Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Kastamonu İl Kongresi’nde konuştu.
Kılıçdaroğlu darbecileri düşünüyor
Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun KHK’lar hakkında ki açıklamalarına ilişkin, “Ana muhalefetin başındaki zatın 15 Temmuz şehitlerinin yanında değil de onları şehit eden hainlerin yanında durduğunu görüyoruz.” diyerek, “Söylediği şeye bak, tek tip elbiseyle ilgili. ‘Onların yakınların yok mu, onları o halde gördükleri zaman ne yapacaklar, üzülmeyecek mi, şöyle olmayacak mı, böyle olmayacak mı?’ Ya sen ne cins adamsın be. Sen benim 251 şehidimin yakınlarını düşünmüyorsun, sen benim 2 bin 193 gazimin yakınlarını düşünmüyorsun. ‘Onların acaba yakınları, evlatları, kardeşleri şehit olduğu zaman ne yaptılar, ne yapıyorlar’ diye soruyor musun? Bunu düşünüyor musun? Yok.” İfadelerini kullandı.
DAEŞ’e ne yaptıysak YPG’ye de aynısını yapacağız
“Madem Suriye’de her şey güllük gülistanlık, 3 milyonun üzerinde insan niye bizim topraklarımızda yaşamaya devam ediyor?” diyen Erdoğan, “Çünkü biz de bu insanlar da biliyor ki sınırın öte tarafında sadece örgüt isimleri, sadece örgüt işaretleri değişiyor, zulüm baki. Dün zalimin adı rejimdi, dün zalimin adı DAEŞ’ti, bugün zalimin adı YPG/PYD’dir. Biz DAEŞ’e ne yaptıysak bu örgüte de aynısını yapacak ve mutlaka sınırlarımızın ötesini güvenli hale getireceğiz.” ifadelerini kullandı.
Erdoğan, şöyle konuştu:
“Sınırlarımızı güvenli hale getireceğiz”
“Afrin’i ve Münbiç’i teröristlerden arındırdığımızda buraların asıl sahibi olan kardeşlerimiz evlerine yeniden kavuşacaklardır. Ardından Tel Abyad ve Resulayn’dan başlayarak tüm sınır bölgelerimizi güvenli hale getireceğiz. Çünkü sınır bölgelerimiz bir terör koridoru olarak bize tehdit oluşturuyor.”
“Artık sözün bittiği yerdeyiz”
ABD’nin PKK’ya silah yardımı konusuna değinen Erdoğan, “Bizzat şahsıma bölgedeki örgütlere silah verilmeyeceği söylendiği günden beri yüzlerce tır değil, 4 bini aşkın tır, silah yüklü, zırhlı taşıyıcı yüklü… Bunlar Suriye’de sınırlarımız boyu dağıtılmakla kalmadı, bir de önümüzdeki yılın bütçesine bu iş için ödenek konuldu. Aldığı bu destekten dolayı şımaran bölücü terör örgütünün azgınlığı her geçen gün artıyor. Dolayısıyla artık sözün bittiği yerdeyiz. Bundan sonra sadece ve sadece icraata, uygulamaya bakacağız.” açıklamasında bulundu.
Vize krizine ilişkin açıklama
“Vize krizini kendileri başlattılar ama şimdi de sağ olsunlar kendileri bitirdiler. Ne güzel. Biz böyle bir vize krizi istemedik ki. Şimdi kalktı, olması gereken buydu zaten. Suriye meselesinde de aynısının olmaması için bir sebep yoktur.” diye konuşan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:
“Biz Suriye’de, Rusya ve İran’la nasıl çalışıyorsak Amerika’yla da aynı şekilde çalışmak istiyoruz. Sorun Amerika’nın bizimle çalışmak isteyip istemediğidir. Şayet Amerika bizimle çalışırsa memnun oluruz. Birlikte neler yapabileceğimize bakarız. Bize bir adım atana, biz misliyle mukabele etmekte çekinmeyiz. Esasen aramızda çözemeyeceğimiz hiçbir sorun da yoktur.”
“Bana göre büyük bir gürültü değil”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin içeride ve dışarıda karşılaştığı tüm sorunlara çareler ararken, birilerinin de ısrarla suni gündemler peşinde koştuğunu söyledi.
Bunun son örneğinin geçen günlerde yayınlanan KHK’de yer alan bir düzenlemede yaşandığını hatırlatan Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından o gece yaşanan hadiselerin ve yürütülen mücadelenin hukuki altyapısını oluşturmak için pek çok KHK yayınlandığını anımsattı.
