Katar’ın ev sahipliği yaptığı FIFA 2022 Dünya Kupası pazar akşamı oynanan Arjantin-Fransa final maçıyla sona erdi.

Dünya Kupası finaline yakışır bir karşılaşmanın ve son anına kadar heyecan dolu muhteşem bir maçın ardından mutlu sona ulaşan Arjantin oldu.

Dünyadaki en büyük futbol organizasyonunu başarıyla tamamlayan Katar, alkışları hak ediyor.

Güvenliğin sağlanmasına ve turnuvanın sorunsuz bir şekilde sona ermesine katkıda bulunan polislerimizi de unutmamak ve takdir etmek gerekiyor.

Katar, sapkın lobilerin ve destekçilerinin baskılarına boyun eğmeden, sahip olduğu değerlerden taviz vermeden ve aşağılık kompleksiyle kültürünü gizleme ihtiyacı hissetmeden büyük bir başarıya imza attı.

Caddelerde, Doha’nın tarihi Vâkıf Çarşısı’nda ve tribünlerde oldukça renkli görüntüler vardı.

Arap kültürünü merak eden seyircilerden bazıları Katarlılar gibi giyinmeyi denemişti.

Ticari zekâya sahip birileri Dünya Kupası’nı fırsat bilip milli takımı Katar’a gelen her ülkenin bayrağındaki renkleri yansıtan “ikaller” ve “şımağlar” üretmişti.

Arapların ikalleri genelde siyah olur.

İlk kez sarı, yeşil gibi renklerde ikaller takıldığına şahit oldum.

Dünya Kupası maçlarını seyretmek için dünyanın dört bir yanından Katar’a gelen seyircilerden bir kısmı hayatında ilk kez ezan sesi işitmiş ve camide cemaatle namaz kılan insanlar görmüştü.

Katar, organizasyon boyunca ülkeye gelenlere İslam’ın güzel bir şekilde tanıtılmasını sağlayarak farklı ülkelerden birçok kişinin İslam’ı kabul etmesine de vesile oldu.

Final maçının ardından Katar Emiri'nin, Arjantin Milli Takımı’nın kaptanı Lionel Messi’ye “bişt” giydirmesi ise büyük yankı uyandırdı ve birilerini âdeta deliye döndürdü.

Arap erkeklerinin giydiği ve siyah, beyaz, kahverengi, bej ve gri gibi farklı renkleri bulunan bişt, giyen kişiye bir tür saygınlık kazandırır ve sıradan halk söz konusu geleneksel kıyafeti genelde bayram, düğün ve benzeri özel günlerde giyer.

Messi’den önce birçok ünlü futbolcu da çeşitli münasebetlerle ziyaret ettikleri Arap ülkelerinde aynı kıyafeti giymişti.

Hatta Türkiye’de de Arap kökenli vatandaşlarımızın yoğun olarak yaşadıkları bölgelerde “bişt” giyildiğini görmek mümkün.

Messi’ye bişt giydirilmesini eleştirenlerin tepkilerinin altında yatan sebeplerin başında hiç şüphesiz ırkçılık ve İslam düşmanlığı geliyor.

Arap kültürünün bir parçası olan o geleneksel kıyafetin İslam’la doğrudan bir ilgisi yok elbette.

Ancak İslam düşmanlarına Arapları hatırlatıyor ve Arap kültürüne ait şeyler de onların zihninde bir şekilde İslam’ı çağrıştırdığı için rahatsız oluyorlar.

Bu son Dünya Kupası birçok şeyi görmemize sebep oldu.

Müslüman bir Arap ülkesinin turnuvaya ev sahipliği yapmasını bir türlü hazmedemeyen Avrupalıların ırkçılıkları ve başka milletlere tepeden bakan kibirli tavırları tüm çirkinliğiyle ortaya çıktı.

Faslı futbolcuları maymuna dahi benzettiler.

Bununla birlikte, insaflı birçok gözlemci Katar’ın içki kısıtlaması getirerek iyi bir şey yaptığını, ailelerin çocuklarıyla birlikte stadyumlara daha rahat gidebildiklerini ve rakip takım taraftarlarının sokaklarda kavga etmediklerini itiraf ediyor.

Katar, koparılan kuru gürültüye ve yaygaraya aldırış etmeden kendi işine odaklandı ve başardı.