Ekonomi

“Milletin iradesi dışındaki bir anlayışa, asla boyun eğmeyiz”

Abone Ol

Hasan Taşkın

Hisarcıklıoğlu, TOBB ve Oda-Borsa camiası olarak tepkilerini ilk anda ortaya koyduklarını vurgularken, “Gücünü sandıktan, yetkisini milletten almayan bir idareyi asla meşru kabul etmeyiz. Demokrasi ve milletin iradesi dışında bir seçeneğe de boyun eğmeyiz” dedi.

Hisarcıklıoğlu, Mustafa Kemal Atatürk’ün, ‘Hâkimiyet kayıtsız, şartsız milletindir’ sözünü hep aklımızda tutarak ülkemiz ve milletimiz için çalışmayı ve üretmeyi daha büyük bir azimle sürdüreceklerini ifade etti. Her zaman demokrasinin, milletin ve devletin yanında olduklarını ifade eden Hisarcıklıoğlu, Türkiye’nin demokrasisine ve hukuk devleti yapısına kasteden hain ve alçakça bir saldırıyı birlik ve beraberlik içinde geri püskürterek hainlere en güzel cevabı verdiğini kaydetti. TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, “15 Temmuz hem Türkiye siyaseti, hem de Türkiye ekonomisi için tarihi bir stres testi oldu. Milletin dirayetiyle bu test başarıyla geçildi ve demokrasimizin kalitesi tescillendi. Demokrasimiz ve kurumlarımız kaba kuvvete teslim olmayacak kadar olgunlaştıklarını kanıtladı. Devlet içinde illegal örgütlenen FETÖ çetesi ortaya çıkarıldı.

Cunta heveslilerine karşı ortaya konan milli direniş sayesinde gelecekte benzer kalkışma girişimi içinde olabileceklerin önüne set çekildi” ifadesini kullandı.

TOBB VE ODA/BORSA CAMİASI BU SÜREÇTE NELER YAPTI?

Hisarcıklıoğlu TOBB ve Oda/Borsa camiası olarak bu süreç boyunca neler yaptıklarını ise şöyle anlattı: “FETÖ kaynaklı bu hain darbe girişiminin ortaya çıkmasıyla birlikte, TOBB ve Oda-Borsa camiası olarak tepkimizi ilk anda ortaya koyduk. Darbe girişimine karşı ilk harekete geçen, ilk inisiyatif alan meslek örgütüyüz. Daha darbe bildirisi okunur okunmaz, gece saat 00:22’de çıktık dedik ki; ‘Milletin iradesi ve demokrasi dışında hiçbir iradeyi tanımıyoruz. Gün demokrasiye sahip çıkma günüdür.’ Sonrasında TOBB olarak faaliyetlerimizi 3 eksen üzerine oturttuk. Bunlardan ilki etkili bir ekonomi diplomasisi yürütmekti. Zira 15 Temmuz sonrası ülke dışında ciddi bir bilgi kirliliği oluştu. Yurtdışındaki bilgi kirliliğini kaldırmak için 6 kıtada, 98 ülkedeki muhataplarımızla ve 25 çok uluslu iş örgütüyle temas kurduk.

Ülkemizde yaşananları ilk elden anlattık. G-20 ve İslam ülkelerinin iş dünyalarına brifingler verdik. İkinci önemli konu yatırımcıların güvenini tesis etmek ve yükseltmekti. Türkiye’de yatırım yapmış 300 büyük uluslararası şirketimizi Cumhurbaşkanımızla ve Başbakanımızla bir araya getirdik. Odaklandığımız üçüncü alan da reformlardı. Zira güçlü ekonomi ve kaliteli demokrasi birbirini tamamlayan bir bütündür. Biri olmadan diğeri olmaz. Yatırım Ortamını İyileştirme Platformunda iş dünyamız ve hükümetimiz arasında köprü görevi üstlendik. İş ve yatırım ortamını iyileştirecek çeşitli düzenlemeler üzerinde kamu idaresiyle birlikte yaptığımız çalışmalarda önemli ilerlemeler sağladık.”