FETÖ’nün TSK ve Emniyet’ten uzaklaştırılmalarıyla PKK, mühimmat, istihbarat ve para kaybı yaşamaya başladı. Bu çaresizlik PKK’yı, (aslında destekçisi Batı’yı) yeni yaşam alanı aramaya mecbur bıraktı.
Yeniden 1980 öncesi sosyal zemine dönmek için çok acil harekete geçmeyi planlıyorlar. Klasik kışkırtma taktiğinin göze batacağını tahmin eden PKK, tersten vurmayı planlıyor.
Bir ajan provokatör ya da manipüle edilmiş bir eksik akıllı, bir Kürt’ü hedef seçer ve ona eziyet eder. Bu eziyetin ardından birileri onun intikamı için ortaya çıkar. Ortaya çıkanlara ateş edilir ve fitil ateşlenmiştir. Kabaca böyle olan klasik tezgâh ne kadar iyi planlanırsa planlansın artık Türkiye’de çalışmaz.
Bu çalışmaz ama tersten El Muhaberat tezgâhı çalışabilir. Suriye’de planlanan tezgâh şöyle: Bir Kürt değil de, Kürt olmayan birini bulacaklar ve güya Kürtler adına eziyet edecekler. Planın ham halinde, PKK’lı olmayan Kürtler tarafından Bu işlemin hiçbir tarafında PKK yoktur yani örgütlü bir durum değil bir halk reaksiyonudur. Bu sırada, gamalı haçları olan, Şaman putlarını çok seven tuhaf Türkçüler belirir. Kürtler’i tedirgin edecek kadar saldırgan bir dil kullanmaya başlarlar ve PKK’nın eylemlerini Kürtler’e mal ederler. Bu saldırgan dile tepki olsun diye aniden tuhaf Irkçı Kürtler ortaya çıkar ve suni bir zemin oluşur. Konu artık PKK değil Kürtler’in ve Türkler’in birbirinden tedirgin olması gibi anlatılır.
Bu plan tehlikeli bir plandır ve büyük acılara sebep olabilir. Ancak bu tehlikeli büyük plan aynı zamanda bir fiskeyle yıkılacak kadar zayıftır da. Yeter ki başlamasın! Başlatmamak için iki önemli tedbiri acilen almalıyız.
Bir: Farkında olmak ve farkında olduğumuzu belli etmek.
İki: Kürt’ün Türk’e, Türk’ün Kürt’e emanet olduğunu, bizim emaneti namus bildiğimizi yüksek sesle ifade etmek.
Ve son: Bu işin sadece küçük bir kısmı siyasetçilerin sorumluluğundadır. Asıl iş bizim. Kürtler’i tahkir eden, PKK’yı Kürtler’e mal eden, Kürt’e sataşan kim varsa doğrudan PKK’ya çalışıyordur ve PKK’lı terörist olarak yargılanması gerekir…