Hicret YÜCEL- ÖZEL HABER
Bangladeş, bir süredir kamudaki kontenjan sebebiyle kanlı protestolara şahit oluyordu. Hükümetin alınan kararla kontenjanı düşürdüğü söylense de halk ve öğrencilerin yaptığı protestolar, gün geçtikçe daha fazla öğrencinin katılmasıyla birlikte hükümet karşıtı protestolara dönüştü.
Baskılara daha fazla dayanamayan Başbakan Hasina'nın istifa ederek ülkeyi terk ettiği iddiası ortaya atıldı.
BAŞBAKAN İSTİFA ETTİ
Bangladeş Genelkurmay Başkanı General Waker-Uz-Zaman, Başbakan Şeyh Hasina'nın haftalarca süren huzursuzluğun ardından istifa ettiğini söyledi . Yardımcısı, başkent Dakka'dan helikopterle kaçtığını ve basındaki iddiaların doğru olduğunu söyledi.
General Waker-Uz-Zaman, ulusa sesleniş konuşmasında, ülkeyi yönetecek geçici bir hükümetin en kısa zamanda kurulacağını da söyledi.General, bugün ülkeden kaçtığı düşünülen Başbakan Şeyh Hasina'nın istifa ettiğini duyurdu.
Binlerce kişi kutlama için sokaklara dökülürken, çok sayıda kişi başbakanın resmi konutuna baskın düzenledi.
Geçtiğimiz ay hükümetin iş kotasına karşı başlayan gösteriler ülke çapında huzursuzluğa dönüşmüş, asker güç kullanarak yüzlerce insanın ölümüne ve binlercesinin yaralanmasına neden olmuştu.
Öğrenciler, geçen aydan bu yana öldürülen yaklaşık 300 kişi için adalet talebiyle Dakka'da yürüyüş düzenledi.
HALK İSTRİFA SONRASI MEYDANLARA İNDİ
Şeyh Hasina'nın istifası sonrası başkent Dakka'da, Hasina'nın babası ve ülkenin bağımsızlık lideri Şeyh Mucibur Rahman'ın heykeli, başbakanın istifasını kutlayan protestocular tarafından baltayla vurularak devrildi.
KAMU KONTENJANI TEPKİSİ HASİNA'YI DEVİRDİ
Bu gösteriler, Bangladeş'in Bağımsızlık Savaşı'na katılan kişilerin ailelerine kamuda kontenjan kararına tepki olarak patlak vermişti.
Bangladeş'te kamudaki iş alanlarının yüzde 56'sı belirli gruplara ayrılıyor. Bunun yüzde 30'u 1971'deki Bağımsızlık Savaşı'na katılanların ailelerine, yüzde 10'u kadınlara, yüzde 10'u az gelişmiş bölge sakinlerine, yüzde 5'i yerli topluluklara ve yüzde 1'i engellileri kapsıyor. Savaşa katılanların ailelerine ayrılan kontenjan, ülke genelinde gerçekleştirilen öğrenci protestolarının ardından 2018'de kaldırılmıştı. Ancak Yüksek Mahkeme'nin geçtiğimiz ay kontenjan sisteminin yeniden uygulanması kararı almasıyla protestolar yeniden patlak vermişti.
Muhalif öğrenciler, savaşa katılanların ailelerine kontenjan ayrılmasının “ayrımcı” olduğunu savunarak bunun yerine liyakate dayalı bir sistem getirilmesini talep etmişti.