Candan Mert - Muhabir
Prof. Dr. Tarhan'a göre, borderline kişilik bozukluğu yaşayan bireylerin %96'sı yaşamları boyunca bipolar bozukluk tanısı almış. Bu durum, bazı araştırmalarda "bipolar altı" veya "eşik altı bipolar" olarak adlandırılıyor. Borderline kişilik bozukluğu, duygu durum düzenleyici ilaçlar veya terapi ile tedavi edilebiliyor.
Borderline kişilik bozukluğu, B kümesi olarak bilinen empati eksikliği ve sosyal sınırları çizememe gibi belirtilerle kendini gösterir. Prof. Dr. Tarhan, bu kişilerin sosyal ilişkilerde, iş ilişkilerinde ve aile ilişkilerinde sınırlarını belirleyemediğini belirtiyor.
Kişilik bozukluklarının üç ana kümeye ayrıldığını ve sınır kişilik bozukluğunun bunlardan biri olduğunu ifade eden Prof. Dr. Tarhan, bu kişilerin kendilerini tanımlayamadıklarını ve sosyal ilişkileri sağlıklı bir şekilde yürütemediklerini vurguluyor.
Borderline kişilik bozukluğu olan bireylerde intihar oranının %7,5 olduğunu belirten Prof. Dr. Tarhan, bu kişilerin iç dünyalarında sürekli bir boşluk duygusu taşıdıklarını ve stres karşısında kolayca dağıldıklarını söylüyor.
Prof. Dr. Tarhan, erkeklerde sıkça görülen antisosyal bozukluğun sınırları tanımayı ve yasal sorunlar yaşamayı kolaylaştırdığını belirtiyor. Ancak, kişilik bozukluklarının genetik alt yapının yanı sıra çevresel faktörlerden de etkilendiğini vurguluyor.
Bu bilgilere dayanarak, sınır kişilik bozukluğu ve antisosyal bozukluğun toplumda önemli bir sorun olduğu ve uygun tedavi ve desteklerle yönetilebileceği sonucuna varılabilir.