Savaş ve abluka koşulları sebebiyle Gazze Şeridi’nin özellikle kuzeyinde yiyecek bulamayan insanlar büyük bir açlık felaketiyle karşı karşıya.
Daha önce hayvan yemi olarak kullanılan mısırlar öğütülerek ekmek yapılıyor ve yenilebilecek ne varsa tüketiliyor.
Ellerinde tencerelerle yemek dağıtılmasını bekleyen çocuklar bir kap yemek alamadan geri dönüyor.
Çünkü herkese yetecek miktarda yiyecek yok.
Gazze Şeridi’nde insanlar İsrail ordusunun vahşi saldırılarının yanında açlık ve hastalıktan da ölmeye başladı.
Öte yandan Refah Kapısı’nın Mısır tarafında ve El-Ariş’te âdeta yardım konvoylarından oluşan bir şehir var.
Fakat Mısır -İsrail vetosu sebebiyle- sadece çok az miktarda yardım girişine izin verdiği için onca yardım orada öylece bekliyor.
Bu arada, ateşkes arayışları ve “iki devletli çözüm” etrafındaki tartışmalar da devam ediyor.
ABD ve Avrupa, fanatik İsrail hükûmetini Filistin devleti kurulmasını kabule bir şekilde ikna etmeye çalışırken İsrailli liderlerden bunun mümkün olmadığı yönünde birbiri ardına açıklamalar geliyor.
ABD Başkanı Joe Biden, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’yla gerçekleştirdiği telefon görüşmesinden sonra gazetecilerin sorularını yanıtlarken “Netanyahu görevdeyken de iki devletli çözümün mümkün olduğunu” söyleyince; İsrail Başbakanlık Ofisi hemen bir bildiri yayınlayarak “İsrail’in güvenlik gerekçesinin Filistin’in egemenliğiyle çeliştiğini” öne sürdü.
Kısacası, iki devletli çözümü reddetti.
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Josep Borell, Netanyahu’nun açıklamaları üzerine “Bütün Filistinlilerin gitmesini mi sağlayacaksınız? Öldürecek misiniz?” diyerek tepki gösterdi.
Hemen ardından da Brüksel’de AB ülkeleri dışişleri bakanlarıyla bir araya gelen İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz’ın “Filistinlilerin oluşturulacak yapay bir adaya taşınmasını” önerdiği iddiası gündeme düştü.
İsrail medyası ise Katz’ın böyle bir şey söylemediğini öne sürdü.
Hamas liderlerinden Usame Hamdan, “Filistinliler için yapay ada” önerisi üzerine yaptığı açıklamada, İsrail Dışişleri Bakanını “en zeki aptallar” listesine koymak gerektiğini söyleyerek bir dışişleri bakanından böyle bir düşünce gelmesine şaşırdığını ifade etti.
Hamdan, yapay ada projesinin Katz ve Yahudi yerleşimciler için hayata geçirilebileceğini dile getirerek projenin vatan kavramının değerinden habersiz bir zihniyetin ürünü olduğuna dikkati çekti.
İsrail Dışişleri Bakanının yapay ada açıklamasıyla ilgili iddialar bir yana, İsrail’in Filistinliler için “alternatif vatan” arayışı yeni değil.
Daha önce Ürdün’ün ve Sina Yarımadası’nın, evlerinden ve atalarının topraklarından sürülecek Filistinlilere vatan olarak düşünüldüğünü biliyoruz.
ABD’den, Rusya’dan, Polonya’dan, Romanya’dan, Ukrayna’dan ve diğer birçok ülkeden getirilip işgal edilen Filistin topraklarına yerleştirilmiş Yahudi göçmenler; o toprakların gerçek sahipleri için “alternatif/yapay vatan” arayışında.
Oysa en kolay çözüm, göçmenlerin zaten ikinci bir pasaportla vatandaşlığına sahip oldukları ülkelere geri dönmeleri olacaktır.
O zaman iki devletli çözüme hiç gerek kalmaz ve Filistinliler, nehirden denize kendi topraklarının tamamı üzerinde başkenti Kudüs olan bağımsız devletlerini rahatça kurarlar.
