Adalet öyle mi?
Gelin biraz adalet turuna çıkalım, o derin unutkan hafızamızı biraz kurcalayalım…
Öyle ya adaleti bir sözmüş gibi kullanıp hayata geçirmeyen yığınlar yüzünden adaletin kalbi yara alıyor…
Dünya yaşanmaz bir yurt haline geliyor…
Üstüne bir de katil devletler dünyanın vicdan damarı olan Türkiye’ye adalet satmaya kalkıyor…
Adalet öğretmeye kalkıyor…
Gelin sürekli Türkiye gibi köklü bir devlete iftira atarak adalet yok, hürriyet yok, özgürlük yok diye çığırtkanlık yapanlar için esaslı bir hafıza dersi verelim…
Ancak kalpleri ihanetten, kalpleri kötüden yana olanlar için hafıza tazelemek işe yaramayacaktır belki, lakin algılarla yanlış düşünenlerin düşüncelerini değiştire biliriz…
Birinci ve İkinci Dünya savaşlarındaki acılar ölümler bile henüz tazeyken…
İnsanlığın ruhu savaşın acılarından yorgun düşmüşken…
İnsan insana hayatı zulmetti…
Her şey bitti derken kahrolası kötüler dünyayı yeniden kan kokusuna boğdu…
11 Eylül denilen Siyonist-Yahudi tezgâhı yeniden devreye girdiğinden beri ölen insan ve Müslüman rakamları artık tutulmuyor bile…
Hem ne önemi vardı ki rakamların onlar için onlar Müslüman’dı…
Yaşama hakkı yoktu…
Amerika’nın plan icabı vurulan İkiz Kuleleri yerle bir olduğu gün, yani her şeyin çok sıcak olduğu gün bir günde sekiz bin insan gözaltına alınmıştı…
O insanlardan büyük bir kısmı kamplara götürülüp korkunç acılar içinde ya öldü ya delirtildi…
Guatemala kamları Nazilerin insan yakan fırınlarından çokta farksız değildi…
Peki kim Amerika’ya hesap sordu?
Kim “Hukuksuzluk yapıyorsun” dedi?
Kim “Adil yargılaman yok” dedi?
Dünyanın katil devletine kimse höst bile diyemedi…
Bugün Türkiye Cumhuriyeti devleti on beş temmuz gibi işgal girişimi kalkışması yaşayacak, o acıları reva gören vatan hainlerini hukukun önünde yargılayacak…
Yine de Türkiye’ye demediğinizi bırakmayacaksınız…
Türkiye’yi hukuksuzlukla suçlayacaksınız öyle mi?
Dünyanın hiç bir ülkesinde bu kadar adil yargılama bulamazsınız beyler bulamazsınız…
Bu kadar adil bir devlet anlayışına Türkiye’den başka hiç bir yerde rastlayamazsınız…
Haksızlığa uğrayan bu millete sorun bakalım o zalimler içeride keyifle beslenirken her şehidin ailesi nasıl idam istiyor…
Kendi ülkenizde iki bina vurulunca dünyaya savaş ilan edecek kadar cani olacaksınız…
Kamplarda köpeklere insanları yem edeceksiniz…
Halk bankasının müdürünü hukuksuz yere tutuklayacaksınız…
Sonra kadim ülke Türkiye’ye adalet satacaksınız…
Kızıl dereliler sizden alacaklı…
Yeryüzünün Müslümanlar’ı sizden alacaklı…
Dünya çocukları sizden alacaklı olacak…
Dünyanın merhamet yurduna posta koyamaya kalkacaksınız…
Bitti ey katil Amerika, bitti dünyadaki son kullanma tarihin bitti…
Pensilvanya’daki caniyi besle sen ki cani besleme uzmanısın…
Ama bil ki papaz takası olmadan, papazların sana teslim edilmeyecek…
Evet içimizdeki yabancı unsur CHP gibi senin kılıcını sallayan muhalefet sana coşku veriyor olabilir…
Lakin bu millet seni tüm dünyanın gözleri önünde dayak manyağı yapan bir devlete sahip olmanın Şeref’ini yaşıyor…
Hem de yüzyıl sonra…
Sanki Abdülhamid gelmiş çağımıza…
Artık hükmün bitiyor ve sonsuza kadar biteceksin Amerika…
Seni kimse umursamıyor canın cehenneme Amerika…