Su zehirlenmesi, aşırı su içilmesi sonucu vücudun böbreklerinin bu fazla suyu atamaması nedeniyle nadir görülen bir durumdur. Bu durumda kanın yoğunluğu, sodyum gibi önemli elektrolitlerin azalması nedeniyle seyreler ve su, hücrelere, özellikle beyin hücrelerine dolar. Bu da beynin şişmesine ve artan beyin basıncına yol açarak, beyin fonksiyonlarını etkileyebilir. Bu durum, nadiren de olsa ölümle sonuçlanabilir.
Bazı durumlar, su zehirlenmesi riskini artırabilir. Örneğin, dayanıklılık sporcuları çok terler ve dehidrasyonu önlemek için bol su içerler; ancak, suyun yanında elektrolit takviyesi yapmazlarsa, aşırı su alımı sonucunda aşırı hidrasyon yaşanabilir.
SU ZEHİRLENMESİNİN BELİRTİLERİ
Su zehirlenmesinin belirtileri arasında baş ağrısı, baş dönmesi, kafa karışıklığı, sersemlik, halsizlik, şişkinlik, bulantı ve kusma yer alabilir. Bazı kişilerde ellerde ve ayaklarda şişlik, kaslarda zayıflık, ağrı ve kramplar da görülebilir.
Daha şiddetli vakalarda ya da tedavi edilmezse, su zehirlenmesi komaya, nöbetlere veya ölüme yol açabilir. Nadir olmakla birlikte, bu tür komplikasyonlar hiç de alışılmadık değildir; 2023 yılında, aktris Brooke Shields, aşırı su içmenin sodyum seviyelerini düşürmesi nedeniyle bir nöbet geçirdiğini belirtmişti.
SU ZEHİRLENMESİ NASIL TEDAVİ EDİLİR?
Su zehirlenmesi tedavisi, ilk adım olarak su içmenin durdurulmasını içerir, ancak bir sağlık profesyoneli farklı bir öneri sunana kadar su içmemek önemlidir. Ayrıca, sağlık profesyonelleri, zehirlenmenin nedenini bulmaya çalışarak tedavi sürecine karar verirler.
Genellikle, hiponatremisi olan hastalara, sodyum seviyelerini normale döndürmek için damar yoluyla hipertonik tuzlu solüsyon verilir. Durumun şiddetine göre, bazı kişiler birkaç saat içinde kendilerini daha iyi hissedebilirken, daha ciddi vakalar birkaç gün sürebilir.
GENELLEMELER DOĞRU OLMAYABİLİR
Su zehirlenmesinin önlenmesi, bireylerin durumuna bağlı olarak değişir, bu yüzden "günde sekiz bardak su içmek" gibi genelleştirilmiş tavsiyeler her zaman uygun olmayabilir. Bir kişinin terlemesi, hava koşulları veya sağlık durumları gibi farklı etkenler, su ihtiyacını artırıp azaltabilir, bu da belirli bir miktar suyun su zehirlenmesine yol açıp açmayacağını belirlemeyi zorlaştırır.
Bununla birlikte, sağlıklı insanlar için genel tavsiye, vücudun sinyallerini dinlemek ve susadıklarında su içmektir. Ayrıca, baş ağrısı, şişkinlik veya hastalık hissi, su içmenin bir süreliğine durdurulması gerektiğini gösterebilir.
Ayrıca idrar rengini de takip etmek önemlidir; açık sarı renkte idrar normal kabul edilirken, renksiz idrar aşırı hidrasyona işaret edebilir.