Bugünü günlerden bir gün sanıyorsun. Sıradan. Ömrünün günlerinden bir gün. Hayır! Bugün, günlerden bir gün değil. Biricik. Bi’tane. Eşsiz. Benzersiz.

Dünün hatıraları ile yarının hayalleri arasına paketlenmiş tatlı bir gün bugün. Başka hiçbir gün bu kadar zengin değil. Hem hatıralar var içinde hem ümitler. Armağan. Yokluktan çıkarılmış. Sabah sürprizi olarak getirilmiş. Tam sana göre. İçinde tanıdıklarını bulduğun, tanıdıklarının seni bulduğu bir gün. Bilindiğin. Beklendiğin. Sevildiğin. Özlendiğin. Gülebildiğin. Ağlayabildiğin. Bıkabildiğin hatta. Bir tane daha gelir diye sıradan sanabildiğin. Biricik bilseydin gününü, nasıl da telaşlı olurdun!. Son günün bilseydin ya da ilk günün olsaydı, hakkını vermek için telaşlanır da hakkını veremezdin. Demek ki son günün ya da ilk günün sanmadığın kadar, biricik günün olduğunu unuttuğun kadar “biricik”tir bugün.

Bugün karşı tepkin nedir? Hayranlık? Minnettarlık? Hayret edebilen bir varlık olarak yapabileceğin en anlamlı şey, hayret duygunu beslemek, büyütmek ve geliştirmektir. Bugün, evet, sadece bugün, senden böylesi adam gibi bir karşılık bekliyor.

Sıradan olmasıyla sıra dışı oldu bugün. Arkasında muazzam hatıralar saklıyor, önü sıra güzel hayaller vadediyor sana. Hiç benzersiz. Eşi benzeri yok. Bugünkü gibi bir bugün hiç olmadı ömründe. Arkasında bıraktığı hatıralı günler bugünü biricik yapıyor. Hatıralarını paylaşanların gözünde hatırlı biri olarak var olduğun gün olduğu için eşsiz ve benzersiz. Hiç hatıran olmasaydı, bugün, bunca hatırlı olmazdı sana. Düne dair hatırladığın elemler olmasaydı, bugün, elemlerin bitmesiyle gelen lezzeti, sıkıntıların geçmesiyle gelen huzuru sunamazdı sana. Yarını var bugünün diye rahat olamasaydın içinde, bugün yine sıkardı seni.

Bugün ömrünün son günü; geride bıraktığın binlerce günün acısı, hüznü, hatası sevabı, doğrusu, eğrisi seni bugünün hakkını verebilecek kıvama getirdi. Sahibinin seni zahmete sokmadan pencerenin önüne getirdiği bugün, şimdi burada, hayretini hak ediyor, minnetinin uyanmasını bekliyor.

Sen ve bugün bu kadar olağan sayılacak kadar beraberseniz, bütün zamanları damıtan, bütün varlığı eşiğine yığan olağanüstü bir ikramdır bu.

Hayret ki hayret!