Gündem

“Avrupa’nın Türkiye’yi bunaltma hareketleri çirkin bir yapıya kavuştu”

Abone Ol

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, “Son dönemlerde özellikle Avrupa’nın yapmış olduğu ekonomik yönden Türkiye’yi bunaltma, biraz daraltma, biraz köşeye sıkıştırma hareketi, bugünlerde kendi iç seçimlerinde malzeme bulabilmek amacıyla daha da çirkin bir yapıya kavuştu.” dedi.

Özhaseki, Kayseri’nin Kocasinan ilçesine bağlı Yemliha köyündeki Yamula Patlıcanı Festivali ile Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan Yemliha Kadın ve Gençlik Merkezi’nin temel atma törenine katıldı.

Belediye başkanı olduğu dönemlerde kendisine o dönemin şartlarına göre talepler geldiğini fakat şimdi doğalgaz talep edildiğini dile getiren Özhaseki, taleplerin gelişmesinin, Türkiye’nin gelişimiyle doğru orantılı olduğunu söyledi.

Özhaseki, Türkiye’nin bu gelişimini istemeyen güçler olduğunu, Türkiye’nin güzel olduğu kadar zor bir coğrafya üzerinde bulunduğunu belirterek, şöyle konuştu:

“Üzerinde yaşadığımız bu güzel coğrafya, bu cennet vatan, çok kolay bir coğrafya değil, binbir türlü zorluklar var. Yerin altı depremsellik açısından sallanıyor, yerin üstünde de envaiçeşit fitne ocakları dinmek bilmiyor. Allah’a şükürler olsun biz o fitne ocaklarını durdurabiliriz, hepsinin hakkından geliriz. PKK’nın hakkından geldik eştikleri çukurlarda bağımsızlık Türküleri söylerken şimdi o çukurların içerisinde çürüyorlar. FETÖ denen bir belayı da atlattık, Allah’a şükür bundan sonra bu topraklarda hangi tür bela çıkarsa da hepsinin hakkından gelmeye gücümüz yeter.”

“Türkiye’nin iç işlerine karışmaktan kendilerini alamıyorlar”

Özhaseki, “Son dönemlerde özellikle Avrupa’nın yapmış olduğu ekonomik yönden Türkiye’yi bunaltma, biraz daraltma, biraz köşeye sıkıştırma hareketi, bugünlerde kendi iç seçimlerinde malzeme bulabilmek amacıyla daha da çirkin bir yapıya kavuştu. Aslında ‘Bizim iç işlerimize karışmayın’ diyenler, aylardır, yıllardır Türkiye’nin iç işlerine karışmaktan kendilerini alamıyorlar.” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin iç işlerine karışmaya kalkan ülkelerin, Türkiye’ye hainlik eden ne kadar terör örgütü varsa hepsine kucak açtıklarına dikkati çeken Özhaseki, şöyle devam etti:

“PKK’lılar rahatça o topraklarda yaşıyorlar mı? Yaşıyorlar. Bu PKK denilen lanet örgüt, çocuk katili, kadın katili örgüt, tüm dünya tarafından lanetlenmiş terörist listesine alınmış bir grup mu? Evet. Niye barındırıyorsunuz? Niye açıktan eylem yaptırıyorsunuz onlara? Niye destek veriyorsunuz.? Tabii onlara serbest. Türkiye’de ihtilal denemesinde bulunan insanlara kurşun yağdıran lanet bir örgüt olan FETÖ’nün elemanları sizin topraklarınızda cirit atıyorlar mı? Atıyorlar. Suçlu mu? Suçlu. Elinize tüm belgeleri verdik mi? Verdik. Niye o örgüt elemanlarını teslim etmiyorsunuz. Sonra da Türkiye’ye gelip ajanlık yapanlara bağımsız mahkemelerimiz karar verdiği zaman ayağa kalkıp ‘Onları bırakın’ deme cesaretini gösteriyorsunuz. Geçenlerde herhalde ağzından kaçtı oranın başbakanı hanımefendi, ‘Türkiye’de yüzde 50 hayır verenlerin haklarını savunmak zorundayız’ gibi belki de dünyada yapabileceği en büyük gafı yaptı. Tabii Cumhurbaşkanımız buna tepki gösterdi. O zaman da çıkıyorlar ‘İç işlerimize karışmayın’ diyorlar. Önce bir aynaya bakın, kendinize bu sözleri söyleyin, sonra da masada oturur sizlerle konuşuruz bunları.”

“Bu millet bağımsızlığına aşık bir millettir”

Türkiye’nin kendi politikalarını ürettiğini ve hiçbir Batılı ülkenin yaptırımlarına boyun eğmediğini vurgulayan Özhaseki, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Eskiden olduğu gibi yurt dışına gittiğinde önünü ilikleyerek yabancı devlet başkanlarının karşısında hazırolda bekleyen, emir dinleyen liderler yok artık. Onların karşısında dimdik duran Türk’ün gururunu, onurunu her zaman savunan ve onu iyi temsil eden insanlar var. Hamdolsun dimdik duruyoruz, haklarımızı savunuyoruz ve onlar karşısında da asla geri adım atma niyetimiz yok. Kimseyle kavga edecek değiliz, öyle bir niyetimiz yok ama bizim gururumuzla da kimse oynayamaz. Bu millet, bağımsızlığına aşık bir millettir. Bu millet, bağımsızlığına düşkün bir millettir, bayrağı için canını verir, okunan ezanlar için de her zaman canını verir. O yüzden bu konuda biz de tavizsiz bir şekilde devam ederiz.”