Gündem

FETÖ’nün ‘üs imamı’ Kuzu ‘1 dolarını’ geri istedi

Abone Ol

Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz’daki darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan‘a yönelik suikast girişimi ile 2 polisin şehit edildiği saldırıya ilişkin üçü firari, 44’ü tutuklu 47 sanığın yargılanmasına devam ediliyor.

Muğla 2. Ağır Ceza Mahkemesince, adliye binasındaki salonların fiziki yetersizliği nedeniyle Muğla Ticaret ve Sanayi Odası Konferans Salonu’nda görülen davanın ikinci duruşmasının altıncı gününde, sanıkların toplanan deliller, tanık ifadeleri ve müşteki beyanlarıyla ilgili savunmaları ile talepleri alınmaya devam edildi.

Suikast timini yönetmekle suçlanan eski Özel Kuvvetler üyesi Binbaşı Şükrü Seymen, tanık N.K’nin kendisiyle ilgili “FETÖ’cü olduğunu biliyorum” ifadesini reddettiğini söyledi.

N.K’nin devresi olduğunu belirten Seymen, “Devrem olmasına rağmen kendisini uzaktan tanıyorum. Hangi şartlar altında neden böyle bir ifade verdiğini bilmiyorum. Maddi delil sunarak iddiasını somutlaştırmasını beklerdim.” dedi.

Daha önce “Verilen emir üzerine darbeye katıldım” dediğini hatırlatan Seymen, ifadesinin bu kısmının çarpıtıldığını öne sürdü.

Savcının mütalaasında Sönmezateş ile suikast girişimi öncesi aynı uçakla seyahat ettikleri bilgisinin yer aldığına işaret eden Seymen, “Sönmezateş ile tesadüfen aynı uçakta seyahat ettik. Uçakta veya havalimanında bir görüşmemiz olmadı. Havalimanının kamera görüntülerini talep ediyorum.” diye konuştu.

Kendilerini almaya gelen helikoptere ateş ettiğine ilişkin delili de kabul etmeyen Seymen, bu konuda hazırlanan hasar tespit raporunun incelenmesi talebinde bulundu.

Deliller ve tanık ifadelerini incelemek için süre isteyen Seymen, tahliye konusunu mahkemenin takdirine bıraktığını dile getirdi.

“Görevde kalsaydım Kuzu ve onun gibileri MAK’tan temizlerdim”

Ankara’da darbe planlarının yapıldığı villadaki toplantılara katıldığı ve bu toplantılarda suikast görevi verildiği iddia edilen eski Tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş ise daha önce “Şapka” kod adıyla ifade veren ancak mahkeme aşamasında ismini açıklayan tanık Hakan Bıyık’ın, kendisini söz konusu villada gördüğüne dair beyanlarını reddetti.

Sönmezateş, “Böyle bir villanın varlığı beni ilgilendirmiyor. Gizli tanık villada yapılan planlamayla ilgili hiçbir değerlendirmeye girmiyor. Benim orada olduğum kamera kayıtları ve parmak izleriyle ispat edilebilir. Bunların incelenmesini talep ediyorum.” diye konuştu.

Muharebe Arama Kurtarma (MAK) ekibinden ayrıldığında bu ekibin sadece 110 kişiden oluştuğuna dikkati çeken Sönmezateş, “Bu küçük topluluğun dedikodu kazanında ürettiği şeyleri dinliyoruz. Görevde kalsaydım Zekeriya Kuzu ve onun gibileri MAK’tan temizlerdim. MAK’ı gençlere bırakırdım” ifadelerini kullandı.

Kuzu, bir dolarını geri istedi

Eski MAK üyesi Astsubay Zekeriya Kuzu da Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığında FETÖ’nün “üs imamı” olduğunu mahkemede öğrendiği iddiasında bulundu.

Kuzu, MAK timlerinin birleştirilmesi hakkında üzerine atılan suçlamaları ve sanık ifadelerini kabul etmeyerek, bu konuda bilirkişi oluşturulmasını istedi. Cüzdanında ele geçirilen bir doların koleksiyon parası olduğunu iddia eden Kuzu, üzerinde bir dolar ve başka paralar olduğunu belirterek bu paraların kendisine iade edilmesini ve tahliyesini talep etti.