Başbakan Binali Yıldırım, Amerikan televizyonu CNN’e verdiği mülakatta, Ortadoğu’da yaşanan gelişmeler ve 15 Temmuz’da Türkiye’yi işgale kalkışan FETÖ’nün elebaşı Fetullah Gülen’in iadesine değindi. ABD’nin koordinasyonunda Suudi Arabistan ile İran arasındaki gerginliğin bölgede daha büyük krizlere yol açacağını vurgulayan Başbakan, “Biliyorsunuz, ABD bugünlerde bölgede yeni bir koalisyon kurmaya çalışıyor. Suudi Arabistan ve İran ilişkilerinin uzun zamandır iyi gitmediği de sır değil. Bu, birinci faktör. Diğer faktör ise küçük ülkelerin bir araya gelerek Katar’a karşı bir ittifak oluşturması” ifadelerini kullandı.
ABD istikrarı baltalıyor
Yıldırım, bir yandan Ortadoğu’da yeni bir kaos planlayan, diğer yandan da PKK başta olmak üzere terör örgütlerine destek veren ABD’nin yanlış yol izlendiğini vurgulayarak, “ABD’nin içinde bulunduğu tarzda bir işbirliğinin bölgede barış ve istikrarı inşa etmeye katkı sağlayacağını düşünmüyorum” diye konuştu.
Kimse itiraz etmedi
Yıldırım, ABD’nin Pensilvanya iblisini iade etmemek için uydurduğu bahanelere de sert tepki gösterdi. 11 Eylül saldırısını hatırlatan Yıldırım, ABD’nin kanıt bulmadan Afganistan’a girdiğini ancak kanıtlara rağmen FETO’yu vermediğini ifade ederek, şunları söyledi: “15 Temmuz’da bir darbe girişimi oldu, benzer bir şey 11 Eylül’de ABD’de oldu. Dönemin Başkanı George W. Bush, ABD’nin saldırı altında olduğunu ilan ettiğinde Türkiye yardım teklifinde bulunan ve Afganistan’a asker gönderen ilk ülkeydi. Biz, ‘Bunun arkasında kim var’ diye sormadık. ABD, ‘Bu saldırının arkasında El-Kaide var, El-Kaide sorumlu’ dedi. Kimse ABD’ye ‘El-Kaide’nin yaptığına dair delil var mı?’ diye sormadı.”
Katar ve İran hedefte
Suudi Arabistan ile İran arasında son olarak patlak veren Lübnan krizine değinen Başbakan Yıldırım, Trump’ın bölgeye ateşe atacak girişimlerde bulunduğunu belirterek, büyük resmi şöyle çizdi. “Biliyorsunuz, ABD bugünlerde bölgede yeni bir koalisyon kurmaya çalışıyor. Suudi Arabistan ve İran ilişkilerinin uzun zamandır iyi gitmediği de sır değil. Bu, birinci faktör. Diğer faktör ise küçük ülkeler bir araya geliyor ve Katar’a karşı bir ittifak oluşturuyor.”
Kim var diye sormadık?
Yıldırım, ABD’nin Pensilvanya iblisi iade etmemek için uydurduğu bahanelere de sert tehki gösterdi. 11 Eylül saldırısını hatırlatan Yıldırım, ABD’nin kanıt bulmadan Afganistan’a girdiğini, ancak kanıtlara rağmen FETO’yı verdiğini ifade ederek, “15 Temmuz’da bir darbe girişimi oldu, benzer bir şey 11 Eylül’de ABD’de oldu. Dönemin Başkanı George W. Bush, ABD’nin saldırı altında olduğunu ilan ettiğinde Türkiye yardım teklifinde bulunan ve Afganistan’a asker gönderen ilk ülkeydi. Biz bunun arkasında kim var diye sormadık. ABD, bu saldırının arkasında El-Kaide var, El-Kaide sorumlu dedi. Kimse ABD’ye El-Kaide’nin yaptığına dair delil var mı diye sormadı” diye konuştu.
AB artık karar vermeli!
Başbakan Binali Yıldırım, Avrupa Birliği’nin 1963’ten bu yana Türkiye’yi üyelik konusunda oyalamasını da değerlendirdi. Türkiye’nin Osmanlı’dan bu yana Avrupalı olduğuna dikkat çeken Başbakan Yıldırım, AB’nin haçlı zihniyetiyle, geleceği arasında karar vermesi gerektiğini belirterek, “Türkiye, AB’nin üyesi olmak istiyor ancak AB gideceği yöne karar vermeli. Bölgelerini tanımlamalılar, bu bölgeyi genişletecekler mi ya da Hristiyan kulübü olarak mı kalacaklar?” ifadelerini kullandı.