Japonya'ya karşı bir misilleme saldırısı planlamaya başladı.
- O dönemdeki bombardıman uçaklarının menzili, Japonya'ya doğrudan saldırı için yetersizdi.
- Bu nedenle, uçakları bir uçak gemisinden havalandırarak hedefe ulaştırma fikri ortaya atıldı.
Saldırının Gerçekleşmesi:
- Albay Jimmy Doolittle komutasındaki 16 B-25 Mitchell bombardıman uçağı, USS Hornet uçak gemisinden havalandı.
- Uçaklar, Çin üzerinden Japonya'ya uçtu ve 18 Nisan 1942 sabahı Tokyo, Yokohama, Kobe ve Nagoya şehirlerini bombaladılar.
- Saldırıdan sonra uçaklar, Çin'deki dost topraklara inmek yerine daha batıya uçarak Çin'in güney kıyılarındaki bir bölgeye indi.
Saldırının Sonuçları:
- Doolittle Baskını, Japonya'ya önemli bir maddi zarar vermemiş olsa da, sembolik açıdan büyük bir zafer kazandı.
- Saldırı, Japonların morallerini bozdu ve ABD'nin Pasifik'te hala aktif bir güç olduğunu gösterdi.
- Ayrıca, Japon hava savunmasının zayıflıklarını ortaya çıkardı ve ABD'ye gelecekteki hava saldırıları için planlama konusunda önemli bilgiler sağladı.
- Doolittle Baskını, Albay Doolittle'a Onur Madalyası kazandırdı ve II. Dünya Savaşı'nın en önemli hava saldırılarından biri olarak kabul edildi.
Doolittle Baskını'nın Önemi:
- Doolittle Baskını, II. Dünya Savaşı'nın gidişatını değiştiren bir dönüm noktası olarak kabul edilir.
- Saldırı, ABD'nin morallerini yükseltti ve Japonya'ya karşı savaşma azmini pekiştirdi.
- Ayrıca, Pasifik Savaş Tiyatrosu'nda ABD'nin hava gücünün önemini kanıtladı.
- Doolittle Baskını, uzun menzilli stratejik bombardımanın modern savaştaki potansiyelini de göstermiş oldu.
Editör: Enes Kılıç