Bakan Kurum, Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da düzenlenen Birleşmiş Milletler Çölleşmeyle Mücadele Sözleşmesi COP16’daki Bakanlar Diyaloğu Toplantısı’nda, çölleşme ve kuraklığın dünya üzerindeki olumsuz etkilerini ele aldı. Kurum, "Kuraklık ve çölleşme, gezegenimizi her geçen gün daha derinden etkileyen ve yaşamı tehdit eden büyük bir sorun. Bu mücadelede küresel iş birlikleri ve kararlı adımlar atılması hayati önem taşıyor," dedi.
Kuraklık Yönetimi ve Eylem Planları
Türkiye’nin kuraklıktan en fazla etkilenen ülkelerden biri olduğunu belirten Kurum, Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün meteorolojik kuraklığı anlık olarak izlediğini ve kamuoyunu bilgilendirdiğini söyledi. Tüm havzalarda, sektörel kırılganlıkları göz önünde bulundurarak kuraklık yönetim planları oluşturduklarını ifade eden Kurum, bu çalışmalarda bilim insanları, sektör temsilcileri ve halkın görüşlerine başvurulduğunu vurguladı.
2024-2030 Strateji ve Eylem Planları
Kurum, 2024-2030 yıllarını kapsayan Ulusal Çölleşmeyle Mücadele Stratejisi ve İklim Değişikliği Uyum Stratejisi’ni revize ettiklerini belirtti. Bu kapsamda, iller bazında Yerel İklim Değişikliği Mücadele Eylem Planlarının da devreye alınacağını duyuran Kurum, yutak alanların artırılması amacıyla havza bazlı çölleşme eylem planlarının sürdüğünü ifade etti.
"Ulusal Çabalar Yeterli Değil"
Kuraklıkla mücadelenin sadece ulusal düzeyde alınan tedbirlerle başarıya ulaşamayacağını belirten Kurum, "Bu, ulusal çabaların ötesinde, bölgesel ve küresel iş birliği gerektiren bir süreç. Türkiye olarak bu alanda yüksek bir duyarlılıkla hareket ediyoruz," dedi.
Türkiye'nin Afrika, Orta Asya ve diğer bölgelerde arazi restorasyonu ve kapasite geliştirme faaliyetlerine desteğini sürdürdüğünü belirten Kurum, "Bunlar, uluslararası düzeyde dayanışmanın en somut göstergelerinden biridir," ifadelerini kullandı.
