FETÖ medyası ve terör örgütünün gazeteci görünümlü teröristlerini savunan, PKK propagandası yapan paçavraları sahiplenen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, milli medyaya saldırdı.
Milli medyanın Türkiye lehine haberlerinden rahatsızlığını ortaya koyan Kılıçdaroğlu, “Vatan hainleri” hakaretinin ardından şu sözleriyle binlerce masumun idam edildiği İstiklal Mahkemeleri’ne özlem duyduğunu ortaya koydu: “A Haber’i de kınıyorum, atv televizyonunu da kınıyorum. Ben senin boynuna neyi takacağımı çok iyi biliyorum.” Milli medyanın önemli temsilcilerinden A Haber de, Kılıçdaroğlu’na “Urganından korkmuyoruz” şeklinde cevap verdi. Kılıçdaroğlu’na skandal çıkışı sonrası tepki yağdı.
Diğer yandan idamla tehdit edilen A Haber ve çalışanları, Kılıçdaroğlu’nun sözlerini yargıya taşıyacaklarını açıkladı.
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel’in “Salı günü yeni bir bomba patlıyor. Salı günü büyük bomba patlayacak” sözleriyle kamuoyu oluşturmaya çalıştığı CHP Grup Toplantısı’nda rezalet üstüne rezalet yaşandı. Kılıçdaroğlu, geçen haftaki yalanlarını sıralarken, FETÖ’nün darbe girişimindeki düzmece belgeleri savundu, örgütün sözcülüğünü üstlendi. CHP lideri, alenen milli medyaya kin kustu, tehdit etti. Milli medyaya saldıran Kılıçdaroğlu, şu sözleriyle binlerce masumun idam edildiği İstiklal Mahkemeleri’ne özlem duyduğunu ortaya koydu: “A Haber’i de kınıyorum, A televizyonunu da kınıyorum. Ben senin boynuna neyi takacağımı çok iyi biliyorum.” Milli medyanın önemli temsilcilerinden A Haber’de Kılıçdaroğlu’na “Urganından korkmuyoruz” şeklinde cevap verdi.
Teröristler için özgürlük istedi
Öte yandan Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, iş adamları ile ilgili açıklamaları çarpıttı, teröre can suyu oldu. PKK terör örgütü iltisaklı sözde milletvekilleri, gazeteci görünümlü teröristler için özgürlük isteyen Kılıçdaroğlu, “Sen yabancı sermayenin Türkiye’ye gelmesini istiyorsan bir, bütün milletvekillerini serbest bırakacaksın. Gazetecileri serbest bırakacaksın. Hapiste gazeteci, milletvekili olmaz. Üç medya özgürlüğünü sağlayacaksın. Dört, yargı bağımsızlığını sağlayacaksın, mahkemelerden elini çekeceksin. Beş, görevine son verdiğin bütün akademisyenleri yeniden işe alacaksın. Altı, Semih ve Nuriye’yi derhal görevine başlatacaksın” ifadeleriyle pes dedirtti. Kılıçdaroğlu’nun gazeteci görünümlü teröristler için “Basın özgürlüğü” vurgusu yapıp, özgürlük istemesi, Milli medya içinse idam tehdidinde bulunması CHP liderinin hangi odaklarla iş tuttuğunu bir kez daha ispatladı.