15 Temmuz’da Fetullahçı Terör Örgütü tarafından düzenlenen 243 şehit ve 2196 vatandaşın yaralandığı hain işgal girişimi gecesinde 13 yaşındaki Yağız Alan’ın yaşadıklarını anlatan “Minik Kalplerin Gözünden 15 Temmuz” adlı kısa film 15 dile çevrildi.
15 Temmuz darbe girişiminin çocuklar üzerinde bıraktığı etki, darbe girişimi tanığı 13 yaşındaki Yağız Alan’ın yaşadıkları üzerinden “Minik Kalplerin Gözünden 15 Temmuz” adıyla kısa filme aktarıldı.
FETÖ’cü teröristlere karşı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın halkı sokaklara çağırması ve vatandaşların darbecilere karşı mücadelesinin küçük bir tanığın gözünden anlatıldığı kısa film, İngilizce, Fransızca, İspanyolca, Rusça, Arapça, Çince, Bulgarca, Boşnakça/Sırpça, Endonezce, Azerice, Kırgızca, Yunanca, İtalyanca, Almanca ve Kürtçenin Soranice lehçesine çevrildi.
“Babamın sağ salim geldiğini yastığıma koyduğu çiçekten anlamıştım”
Yağız’ın 15 Temmuz gecesi arkadaşlarıyla mesajlaşmalarına da yer verilen kısa filmde, o gece yaşadıklarını şöyle anlatıyor:
“O akşam hava çok güzeldi. Balkonda babamla sohbet ederken, annem telaşla bizi içeri çağırdı. TV izlemeye başladık, annem çok endişelenmişti. Babam çok dikkatliydi, bir süre haberlere baktıktan sonra Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımızın konuşmasını dinledik. Babam sakince gömleğini istedi ve abdest almaya gitti. Neler olduğunu anlamaya çalışırken babamın amcamları ve arkadaşlarını arayıp konuştuklarını duyduktan sonra olayın ne kadar büyük olduğunu fark ettim. Babam beni alnımdan öptü. ‘Oğlum, annen önce Allah’a, sonra sana emanet.’ dedi ve evden ayrıldı. O günü hiç unutamam. Kısa süre sonra uçaklar bomba atmaya başladı. Anlam veremiyorduk, kimdi bunlar? Ardından sela sesi duydum. İlk olarak anlam veremedim. Arkadaş grubumuzla mesajlaşırken Furkan’ın kardeşi Aras bombaları fark etmesin diye annesi kulaklık takıp müziği sonuna kadar açmış. Sığınağa inen, saklanan arkadaşlarım var. Biz bütün geceyi bomba ve sela sesleriyle geçirdik. Babamın sağ salim geldiğini yastığıma koyduğu çiçekten anlamıştım. Çok şükür, ülkemiz kurtulmuştu.”
Yağız, filmin sonunda 15 Temmuz gazilerini ziyaret ederek, onlara kartondan kendi elleriyle yaptığı madalyaları hediye ediyor.