Bazı kanunlar çıkarıldığını bildiren Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Mesela 27 Temmuz 2016’da, yani darbe girişiminden yaklaşık iki hafta sonra bir KHK çıkarmışız. Bu kararname ile darbe girişimi ve bunun devamı niteliğindeki olaylarda görev alan kamu görevlilerinin vazifelerini yerine getirirken aldıkları kararlar ve eylemlerinin hukuki, idari, mali ve cezai sorumluluk doğurmayacağı hükmünü o zaman getirmişiz. Üstelik bu kararname Mecliste de görüşülerek yasalaşmıştır. Yani tüm milletvekillerinin bu ifadeden ve içerdiği hükümden ayrıntılı bilgisi var. Benzer ifadeler yine 15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili şehitlik, gazilik, tazminat konularını düzenleyen çeşitli KHK’lerde de ayrıca yer almıştır. Daha sonra aynı hükümleri içeren düzenlemeye 15 Temmuz’da kahramanca ve cesaretle, darbecilere karşı koyan sivil vatandaşlarımız için de ihtiyaç duyulduğu görülmüştür.”
Nasıl oluyor da Bay Kemal’in kayığına biniyorsunuz
Erdoğan, yayınlanan son KHK’de daha önceki ifadelerin aynısıyla bu konuda bir düzenleme yapıldığını, her nedense bir anda büyük bir gürültü kopartıldığını ifade ederek, “Bana göre büyük bir gürültü değil, bunu da söyleyeyim. Tuhaf kampanyalar başlatıldı. Hatta içimizden bazıları da bu kampanyaya katıldı. Tabii üzüldük, yapmamaları gerekirdi. Ama bu katılanların ne yazık ki 16 Nisan’da da aynı kampanyaya katıldığını görüyoruz. 16 Nisan’da da bugün bu kampanyaya katılanlar o zaman ‘evet’ demediler, ‘hayır’ dediler. Niye? Onlar bu işleri çok iyi biliyorlar. Ya biz bir yolda beraber aynı dava arkadaşı değil miyiz, gönüldaş değil miyiz? Nasıl oluyor da bir anda affedersiniz gidip Bay Kemal’in kayığına biniyorsunuz. Nasıl olur?” diye konuştu.
Özellikle CHP’nin bazı milletvekillerinin her türlü terbiye, ahlak ve haysiyet çizgisinin dışına taşan sözlerle güya hükümete ama aslında millete hakaret etmeye başladığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
“Hele anamuhalefetin bir Muğla milletvekili var ki terbiyesiz, ahlaksız, burada tekrarlamaktan haya edeceğim, utanç duyacağım ifadelerle benim milletime saldırmıştır. Üstelik de güya hukukçu olan bu kişi, şu ana kadar çıkan hiçbir KHK’yi okumamıştır. Tabii şimdi milletvekillerimiz bu adamla ilgili dava açacak, açmaları lazım. Mecliste görülen yasadan da haberi yok. Çünkü aynı ifade hepsinde de var. Cehalet paçalarından, terbiyesizlik bunların suratından akıyor. Partisinin başındaki zata özenmiş olacak ki, bu şekilde ortaya atılıp milletimize saldırma cüreti gösteriyor. Tabii biz bunların tıynetini, cibilliyetini çok iyi bildiğimiz için açıkçası yaptıkları terbiyesizliğe şaşırmadık. Bizi şaşırtan, hiç beklemediğimiz bazı gelişmeler. Bu husumet kervanına bizim dava arkadaşlarımızdan bir kısmı nasıl katıldı, nasıl katılıyor. Yazıklar olsun.”
“Diyelim ki bu kararnamede özellikle geçen ifadenin sıkıntısı yeni anlaşıldı. Yapılacak iş gayet basittir, ilgili yerlere bu görüşler iletilir, konuşulur, tartışılır ve gereği yapılır. Doğrusu budur. Bunun yerine CHP’nin ve birtakım terör örgütlerinin sırf millete hakaret etmek için açtıkları bir yoldan gitmenin adı olsa olsa fırsatçılıktır.” değerlendirmesinde bulunan Erdoğan, 15 Temmuz gecesi tarihin en büyük destanlarından birini yazan milleti hedef alan saldırılara tahammül etmeyeceklerini vurguladı.
“Terör örgütlerinin değirmenine su taşımaktan başka bir şey değil”
Bu darbe teşebbüsünü, “tarihimizin en ahlaksız girişimiydi” diye niteleyen Erdoğan, buna karşın milletin bu ihaneti bastırma tarzının ise tarihin en ilkeli, en onurlu, en gurur verici hadisesi olduğunu dile getirdi.
Erdoğan, böyle bir milletin evladı olmaktan şeref duyduğun vurgulayarak, “Bunun için de meseleyi kanun tekniği tartışmasından çıkarıp 15 Temmuz’u itibarsız hale getirmek suretiyle veya onu bir araç haline dönüştürmek suretiyle bu yolda yürümek FETÖ’nün PKK’nın ve diğer terör örgütlerinin değirmenine su taşımaktan başka bir şey değildir. Biz üzerimize hendeğiyle tankıyla tüfeğiyle arkasına aldığı yedi düveliyle gelen teröristlere eyvallah etmedik ki bunlara eyvallah edelim.”
“Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet” vurgusu yapan Erdoğan, “Bu ilkelerimizi hedef alan hiç kimsenin gözünün yaşına bakmayız.” ifadesini kullandı.