Hüseyin Türkoğlu / Diriliş Postası
RAHMET, bereket ve mağfiret ayı Ramazan’ın en önemli olayı Kadir Gecesi’dir. Bu gece, gecelerin en feyizlisi ve bereketlisidir. Kur’an-ı Kerim’de müstakil bir sure ile şerefi yükseltilmiş, Kur’an’ın 97. suresi olan “Kadir Suresi” buna tahsis edilmiştir. Bu surede gece ile ilgili olarak şöyle buyrulur:
MELEKLER YERYÜZÜNE İNER
“Şüphesiz biz onu (Kur’an’ı) Kadir Gecesi’nde indirdik. Kadir Gecesi’nin ne olduğunu sen ne bileceksin! Kadir Gecesi bin aydan hayırlıdır. O gece melekler ve ruh, rablerinin izniyle her bir iş için iner, dururlar. O gece tan yeri ağarıncaya kadar esenlik doludur.” (Kadir: 1-5) Kadir Gecesi, Kur’an-ı Kerim’in inmeye başladığı bir gecedir. İşte Kur’an-ı Kerim gibi insanlık için bir hidayet rehberi olan kitabın, böyle bir gecede inmesi, ona müstesna bir şeref kazandırmıştır.
- GÜNÜN AYETİ
- Şüphesiz, biz onu (Kur’an’ı) Kadir Gecesi’nde indirdik. Kadir Gecesi’nin ne olduğunu sen ne bileceksin! Kadir Gecesi bin aydan daha hayırlıdır. (KADIR, 1–3)
RAMAZAN KUR’AN AYIDIR
Dolayısıyla Ramazan’a “Kur’an ayı” da denilmektedir. Çünkü Allah’ın insanlığa son mesaj olarak gönderdiği Kur’an-ı Kerim Peygamber Efendimize (sav) bu ayda inmeye başlamıştır. Konuyla ilgili olarak Kur’an-ı Kerim’de şöyle bildirilmektedir: “(O sayılı günler), insanlar için bir hidayet rehberi, doğru yolun ve hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olarak Kur’an’ın indirildiği Ramazan ayıdır...” (Bakara, 185). Hz. Ayşe, Hz. Ali, Hz. Zeynep ve Ebu Hureyre gibi sahabe Hz. Peygamber’in Ramazan gecelerini ibadetle geçirdiğini, özellikle son on gününe çok önem verdiğini bildirmektedirler. Ramazan’da, Kur’an’ı Kerim’i okumanın sevabı katbekat fazladır. Hatta yüzüne bakarak okumak daha da sevaptır. Bu konuda Peygamber’imiz (sav) şöyle buyurmaktadır: “Kur’an-ı Kerim’i yüzüne okumanın, ezbere okuyana karşı fazileti, farzın nafileye karşı fazileti gibidir.” (Kenzü’l-Ummâl)
- GÜNÜN HADİSİ
- Kim inanarak ve karşılığını Allah’tan bekleyerek Kadir Gecesi’ni ibadetle ihya ederse geçmiş günahları bağışlanır. (MÜSLİM)
HAYATIMIZDA UYGULAYALIM
Bu vesile ile Kur’an ayı olan Ramazan’da Kur’an-ı Kerim’i daha iyi anlamaya, kavramaya ve hayatımıza uygulamaya çalışmalıyız. Ramazan ikliminde farklı camilerde veya evlerde mukabele dinlemek, dinledikten sonra da tercümesini okuyarak anlamaya çalışmak, Ramazan sonrasında yaşayacağımız hayata bir başka anlam katacaktır. Her gecemizin Kadir, her ayımızın Ramazan olması aslında bizim elimizde. Yeter ki bu özel ve ulvi zaman dilimlerini değerlendirelim.
- GÜNÜN DUASI
- Allah’ım! Bugünde cennet kapılarını (yüzüme) aç, cehennem kapılarını kapat; bugünde Kur’an okumaya beni muvaffak kıl ey müminlerin kalplerine sükûnet ve huzur indiren…
...
Selâm nedir?
İSLÂM’da “selam”, barışın ve güvenin sembolü, iyi niyetin göstergesidir. En’am suresi 54. ayette ifade edilen şekliyle “esselamü aleyküm” diye selam verilir ve manası “Allah seni esenliğe kavuştursun” demektir. Peygamber Efendimiz (sav) “Aranızda selamı yayın.” (Müslim) buyurmaktadır. Dolayısıyla birisiyle karşılaşıldığında veya birisinin evine girildiğinde selam verilmeli ve kendisine selam verilen kişi de buna daha güzeli ile karşılık vermelidir. Zira Nisa suresi 86. ayette şöyle buyurulmaktadır: “Size bir selam verildiğinde ya daha güzeli ile veya dengi ile karşılık verin. Allah, her şeyin hesabını tutmaktadır.” İslam alimleri selam vermenin sünnet, almanın farz olduğunu ve selam verenin alana göre daha fazla sevap kazanacağını belirtmiştir. (Mevsılî).
...
Seferîliğin başlangıcı nasıl belirlenir?
DİNEN sefer (yolculuk) sayılacak mesafedeki bir yere gitmek üzere yola çıkan kişi, yaşadığı yerleşim yerinin meskûn mahallinden çıkınca misafir hükmünde kabul edilir. Bu durumdaki kimse dört rekâtlı farz namazları iki rekât olarak kılar.
SINIRI GEÇİNCE SEFERî SAYILIR
Günümüzde şehirler genişlemiş, İstanbul örneğinde olduğu gibi, iki uç bölge arasındaki mesafe neredeyse sefer mesafesi olacak kadar uzamıştır. Buna benzer büyükşehirlerde yaşayan kimseler, yolculuğa kendi araçlarıyla çıktıklarında ikamet ettikleri ilçenin belediye sınırlarını geçtikleri andan itibaren seferî sayılırlar. Yolculuğa otobüs, tren, uçak ve gemi gibi umumi vasıtalarla çıkılması hâlinde ise seferîliğin başlangıç noktası olarak otogar, gar, havalimanı ve limanlar esas alınabilir
...
Sarayda 'Kadir Gecesi Alayı'
RAMAZAN ayına özel birçok merasimin havalimanı ve limanlar esas alınabilir. hayata geçirildiği Osmanlı Devleti’nde oruç ayının 27. gecesi Kadir Alayı düzenlenirdi. Kadir Alayı, Tophane’deki Nusretiye Camisi ile Yıldız’daki Hamidiye Camisi meydanında yapılırdı. Etrafı renkli fenerler ve fanuslarla donatılan meydanlar, bir ışık dünyası hâline gelirdi.
ARABALARA YEMEK DAĞITILIRDI
Hava kararmadan önce, Harem’de bulunan kadınlar ve sultanlar at arabalarına binerler, meydanda kendilerine ayrılan yerlerde dururlardı. Arabalardan inmezlerdi. Arabaların perdeleri inik dururdu. Her arabaya gümüş tepsilerle iftariye, yemek, meyve, kahve gibi yiyecekler dağıtılırdı. Harem ile alayın geçeceği meydana kadar olan yol, renkli kandiller ve fenerlerle donatılırdı. Harem arabalarının önlerinde ikişer kavas, gümüş kaplamalı deri fenerleri taşırlardı. Padişah camiye girdikten sonra meydanda bulunan askerlere büyük pideler ve şerbetler dağıtılırdı. Teravih namazı bitinceye kadar meydanda atılan fişekler seyredilirdi. Namazdan sonra kadınefendiler ve sultanlar, şehirdeki şenlikleri seyretmek için kısa bir tur yapar ve sonra saraya dönerlerdi.
