Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Sekreteri Muhyiddin Ali Karadaği, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında FETÖ’cü darbecileri korumanın derdine düşen, devletin teröristlerden temizlenmesine yönelik ilan edilen OHAL’i eleştiren Batı ülkelerine çok sert çattı.
“Çıkarcı utanmazlar”
Batı’nın 15 Temmuz’da Türkiye’ye karşı çıkarcı bir politika izlendiğini ve bundan utanmadıklarının altını çizen Karadaği, “Batı’nın, Türkiye’de yaşananlara yönelik politikası makyavelist ve çifte standartlara dayalıdır. Çifte standart siyaset yapanlar, kendilerinden utanmazlar. Örneğin OHAL’dan dolayı Türkiye’yi eleştirirken Almanya, birkaç gün önce Münih kentindeki olaylardan dolayı OHAL ilan etti” diye konuştu.
“Hükümeti desteklemediler”
Batı ülkelerinin müttefiki olan Türkiye’de seçilmiş meşru hükümetin yanında yer almadığını ifade eden Karadaği, “Şeffaf ve nezih seçimlerle başa gelen yönetimi devirmek için 15 Temmuz’da ciddi bir darbe girişimi yapıldı. İnsani ve demokratik olan herkesin bu darbeye karşı meşru hükümetten yana olması gerekirdi, ancak yapmadılar.” değerlendirmesinde bulundu.
“Diyanet iyi bir rol üstlendi”
Uçakların Meclis’i bombaladığı, darbeci FETÖ’cülerin halkı katlettiği sırada camilerden sela okutan Diyanet İşleri Başkanlığı’nın darbenin başarısız kalmasında iyi bir rol üstlendiğinin kaydeden Karadaği, “Diyanet’in camiler üzerindeki çalışması, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın meydanlara çıkma çağrısını insanlara ulaştırmada yardımcı oldu” dedi ve şöyle devam etti:
“Bizim İslam alemindeki dini bazı kurumlar ise hükümetlerin kontrolünde olur ve onların başına da kendi siyasetlerini benimseyen kimseler getirilir. Bunun en açık örnekleri de Mısır Fetva Kurulu ve Ezher Kurumu, 3 Temmuz 2013’teki askeri darbe sırasında meşru yönetim yerine darbecilerden yana saf tuttu.”